Ailenin  Eğitimdeki Yeri

             Aile, anne-baba ve çocuklardan oluşan   önemli bir yapıdır. Eğitim  ana kucağında başlar denilmekte  ise de uzmanların yoğun görüşü ana rahminde başladığıdır. Ana rahminde  belli oluşum evrelerini tamamlayan çocuk artık normal bir bebek gibi söylemleri  ve dokunuşları algılayabilir; ebeveynlerin  dinlediği müzikleri,  ev ortamındaki  diyalogları  anlayabilirler. Bunların da çocuğun kişilik gelişimini etkilediği uzmanlarca dile getirilmektedir.

            Ailenin çocuk gelişimindeki  etkileri doğumundan ölümüne kadar süren uzun bir süreci kapsamaktadır. Önemli  olan ailelerin bunun  farkına varmalarını sağlamaktır. Okul çağına gelen  çocuklar  ailenin davranışlarına ve farkında olmadan verdikleri eğitime göre şekillenerek gelmektedir. Çocuklar  kişilik gelişimlerinin çoğunu  0-6  yaş arasında  tamamlamaktadırlar ve bu kişiliğini ömür boyu taşımaktadırlar. Boşuna atalarımız ‘ Kişi yedisinde  neyse  yetmişinde de  odur.’dememişlerdir.

Aile olmak sadece  çocuk  sahibi olmak demek değildir.Aile  bireylerinin öncelikle kendilerini tanımaları, kendi görev  ve  sorumluluklarını bilmeleri, eşlerin karşılıklı olarak  birbirlerini tanımaları ve  olduğu  gibi  kabul  etmeleri  gerekmektedir.Ebeveynler çevresini, yakın ilişkide  bulunduğu arkadaşlarını iyi tanımalı ve  seçici  davranmalıdırlar. Çevrelerindeki  olumsuzlukların  sadece kendilerine  değil  çocuklarına da olumsuz  model  teşkil  edebileceğini   bilmeleri  gerekmektedir.

            Ailede esas  model  anne- babadır. Bu model ne  kadar  sağlam bir  yapıdan oluşmuşsa  çocukların kişisel gelişimleri o kadar  sağlam olur. Genellikle  anne–babalar  çocuklarını kendilerinin olmasını istediği gibi yetiştirmek  istemektedirler. Ancak çocuklarımızın  bizden bir  parça  olsa da  farklı özellikte ve karakterde olduklarını  bilmek zorundayız. Ailede çatışmalar  bireylerin  birbirini  tanımamasından ve birbirine  saygı göstermemesinden meydana  gelmektedir. Saygı beraberinde sevgiyi de  oluşturur.

          Aileler  şunu  iyi bilmelidir  ki  ağaç yaş iken  eğilir. Çocukta  görülen  problemler ve yanlışlıklar zamanında ve yerinde müdahalelerle düzeltilebilir. Ailenin çocuk ile  iletişimi çocuğun okula başlamasıyla bitirilmemelidir. Aksine çocuğun gözünde yeni  ve çok karmaşık bir dünya gibi görülen okul, ailenin desteğiyle normale  döner. Çocuklar  okul öncesine kadar sürekli aileyi model almaktadırlar. Okul  hayatında yeni  modeller oluşturmaya başlamasıyla çocukta çatışma oluşabilir. Ailenin  ve okul çalışanlarının işbirliği  ile bu  çatışmalar  yok edilebilir. Okulun hangi  sınıfında  olursa  olsun, aile  desteği gören  öğrenci daha başarılı olmaktadır. Özel okullar  bunu çok iyi değerlendirmekte,  velinin her  aşamada eğitim ve öğretimde  aktif  rol almalarına olanak  oluşturmaktadırlar.Resmi okullara çocuğunu gönderen ailelerin birçoğu ne  yazık ki bütün sorumluluğu öğretmen veya idarecilere  bırakmaktadırlar. Bu  da kendi  çocuklarının sosyal gelişimini ve  eğitim  öğretimini  oldukça  geriye  götürmektedir. Gelin kendi çocuklarımızın her anında yanında olalım. Sorunlarına zamanında müdahale  edelim. Kendilerini dinleyelim ve öğretmenleri  ile  sık sık  görüşelim. Okulla iç içe  olalım  ki onları yerinde ve zamanında geliştirelim. Çocuklar bizim her şeyimiz. Bize  emanet olan bu    varlıkları değerli  görüp, onlara  bol bol zaman ayırmalı , kendilerini bizim  istediğimiz yapıya sokmak  yerine yetenekleri doğrultusunda yetişmelerine  yardımcı  olalım.

Çocuklarımızın  geleceğinin biz ailelerin ilgi  ve alakasına  bağlı  olduğunu unutmayalım.
Tekrar buluşmak umuduyla

 

                                                                                                        Tevfik KARDAŞ

                                                                                                          Eğitimci/Yazar

( Ailenin Eğitimdeki Yeri başlıklı yazı Tevfik KARDAŞ tarafından 30.12.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.