Düşlerimdi sadece düşlerim, tüm gerçekleri telkin eden tahrip olmuş bir mealden arda kalan hislerim baş koyduğum düşlerin tarhında saklı sevdalı yürek kasabam.

Meftunu günlerin.

Ah, meczup imgelerin telaşında sıkı sıkıya sarıldığım yaralı kalemim duvarları yıkılmış kalenin siluetine yenik düşen bir gölge misali, sefil kalemimle yol aldığım boyumu aşan ruhumun dalgalarına hibe ettiğim bilmukabele kaderim.

Bir miat ise dolan ne gam ne gam!

Yâdımda saklı yarımım ve yarınlara meylettiğim.

Esareti hüznün külbastı bir matem hali hazırda zimmetli olduğum sevdalı mabedim.

Öncem.

Kozam.

İpekböceği yalnızlığım.

Kelebek mizaçlı şiirlerim günbegün alt yazı geçtiğim kaderin sunumunda ansızın kozasından firar eden bir sözcüğe kelebek kanatlarını da iliştirdiğim sözlükten sökün eden bir vecize bir minval ve bununla sakit olsun diyebilmenin gücünde altına imzamı attığım bir akit misali, akut sevinçlerim ve kronik hüzün çetelem.

Devşirmen sözcükler.

Devası dünün.

Densiz bir hükümde baş eğmek ne kelime, baş veren umudun ve sevdanın akıbeti ile sınandığım kadar da sevdiklerimle başım dik yolumda ilerlediğim kadar kalem diretirken tüm duyguları müdahale etmeden hayata muadili olduğum yalnızlığım ve sırça köşküm.

Bir sarnıç ise gizlim saklım olmazken.

Bir sarkaç ve de sapla samanı ayırt edemeyen iklimin nezdinde sahiden de neye tekabül eder ki insan, aşkın hicrinde özlemin hicretinde bir mihenk taşı isem nirengi noktası ömrün bir milat ise kalemimin doğumunda yeniden yeşeren yaşama sevincim.

O derin ve de kesif sessizlik.

Münazara ettiğim kadar iç sesimle.

Ve angaryaları bana yüklediği kadar cihanın varsın kabul görmeyim insanların nezdinde safi duygular değil saf ruhumla infilak etmekle yazmak arasında bir gel-git ve yazdığım kadar yaklaşırken Rabbime.

Sır dolu surlar.

Sırlı aynalar.

Sırra kadem basan dostlar ve yalnızlık!

Ey, ulu Keykubat, sen de mi terk ettin beni tarihin tozlu sayfalarından sökün eden bir derviş gibi zikrimde saklı fikrimi de sana sunmamın ertesi sen de mi göç ettin göçmen kuşlar gibi?

 


( Ne Gam... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 27.03.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.