Seninle ne mi yapıyorum?
Yaşıyorum, canı çıkmış umutlarımı diriltiyorum, kaçırdığım fırsatları yakalıyorum, güçleniyorum, nefes alıyorum, küflü raflara kaldırdığım hayallerimin tozunu alıyorsun ve ben onları raflardan indiriyorum, gerçekten bilmek istersen yeniden diriliyorum.

 Bir arkadaşım bir gün bana şöyle demişti;
-Çok güzel bir şey buldum, görsen inanamazsın, dünya da görüp görebileceğin en güzel şey.
Tabi bende merakla sordum," ne buldun?" o an tahmin yapamıyordum ama arkadaşımın gözlerinin içi gülüyordu ve tam da bu sebepten bilmem gerekirdi bir erkekten söz ettiğimizi.
 İçimden ona şöyle söylemek geldi "başın büyük dertte" ama söyleyemedim, çünkü belki gerçekten de güzel bir şey bulmuştur diye düşündüm. Sonra arkadaşım ışıl ışıl parlayan gözleriyle anlatmaya devam etti.
-Onu daha önce tanısaydım asla hata yapmazdım bunu söyledi çünkü arkadaşım boşanalı üç yıl olmuştu, sanırım bu kez mutluluğu buldu ya da öyle umuyorum.
 Sonra ben merakıma yenilip sordum.
-Ya değilse, nasıl emin olabildin.
-Bilmiyorum sadece hissettim, onu düşününce kalbim çok hızlı çarpıyor, onunla konuşurken saçmalıyorum, bazen odaklanamayıp bana ne söylemek istediğini anlayamıyorum, en önemlisi onun gözleri beni deli ediyor bakamıyorum.
 
 Evet çok önemli bir cümle kurdu "onunla konuşurken saçmalıyorum," saçmalamak aşka özel bir duygu mudur? bilmiyorum ama sık sık yaptığımız bir şey, bazen hayat saçmalar bazen de siz, insan gerçek aşkı bulduğundan nasıl emin olabilir, sonuçta aşık olduğunuz kişiyle yaşamaya başladığınız da alışkanlık oluyor bunu söyleyebiliyorum çünkü bir çok kişiden duyuyorum eşime alıştım artık, evliliğimin heyecanı kalmadı, ne yapmalıyım?
 Bir boşanma hikayesi duymuştum boşanma gerekçesi ise "eşim bana çok benziyor, bu yüzden birbirimizden sıkıldık ve ayrılmak istiyoruz"
 Dava sırasında hakim neden boşanmak istiyorsunuz diye sorar, taraflardan biri cevap verir. "eşim bana çok benziyor, ve biz evliliğimizin heyecanını yitirdik, boşanmak istiyoruz" anlaşmalı bir boşanma olduğu belli.
 Hayatımıza giren kişiyi önce olduğu gibi severiz iyi veya kötü yanlarıyla kabulleniriz daha sonra kötü yanlarını beğenmeyip kendimize benzetmeye çalışırız, ben bunu yapmayı sevmiyorum senin de yapmanı sevmiyorum karşı taraf çaresiz yapmaktan vazgeçer, ben bu tür filmleri izlemeyi severim karşı taraf anlayışlıysa kendi zevkini feda eder ve kaçınılmaz son size benzeyen bir eş, eğer kendinizle barışık değilseniz onun hoşlandığı şeyler yani sizin hoşlandıklarınızdır bir süre sonra bu da sıkıcı gelmeye başlar, kimse kendinden sıkıldığını kabul etmek istemez diye düşünüyorum kabul etse de belli etmez istisnalar hariç.
 sonsuza kadar süren bir aşk hikayesi artık filmlerde ve hikayelerde mi kaldı diye sorguluyor insan ister istemez.. Sanırım karşı tarafın farklı zevklerini kabul edebilmek veya onun hoşlandığı şeyi sevmesen de yapabilmekten geçiyor kalıcı evlilikler yani anlayış..
 Biriyle tanışırsınız ve yeniden yaşamaya başlarsınız, mutlusunuzdur ufak tefek olumsuzluklar gözünüze batmaz çünkü heyecanlısınızdır, arkadaşım bana aynı zevklere sahibiz, aynı şeylerden hoşlanıyoruz, bir çok konuda aynı şeyi düşünüyoruz hiç sıkılmıyoruz dediğinde çok ciddiydi, ama bir yıl sonra bu ilişkisini bitirme gerekçesini verirken "anlaşamıyoruz düşünce farkı" dediğinde şaka yaptığını düşünmüştüm.
İşte tamda bu yüzden bu yazıyı yazma gereği duydum.
 Sanırım bu nokta da saçmalayan hayat yani tarafların ikisi de haklı olduğunu söylüyorsa. Hayat bazen cidden çok tuhaf oluyor size harika cümleler kurduran biri gün geliyor berbat cümleler kurduruyor, sanırım bu hayatın acı bir gerçeği, kabul etmek gerek.
 Bir erkek veya kadın düşünün işleri yolunda gitmeyen, hayatının berbat olduğunu düşünen ve kendisine aşık olan birine sorar;
-Benimle ne yapıyorsun?
Aşık biriyseniz mutlaka cevabınız vardır, "Seninle diriliyorum"
Bu cümleyi size hayatınızın her anında kurduran bir insanla sonsuza dek mutlu olmanız dileklerimle.
( Benimle Ne Yapıyorsun başlıklı yazı Emine Işık tarafından 15.10.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.