Sabah erkenden kalkan hacı resmi dairelerde işlerini bir an  önce bitirmek için uğraşmaktadır. O iki gün sonra İstanbul’a küçük oğlunun yanına gitmeye hazırlanmaktadır.

     Sabah evden çıkınca arabasını da alır çıkar. Gideceği bazı daireler uzaktır. Yürüyerek gitmesin  onu yoracağını bilmektedir. Yıllar önce anjiyo yaptırmış kalbinde  bir damarda stent vardır onun için fazla yorulmamaya dikkate etmektedir.

   O bu gün bu işleri bitirmem gerek yarın da köydeki işleri bitirir kafam emin olarak  giderim diye düşünmektedir.

    Önce en uzak yerdeki vergi dairesinde ki işini halleder. Oradan çarşıya gelir. Bir iki arkadaşına uğrar. Öğle ezanı okununca gider  namazını kılar.

  Aklında aile doktoruna gidip her zaman kullandığı ilaçlarını yazdırmak vardır. Arabasını yakınına tenha bir yere çeker. Doğruca sağlık ocağına geçer doktoruna ilaçlarını yazdırır. Oradan çıkar midesinde bir sancı hisseder fakat fazla üstünde durmaz. Telefonla  hanımını arar onunla konuşur. Ona hazırlıklarını tamamlamasını söyler. (İlaçlarımı yazdırdım alacağım) der. Fakat midesinde ki sancı yavaş yavaş göğsüne doğru yayılmaya başlar. Kendi kendine  (Selamın aleykum ben seni tanıyorum) der ve yönünü en yakında ki özel hastaneye çevirir. Artık göğsündeki ağrının ne olduğunu çok iyi bilmektedir onun için ona selam vermiştir. Adımlarını çok yavaşlatmış sanki kaldırım taşlarını sayar gibi yürümeye çalışmaktadır. Bir ara Hızır acili arayıp ambulansı çağırmayı düşünür fakat  özel hastane yakın olduğu için düşüncesinden vaz geçer. Mesafe iki üçyüz metre kadardır fakat hacının göğsündeki sancı çoğaldığı için daha da yavaşlar. Bir ara kendi kendin (hastane bu kadar uzak mı idi) der.

 Son bir gayretle hastane acilinin kapısından içeri girer. Hemen kapıda gördüğü hemşireye

----kızım kalbim çok kötü bana yardım edin der ve kendini hasta sedyesinin üzerine bırakır. Acildeki görevli ne kadar doktor  ve hemşire varsa başına gelir. Olası bir krizi önlemek için ilaçları verirler. Aralarında  (her halde damarda tıkanma var. Diğer hasta neye  gönderelim) derler. O arada hacının bilinci yerinde olduğu için telefonla hanımını arattırır durumu haber verdirir. Onu ambulansa alırlar ve başka bir hastaneye götürürlerken . başında giden hemşire oradaki doktorların ismin söyleyince hacı  kendi doktorunun ismini söyler ve onun gelmesini ister.

   Hastaneye varırlar hemen  Anjiyo için hazırlık yapılır. Hacı masaya alınır. Tanıdığı doktor işlemi yapmaya başlar bir taraftan da hacı ile sohbet ederken hacı fenalaştığını hissedince

---hocam ben gidiyorum hoşça kal der ve kendini kayıp eder. tam o sırada bir rüya görmeye başlar. Sanki onu karşılamaya gelmişler gibi beyaz giysili birileri ona elini uzatır. Hacı tam onların elinden tutmak için hamle yapıp yukarı kalkınca kendine gelir. Hoca

---geçmiş olsun bir gittin geldin kalbin durdu çalıştırdık der. Hacı

--evet hocam meleklerle bir tokalaşıp geldim. Ne güzel geçmiştim beni geri getirdiniz der.

  Rabbim öbür tarafa tüm kullarının geçişin o kadar kolay eylesin. İmanla  geçmek  nasip etsin

                                                               Faruk Soydemir

( Meleklerle Tokalaşmak başlıklı yazı Faruk tarafından 14.01.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.