Bu gün benim doğum günüm. Sakın yanlış anlamayın anamdan doğduğum gün değil. Bu gün bizzat yaşamış olduğum ve yazmadan kesinlikle duramayacağım bir ortamda buldum kendimi. Bir gün önceden merkezde bir tebligata imza attık. Bu günden için Emniyet Müdürlüğünde Meslek İçi Eğitim kapsamında sürekli verilen derse katılacağımızı söylediler. Konu ise 'Mesleki Etik'
 
Kafamda hemen bir soru işareti belirdi. Bu nasıl bir ders böyle ? Neden gerek duyuldu ? Ne amaçla bu ders verilecekti ? Daha bir sürü sorular. Rahat duramadım ve akşam eve gelir gelmez internet aracığla bu konuda Anayasada veya yönetmeliklerde bir değişiklik var mı diye araştırma yaptım.
 
12.07.2006 Tarihli ve 26226 sayılı İç Denetçiler Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik adı altında bir yazı buldum. Başladım maddeleri okumaya. Maddeleri tek tek yazarak canınızı sıkmak istemiyorum. Ana başlık olarak 1.madde amaç, 2.madde kapsam, 3.madde dayanak, 4.madde ise Tanımlar. Daha bir sürü maddeler bulunmaktadır. Benim cevabını aradığım ise 4.maddenin (c) bendinde açıkça belirtiliyordu.
 
Etik Kurallar; Ulaslararası genel kabul görmüş etik kurallara uyumlu olarak iç denetim koordinasyon tarafından belirlenen ve iç denetçilerin uyacakları Meslek Ahlak Kuralları
 
Meslek içi herkes bu kursu görecek ve sertifika alacak. Buna benzer daha bir çok kurs gördük. Kimi haftalık, kimi günlük, kimi ise bir iki saatlik. Verilen derslerin genelde verilmesi taraftarıyım ancak ne kadar faydası olacak onda biraz kuşkum var. Benim düşüncem genelde yeterli değil olarak düşünürüm. Meslektaşlarımın tamamına yakını da aynı fikirde yalnız zaman yetersizliğinden veya geç kalınmış çalışmalar olarak görmekteyiz.
 
Bu kursun da aynı şekilde olacağını düşünerek bir de kursu verecek kişinin bu konuda uzman birisi ve cana yakın birisi olsa da canımızı sıkmasa kaygısındaydım. Arkadaşlar geldiler.Herkes imzasını attıktan sonra koltuklarına oturdular. İçeriye genç görünümlü omuzunda üç yıldızı bulunan Emniyet Müdürlüğü Eğitim Şube Müdürü olduğunu beyan eden "Buyurun arkadaşlar, oturabilirsiniz"
 
Der demez hemen söze girdi, kısa olarak kendini tanıtma ve kursun asıl amacını ne olduğunu izah etti. Herkesin önünde ki masanın üzerinde birer broşür niteliğinde kağıt parçaları. Bu kağıt parçalarında da ETİK ile ilgili bilgiler.
 
Dikkkatimi çeken birinci neden. Sanki karşımızda bizim tabirimizle Emniyet Müdürü değil de sanki kırk yıllık arkadaşımız gibi samimi, içten, konuşmasını, hitap etmesini, kendisini dinletmesini çok iyi ustalıkla ayarlamasını bilen bir insan evladı. Kendi başından geçen olaylarla örnekleme vererek bu (Etik) konusunu pekiştirerek anlatıyor. İçimden "Allah Allah bizim teşkilatta böyle birisi var mı, ya da ne güzel konularda ders veya kurs alıyoruz." Bir taraftan şaşırıyorum, bir taraftan da nereden nereye gelmişiz. Bir ara mutluluktan ağlayasım geldi.
 
Kendimi öğle kaptırdım ki "bu adam dinlenir" Öyleye kadar muhabbet. İşlenen dersi tamamen anlatmaya kalkışsam inanın bir roman çıkar. Öğleden sonra da ilk derste "arkadaşlar şimdi hepimiz bir komisyon üyesiyiz, elimizde bulanan şu büroşürde bazı sorular var, bu sorulara birlikte cevap vereceğiz, verdiğimiz genel karar ile bundan sonra memur olarak nasıl ETİK davranma şeklimizi belirleyeceğiz"
 
Birden sanki kafamın tam ortasına iki kurşun sıkılmış gibi hissettim. İlk defa bir teşkilat hep beraber karar alma safhasına geldi. İnanasım gelmiyor. Olacak iş değil.
 
Soru 1-Sabahları mesai saatleri içinde çalışanın kahvaltı yapması sizce etikmidir ?
Cevap şıkları;
a) Hiç etik değildir
b) Çoğu zaman etik değil
c) Bazı hallerde etik değil
d) Her halde etiktir
 
Toplam on adet soruyu aramızda tartışarak ortak karara vardık. Sonuç olarak bir soru hariç genelde (b) şıkkında karar verildiği ortaya çıktı. Hiç etik olmayan soru ise bir meslektaşın bir meslektaşını vatandaş huzurunda azarlaması etikmidir sorusu idi.
 
Rüşvet almak etikmidir ? Bu hususta örnek olarak bir Amerikalı polisin hayatını anlatan bir flimden bahsedildi. Meşhur bir artistin başrol oynadığı polisiye filmin içinde bir zamanlar Amerikasında bütün polis teşkilatının rüşvetle geçindiğini, yeni polis olan bu kişiye etik olarak ters gelmesi ve her dönemde başına gelmeyen olayın kalmadığını gösteriyor. En sonunda arkadaşları tarafından vurulması, kendi doktorlarına güvenmeyip bir Türk doktoru araması, ameliyatla kurtulduktan sonra emekli olup İsviçre'ye yerleşmesini anlatıyor.
 
Kafamın içinde üst üste sorular yarış yapıyor. Zaman olsaydı belki hepsine cevap alabilirdim. Yani kısaca bundan böyle meslekte etik kurallar nasıl olmalı durumuna yazılı olmayan kurallar kapsamında değerlendirme yaparak kuralları biz koyacağız. Bütün dünyada tek tip etik kural olarak uygulamaya geçecek.
 
Sonra biraz daha felsefi ve siyasi olarak bu konuya yaklaşayım dedim. Etik kelimesi zaten Yunanca bir kelime. Türkçe karşılığı ise değişik yorumlar yapılsada benim anladığım doğru ile kötüyü ayırt edebilme durumuna gelip doğruyu yapabilme iradesine denir. Bazı bulmacalarda çıktığı gibi değil. Bulmacalarda Ahlak nedir diye soru soruyor cevap etik çıkıyor.
 
Din kuralları, Ahlak kuralları, Örf ve Adet kuralları karşılığında değil. Etik daha evrensel olması gereken, tüm ülkelerde kabul görülmesi gereken ortak bir davranış şekilleri olacakmış. Yani ETİK hiç bir kuralı kapsamayan, yazılı olmayan bir kural olacak. Bunu da bizler sözlü olarak oylanarak şıkları kabul edeceğiz.
 
Ben size bir şey anlatayım mı. Bu düşünce çok güzel olabilir. Ancak geçenlerde yazmış olduğum bir karalama vardı. Olmayacak duaya amin demek gibi bir şey. Ya da şöyle de diyebiliriz. Dünyada hiç bir yerde kuralsız kural olmaz. En kötü kural bile kuralsızlıktan iyidir. Yoksa bu işin içinde başka bir şey mi var ?
 
Bu konuda bilgisi olan varsa lütfen yazı yazarak tarafıma bilgi verebilirler.  
 
 
07.10.2010
          
( 316- Yazılı Olmayan Kural- Etik başlıklı yazı Necmi Yaprak tarafından 7.10.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.