Sessiz harflerin,  sesli harflere ihtiyacı; toprağın suya,hastanın ilaca ihtiyacı gibi bir durum. Hani, rüyanızda korktuğunuz zaman; bağırmak istersiniz de sesiniz çıkmaz ya! Şu bizim sessiz hurufat da terkisine yahut önüne bir sesli harf almadan  derdini dile getirecek mecali kendinde bulamaz. Uyanık durmak  ve korkulu rüya görmemek şansları da yok.  Bir de bu sessiz harfler tek başlarına budanmış ağaç   hissi veriyor insana…  Bodur  kalıyor hayaller.
 

 

Mesela  “H” harfi  yalnız başına üç çizgiden müteşekkil. Ama  eh desen çaresizlikten fena değil gibi. He desen kabul veya öyle. Ah desen ! uzar gider mana neler neler gizlidir derununda. Yani sessiz harfler,  bir başlarına sağır, dilsiz ve ketum oluyorlar… Bilmem sizce de öylemi. Sesli harfler onlara can suyu olup ruh veriyor bir bakıma…
 

 

Bir “V” var  “e”’yi önüne kattığında dur durak  bilmez nice sözleri birbirine ipsiz bağlar. “A”’yı terkisine alır her manada avcıların iştahını kabartan bir nesneye dönüşür. Sınır tanımaz nefsin hareket dairesinde dolanır durur. Yalnız, şu “V” tek başına ne kadar ketum ve sessiz olsa da  bir unvanın ardı sıra getirilince o unvan sahibinin belki gücünü azaltmaz; ama zaafa uğratabilir. En azından kendisini diken üstünde hissetmesine yol açar.  Düşünün,  Müdür V., Genel Müdür V.  Daire Başkanı V. İlh.

Önünde onca sesli harf bulunmasına rağmen  “V”  moral bozucu olmuyor mu sizce? Vs. Vs. Vs.

 

 

 

 

( V” ‘ Ye Dair Birkaç Satır Arası başlıklı yazı İbrahim Kilik tarafından 20.10.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.