Örtülü Kardeşlerim;gözünüz,gözümüz aydın.
Öğretmenler örtülü
okula gelebilir
Sevinçle okuduğum bir haberi sizinle paylaşmak istedim.
İşte haber;
Star yazarı Elif
Çakır, Milli Eğitim Bakanı Ömer
Dinçer'in "Öğretmenler okullara başörtülü girebilir" dediği TV
programında konuk ettiği Dinçer'e
"başörtülü öğretmen"leri soramadığını ifade eden Çakır, ertesi gün
Bakan’ın makamına gittiğini ve soruyu sorduğunu söyledi.
Söz konusu eleştiriyi yapanların eski ve yeni yönetmeliği okuyup
karşılaştırmaları halinde olayın görüleceğini açıklayan Dinçer, "Bakın
'başı açık' ibaresi eski yönetmelikte zaten vardı. Bütün tartışma öğrenciler
üzerinden yürürken de yeni yönetmeliğin kazandırdığı avantajlar görmezden
gelindi ya da tartışma arasında kaynadı gitti. Bir kere eski yönetmelikte de
'başı açık olacak' ibaresi vardı ve kapsamı çok genişti. Birincisi ilkokul,
ortaokul, lise ve üniversite öğrencilerini kapsıyordu. İkincisi öğretmenler bu
kapsamın içindeydi. Üçüncüsü idari personel, görevliler ve hizmetliler yine bu
kapsama dahildi. Aslında biz 'yeni yönetmelikle bu kapsamı o kadar daralttık ki
sadece ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerini kapsama alanı içinde tuttuk. Bu
ne demek biliyor musunuz? Üniversite öğrencileri, öğretmenler, hizmetliler,
idari görevliler, okul idarecileri yönetmelikte yer alan 'başı açık olacak'
kapsamına dahil değildir. Şimdi biz bu kadar geniş bir alan bırakmışken
'yönetmelik' okunup karşılaştırma yapılmadan kıyamet kopartıldı. Başı açık
ibaresi korunmuşsa nasıl korunduğuna bakılmadı maalesef" dedi.
Bakan’la görüşmeden sonra Eğitim Bir Sen
Başkan Vekili Ahmet Özer'i de aradığını ve aynı soruyu ona da yönelttiğini
belirten Çakır, Özer'in "Biz Bakan'la görüştüğümüzde yönetmeliği bu
şekilde açıklamadı" dediğini ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizler yeni çıkarılan ilköğretim ve
ortaöğretim yönetmeliğindeki ilgili maddelere baktığımızda yönetmeliğin sadece
öğrencilerle sınırlandırılmış olduğunu görüyoruz. Kamuoyu bu yönetmeliğin
kapsamından dolayı kılık-kıyafet serbestîsinin sadece öğrencileri içerdiğini
anlamıştır. Yönetmelikteki kapsam; Bu yönetmelik ilköğretim ve ortaöğretimdeki
bütün kılık-kıyafeti kapsar şeklinde olsaydı, yönetmeliğin kapsamı içerisine
hem çalışanlar hem de öğrenciler dâhil edilmiş olacaktı. Fakat yönetmeliğin
altındaki diğer maddelerde kılık-kıyafet serbesttir ibaresi de yukarıdaki
kapsamdan dolayı sadece öğrenciler için anlaşılmıştır diyor." Kaynak:
Sayın
Bakanımız bu konuda kamuoyunu rahatlatmıştır.Hiçbirimiz yönetmenliği bu yönde değerlendirmemişti.Kamuoyunun
bu yöndeki beklentileri yüksekti.Süregelen haksız,akıl ve mantığa sığmayan yasakçı, insan hak ve özgürlüklerini kısıtlayıcı uygulamanın
kaldırılmış olması çok güzel olmuştur.Sayın bakanımızdan beklentimiz
bunu sözlü ifadeler yerine genelge çıkartıp tüm valiliklere göndermesi böylece uygulama birlikteliği
sağlamalıdır.
Kamu oyunun bir beklentisi de
son yönetmelikteki öğrencilere yönelikte
olsa başı açık ibaresinin
kaldırılması yönündedir.Ayrıca tüm çalışan personelinde serbest kıyafet giyebilmesidir.Okulun bulunduğu çevrenin normları zaten insanların nasıl
giymesi gerektiği yönünde oldukça etkilidir.İnsanlar sadece çalıştığı mesai
saatleri içerisinde uymak zorunda olduğu
kıyafeti,mesaisi dışında çıkarıp istediğini giyebilmektedir.Dışarı da giyebildiğini,
mesaisinde de giyebilmelidir.Her ne
kadar bu demokratik gömlek hala
bazılarına dar gelse de bu böyle olmalıdır.İnsanlar serbest
olmalıdır ki içi ,dışı bir olsun.
İnsanların psikolojisi böylelikle düzelir diye ümit ediyorum.
İnsanları dar kalıplara sığdıranlar acaba empati yapıyorlar mı? Birileri de kendilerini
istediklerinin tersine zorlama
giyim tarzlarına soksalar kendilerini
nasıl hissedecekler?İnşallah bundan
sonra kimse kimseyi istemediği bir tarzda giyinmeye zorlamaz ve özgürce beraber yaşamaya
alışır.
Saygılar.Tekrar buluşmak dileğiyle.
Tevfik KARDAŞ
Eğitimci / Yazar