4 Temmuz 2014 Cuma akşamı, aldığım kötü haber beni adeta yıkmıştı. Aldığım bu habere inanamıyor, Anamur’daki bazı dostları, arkadaşları arıyor, onlara aldığım haberin doğruluğunu soruyordum. Telefonun karşı tarafından gelen acının insanın boğazına düğümlediği o zor çıkan kelimeler, haberin doğruluğunu onaylıyordu.

Beynimden vurulmuşa döndüm. Belki de hayatımın en zor ölüm haberlerinden birisini daha alıyordum. Bir dostun, bir arkadaşın, bir ağabeyin ölüm haberini almak, öyle zordu ki... Burnumun direği sızlıyor, kelimeler boğazıma düğümleniyordu.

                            ***

Adını Lisede Okurken Duyuyordum

Onun adını daha lisede okurken çok duyuyordum. Fırtına Yakup lakaplı Yakup Kır ile 2000’li yılların ortalarından itibaren çok güzel bir dostluğumuz devam ediyor. Yakup Ağabeyim ile tanıştığımız yıllarda ve daha sonraları Yakup Ağabeyimin telefonuna Gazeteci Vedat Çelikbaş’tan Anamur ile ilgili güncel olayların birkaç cümleyle kısaca bahsedildiği haberlerin mesajları geliyordu. Yakup Ağabeyimin sık sık yanına uğrar, o mesajları Yakup Ağabeyime okurdum. Ben de “Kim bu Vedat Çelikbaş?” diye hep merak ederdim.

                            ***

Vedat Çelikbaş ile 2010 Yılında Tanıştık

Kendisiyle 2010 yılı ortalarına kadar tanışma fırsatım olmadı. 2010 yılı ortaları gibi onu tanıma fırsatım buldum. O yıllarda üniversitede okuyordum. Yaz tatili için memleketimde idim. Dolayısıyla kendisiyle daha sık görüşme fırsatımız oluyordu.

Tatil bittikten sonra okul hayatım tekrar başladı. Telefonda sürekli konuşuyorduk. 2010 Kasım ayının sonlarıydı. Yine bir telefon görüşmesi yapıyorduk.

Bana, “Değerli dostum, anamurhaber.com’da neden yazmıyorsun? Bir yazı hazırla da siteye koyayım. Mümkün olduğunca yaz. Yazdıklarını da bana gönder. Ben siteye koyarım. Yazılarını beğeniyorum. Çeşitli yerlerde yazıyorsun. Seni takip ediyorum” dedi.

Bende, “Bilmiyorum ki, değerli üstadım. Sizin gibi değerli bir üstadımın benim için kurduğu güzel cümleler teşekkür ediyorum. Ama her zaman yazamam. Fırsat buldukça yazıp gönderirim size. Bu şekilde yayınlarım, derseniz tabi yazarım. Gönderirim” dedim.

3 Aralık 2010 ile 28 Kasım 2011 tarihleri arasında anamurhaber.com’da Anamur ile ilgili güncel konuları ele alan köşe yazıları yazdım.  Bu zaman zarfında 36 yazı kaleme aldım. Yazdıklarım bir hayli ilgiyle takip ediliyordu ki, aldığım telefon ve mailler bunun bir göstergesi gibiydi. Sürekli yazamadığım için 28 Kasım 2011 tarihinden sonra anamurhaber.com sitesinde yazmayı bıraktım. Fakat Vedat Ağabeyim ile sürekli telefonda görüşmelerimiz sürdü.

                            ***

Radyo Programına Konuk Oldum

2009 Eylül sonuyla 2012 Temmuz ortasına kadar Niğde’de kaldım. 2012 Temmuz 20’si gibi memlekete yani Anamur’a yeni gelmiştim. Telefonum çaldı. Yine Vedat Ağabeyim idi. 100.6 Türkmen FM’de hazırlayıp sunduğu “Akdeniz Sohbetleri” programında beni konuk etmek istiyordu. Şaşırıp kalmıştım. Bir radyo programına daha önce hiç katılmamıştım. “Peki”, dedim.

“O zaman 26 Temmuz 2012 Perşembe günü saat 12.00’de Akdeniz Sohbetleri’nde konuğumsun. Ben seni o gün sabahtan tekrar haberdar ederim.” dedi Vedat Ağabeyim. 26 Temmuz 2012 Perşembe günü değerli büyüğüm, ağabeyim İsmet Cengiz’in yayın masasında olduğu programda Vedat Ağabeyim ile “Akdeniz Sohbetleri”nde gerçekten çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Onun sayesinde radyoda programa da konuk olmuştum.

                            ***

Dostluk Köprüleri Kuruyordu

2012 Kasım ayında vatani görevimi yapmak için Kütahya’ya askere gideceğim vakit, sürekli telefonum çalıyor, sürekli telefonuma mesajlar geliyordu. Arayanların ve mesaj atanların genelini tanımıyordum. Tabi arayanlara cevap veriyor, arayanlar arasında tanımadığım kişiler oluyorsa, onlarla tanışıyor, mesaj atanlara da teşekkürlerimi iletiyordum.

Hiç tanımadığım, bilmediğim kişiler beni neden arıyordu? Bunu da daha sonra öğrendim. Meğer Vedat Ağabeyim tüm tanıdığı kişileri aramış, mesaj atmış. Benim askere gideceğimi söylemiş. O kişilerde beni bu yüzden arayarak sağ salim gidip gelme temennilerinde bulunuyorlardı. Tabi bu durumu ben daha sonra öğrendim. Açıkçası, bu şekilde olacağını tahmin ettim. Tahminim de doğru çıktı.

                            ***

Radyo Programına 2.Kez Konuk Oldum

2013 yılında askerde idim. İznimin bir bölümünü kullanmak için memlekete geldim. Tabi izne geldiğim zaman da Vedat Ağabeyim ile görüştük. Hatta benim Anamur’da olmamı fırsat bilerek bazı yemekli sohbet programları da organize etti. Bu programlara birlikte katıldık. Birçok kişiyi de burada tanıdım.

İznimin son günlerine geliyordum. 1 Temmuz 2013 öğlen sonu gibiydi. Vedat Ağabeyim aradı. “Yarın, yine radyoda konuğumsun. Unutma. Notunu al. Yine çok güzel bir program yapacağız seninle.” dedi. 2 Temmuz 2013 Salı günü Vedat Ağabeyimin 100.6 Türkmen FM’de hazırlayıp sunduğu “Akdeniz Sohbetleri” programının ikinci kez konuğuydum. Gerçekten çok dinlenen, ses getiren bir program oldu. Gerek gelen mesajlar gerekse de sokağa çıktığımda vatandaşlardan programı beğendiklerine dair aldığım tebrikler bunun kanıtıydı.

İznim bitti ve tekrar vatani görevimin geri kalan kısmını tamamlamak için Kütahya’ya gittim. Askerde de olsam, özellikle hafta sonları çarşı iznine çıktığım zamanlar sürekli arayarak hem Anamur hem de Türkiye gündemine dair çok güzel sohbetler yapıyorduk.

                            ***

Farklı Görüşte İnsanları Bir Araya Getiriyordu

2013 Kasım ayının ortalarında burnumdan ameliyat oldum ve hava değişimi alarak memlekete geldim. Anamur’a gelince görüşmelerimiz daha da sıklaştı. Gerek yüz yüze gerekse telefonda sıklıkla görüşüyorduk. Yenilikçi Demokratlar Platformu’nun kurucularındandı. Platformun etkinliklerini tertip ediyordu. Özellikle platformun Anamur Öğretmenevi’ndeki yapılan sohbet programlarının son 5 tanesine katıldım.

Vedat Ağabeyim, platformun sohbet programını ayarlardı. Bana da “Programa mutlaka katılmanı istiyorum Mehmetçiğim. Senin adına faydalı olacağını düşünüyorum. Notunu al. Unutma.” diye tembihlerdi. Yenilikçi Demokratlar Platformu, farklı görüşte insanların bir araya geldiği ve ortak paydası Anamur olacak şekilde Anamur’un sosyal, kültürel, ekonomik anlamda “Anamur için neler yapılabilir? Biz neler yapabiliriz?” sorularına cevaplar aranarak uzun uzun sohbetlerin yapıldığı bir platformdu. Sohbetin moderatörlüğünü de Vedat Ağabeyim yapardı. Sohbet sonrası sohbete katılan konuşmacı ve konuklar ile hatıra fotoğrafı da çekilirdi. Sohbete katılan yazarlar, o günün konusuyla ilgili yazılar kaleme alırlar; sohbete katılan gazeteciler de sohbeti haberleştirerek halka ulaşmasını sağlarlardı.

                            ***

Son Kez Yüz Yüze Görüştük

Askerlik sonrası İstanbul’a gitme kararımı daha üniversitede okurken vermiştim. Askerliğimi yapıp gelmiştim. Memleketim Anamur’da idim. Ancak, araya 30 Mart Seçimleri girdi. Dolayısıyla bizim de İstanbul’a gitmemiz seçim sonrasına kaldı. Hal böyle olunca Vedat Ağabeyim ile daha sık bir araya geliyor, uzun uzun sohbet etme fırsatları buluyordum.

Seçimleri atlattık ve ben artık İstanbul’a gitmeye karar verdim. Son bir hafta vardı gitmeme. Bir Pazar günü telefonum çaldı. Telefon rehberimde kayıtlı olmayan bir numara idi. Cevap verdim. Arayan da ortak bir arkadaşımızdı. Telefonda Vedat Ağabeyim vardı. Ortak arkadaşımız olan arkadaşın evinde olduğunu, çay koyduklarını, çay içmeye davet ettiklerini söyledi. Ben de geleceğimi söyledim. Gittim. Evi bilmiyordum. Müstakil bir evin dış kapısında beni karşıladılar. Eve geçtik. Çaylar içiliyor, sohbetin belini kırıyorduk.

Benim İstanbul’a gitmem konusunda çok iyi düşünmem gerektiğini söylüyor, gittiğim zamanda kendisinin yapabileceği bir durum olursa seve seve yapabileceğini ifade ediyordu. Hatta eğer istersem çok iyi şartları olan yerel bir gazetede işe başlamamın da benim için bir fırsat olabileceğini sözlerine ekliyordu.

Tabi İstanbul’a gitme kararım kesindi. Eğer İstanbul’da tutunamazsam, bahsettiği yerel gazetede çalışabileceğimi düşüneceğimi belirtiyordum. Uzun süren sohbetin ardından vedalaşarak ayrıldım. Bu vedalaşmadan sonra ben İstanbul’a gittim. Kendisiyle yüz yüze bir daha görüşemedik. Ancak sürekli telefonda konuşuyorduk. Hatta Anamur ile ilgili güncel konuların yer aldığı haberlerin başlığını birkaç cümleyle gönderiyordu.

                            ***                          

Vedat Ağabey, benim mesleki yönde ilerlemem, yükselmem, çevre edinmem konusunda her türlü desteği veren kişiydi. Sayesinde çok sayıda farklı meslek grubundan insanlarla tanıştım. İşte bunları daha iyi anlayabilmek için biraz kesitler sundum.

                            ***

Geleceğe Hep Umutla Bakardı

Vedat Çelikbaş Ağabeyim, mütevazı kişiliğiyle, entelektüel duruşuyla, beyefendiliğiyle, yüreğindeki insan sevgisiyle, sıcak dostluğuyla, arkadaşlığıyla... hep çizgisinde giden bir insandı. Hayat doluydu... İnançlıydı... Çok iyi bir arkadaşımdı, dostumdu, ağabeyimdi... Hep geleceğe umutla bakardı...

Çevresindeki dostlarını, arkadaşlarını sıklıkla arar, onların halini hatırını sorardı. Saygıda kusur etmezdi. İnsanları tanıştırmayı çok severdi.

Halkla ilişkiler konusunda kendisini yetiştirmişti. İnsanlarla konuşurken kırmamaya, incitmemeye çok özen gösterirdi. Bu onun hayat felsefesinin bir göstergesiydi. Olaylara yaklaşımı, yazılarında işlediği konular hep toplum içindi. Toplumun sesi olabilmek bir erdem ve yiğitlik meselesidir. İşte bu erdemlilik ve yiğitlik örneğini o gösteriyordu. Belki de onun için hayatında en büyük serveti de bu gösterdiği erdemliliği ve yiğitliğiydi...

                            ***

Bir Anamur Sevdalısıydı

1999 ile 2004 yılları arasında dönemin Anamur Belediye Başkanı Süreyya Çelik’in basın danışmanıydı. Çelik, başkanlığı bırakınca o da görevinden ayrıldı. TUSİAV Anamur Temsilciliği, GÜSİAD, ANASİAD ve MUZ-DER’e danışmanlık yaptı. İnternet televizyonu Anamur TV’de “Ufuk Çizgisi” programını hazırlayıp sundu. 106.2 Gözde FM, 100.6 Türkmen FM’de ve internet radyosu Anamur FM’de “Akdeniz Sohbetleri” programını hazırlayıp sundu.

Anamur Kent Tarihi Müzesi’nin kurulması için, Mamure Kalesi’nin UNESCO’nun listesine alınması için büyük çaba harcadı.

Anamurhaber.com internet sitesinin uzun zaman editörlüğünü yaparak aynı site başta olmak üzere çeşitli yerel, bölgesel gazetelerde, internet sitelerinde köşe yazıları yazdı.

Bir Anamur sevdalısı olarak Anamur’un tanıtılması, gelişmesi, çağdaş bir kent kimliğine kavuşması için büyük bir mücadele verdi. Bununla ilgili sayısız köşe yazısı yazdı.

                            ***

Ölüm Ona Yakışmadı

1952 yılında gözlerini açtığı dünyadan 4 Temmuz 2014 yılında ansızın çekip gitti. Çok erken aramızdan ayrıldı. Ölüm ona hiç yakışmadı. Anamur Basını için çok büyük bir kayıp oldu.

İnsan bir dostu, bir arkadaşı, bir ağabeyi için yazı kaleme alabilir mi? Ne yazık ki, ölüm gerçeği aldırıyor. Hayatımın en zor yazılarından birisini, burnumun direği sızlayarak kaleme aldım.

Sevgiyle, hoşça ve dostça kalınız...

 

İletişim: [email protected]

[email protected]

[email protected]

[email protected]

GSM: 0(506) 935 73 17

Facebook/mehmetsahincileroglu

Twitter/msahincileroglu

 



( Ölüm Sana Hiç Yakışmadı başlıklı yazı Şahincileroğlu tarafından 31.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.