Bizim Hasan Giresun'un yüksek köylerinde yaşayan bir insandır. Giresun'a çok acil işi veya her hangi bir hastalık durumu olmadıkça gelmemektedir.

    Hasan köylerinde bir cenaze olsa kolay kolay gitmemektedir. Hanımı da zaman zaman “Hasan sen ölmeyecekmisin  de cenazelere gitmiyorsun” diye sormaktadır. Fakat Hasan “sen benim işime karışma” diyerek hanımına bağımaktadır. İşi aslı bizim Hasan ölüden korkmatadır, bu durumu da kimseye söyleyememektedir.

   O cenazeye ölüyü görürüm korkusu ile gitmemektedir. Kendi kendine “ya da oradan kalkarsa ben nereye kaçarım, bir de elin ağlemin içinde rezil olmak var” diye düşünmektedir.

   Ara sıra rahatsızlanıp hastaneye gelirse de insanların yattığı koğuşlardan bile korkmamaktadır,  ya hemen birisi ölürse diye oralara yanaşmamaktadır. Eve vardığında da hanımına “bu gün hastanede yatan hastaları gördüm o koğuşlardan hemen kaçtım yüreğim el vermedi” diyerek anlatmaktadır.

   Bizim Hasan bir gün hastalanır köyden çıkar giresuna gelir. Devlet hastanesine gider bakar ki sıra yok  “gidip özel hastahanede muayene olayım bari” diye karar vererek özel hastaneye gelir. Muayene olmak için doktora girer. Doktor da ondan kan tahlil, filim gibi şeyler ister. Oda çıkar  laboratuvara gider. Gider amma eli de yüreğinin üstündedir “ya bir ölüye rastlarsam “ diye. Kanın verir oradan çıkar  rotgeni sorar “asansöre Bin ikiye bas o katta” derler.  Asanör de  iki kişiliktir, beri tarafta  üçüncü katta birisi ölür hastane çalışanları da cesedi asansöre koyarlar tam o sırada bizim Hasan çağrı düğmesine basar asansör gelir. Hasan  kapı açılır açılmaz içeri girer kapıyı kapatınca çalışanlar beşinci kattan asansörün çağrı düğmesine basalar. Fakat Hasan asansörde oturan ölüyü görünce ne yapacağını şaşırır. Kapıya dalar fakat asansör harekete halindedir ve oldukça da yavaş hareket etmektedir. Hasan ölüye bakar  korktuğu şey yanı başındadır bağırır fakat kimse duymaz. Neyse asansör kata çıkar, hastane çalışanları kapıyı açınca Hasan koşarak çıkar kaçmaya başlar. Çalışanlar “dur arkadaş ne oldu” derler. Hasan benim ölüden korktuğumu biliyordunuz onun için onu oraya koydunuz diye gağırır. Çalışanlar “yolu bulup inemezsin gel asansörü boşaltık onunla in” derler. Hasan “tövbe bir daha asansöre binermiyim  ya ölü orya gelirse ne yaparım. Beni az daha öldürecektiniz”  diyerek ordan uzaklaşır. Daha sonra Hasan'a bir yardımcı verirler onunla tahlilleri yaparak muayenesini olur, ilaçlarını alır. Köyüne gider.

  Hanımına “hanım bu gün hastanede asansöre bindim bir de ne göreyim bir ölüde binmiş çok korktum bir daha asansöre binmem” deyince hanımı;

  “Bire Hasan desene cenazelere bunu yüzünden gitmiyordun demek ki, pes doğrusu insan ölüden korkar mı? Demek ben ölsem ortada kalacağım, vay başıma gelenler” der.

 

Yaşanmış hikâye

( Asansörde Ki Ceset başlıklı yazı Faruk tarafından 14.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.