�Ey iman edenler! Allah�a sayg�da (takva) kusur etmezseniz O size bir temyiz kabiliyeti verir, k�t�l�klerinizi �rter ve sizi ba��lar. Allah b�y�k l�tuf sahibidir.� (Enfal, 8/29.)

Allah��m! Senden hidayet, takva, (sorumluluk bilinci) iffet ve (g�n�l) zenginli�i isterim.(M�slim, Zikir 72, Tirmiz�, Daavat 72)

Takva, kulun Allah ile olan ili�kisinin merkezinde yer alan Kur�an kavramlar�ndan bir tanesidir. Takva kelimesi, �korumak, sak�nmak, sayg� g�stermek, korkmak, �ekinmek� 1 �bir �eyi kendisine zarar ve eziyet verecek �eylerden korumak� 2 gibi anlamlara gelen �vik�ye� k�k�nden t�remi� bir kelimedir.

Din� bir kavram olarak takva, Allah�a itaat hususunda ihlasl� olmay�, Allah�a isyan anlam�na gelecek hususlarda ise terk ve sak�nmay�; nefsin arzular�ndan ve Allah�tan uzakla�t�ran �eylerden ka��nmay� ifade etmektedir. 3

Takva kelimesinin ve ayn� k�kten t�reyen farkl� t�revlerinin Kur�an�da �ok�a zikredilmi� olmas� kavram�n �neminin bir g�stergesidir. Bu ba�lamda olmak �zere Kur�an�da pek �ok ayette insanlar�n Allah�a kar�� gelmekten ve ahiret azab�ndan sak�nmalar� istenmekte 4

Y�ce Allah��n takva sahibi olanlarla beraber oldu�u 5, onlar� korudu�u, yard�m etti�i ve takva sahibi olanlar� sevdi�i 6 ,onlar�n dostu oldu�u 7 ,takvan�n insana problemlerden ��k�� yolu sundu�u, insan�n �n�n� ayd�nlatan bir nura vesile olaca�� 8 ,nefsinin bencilli�inden korunmay� ba�aranlar�n kurtulu�a erece�i 9 ifade edilmekte, takva sahipleri/ m�ttakiler cennetle ve cennet nimetleriyle m�jdelenmektedir. 10

Takva ayn� zamanda iman ve kalple ili�kili bir kavramd�r. Hz. Peygamber�in eliyle g��s�ne i�aret ederek, �Takva buradad�r.� buyurmas� 11 ve �Allah�m, nefsime/kalbime takvas�n� ver!� diye dua etmesi 12 bu hususun g�stergesidir.

Ayn� �ekilde, Kur�an�da Hz. Peygamber�e kar�� sayg�l� olanlar�n, Allah��n kalplerini takva i�in imtihan etti�i kimseler olarak nitelendirilmesi 13 ve Allah��n h�k�mlerine sayg� g�stermenin kalpteki takva ile ili�kilendirilmesi de 14 bu a��dan dikkat �ekicidir.15

�man ve amelle do�rudan ili�kili bir kavram olan takva.

�Ey iman edenler! Allah�a sayg�da (takva) kusur etmezseniz O size bir temyiz kabiliyeti verir, k�t�l�klerinizi �rter ve sizi ba��lar. Allah b�y�k l�tuf sahibidir.�16 ayetinde buyruldu�u �zere m�minlere b�y�k bir g�� ve ayr�cal�k kazand�rmaktad�r ayn� zamanda.

Zira bu ayet takvan�n �� nemli kazan�m�ndan bahsetmektedir. Bunlardan birincisi, Furkan yani insan�n iyi, g�zel ve do�ruyu k�t�, �irkin ve yanl��tan ay�rmas�n� sa�layan bir temyiz yetene�i, sezgi g�c� ve vicdan �l��t�d�r. �kincisi, Y�ce Allah��n takva sahibi kullar�n�n g�nahlar�n� �rtmesi, ��nc�s� ise onlar� ba��lamas�d�r. 18

B�ylece Y�ce Allah, hak ile bat�l� ay�rt etmek �zere M�sl�manlar� �st�n k�lmak suretiyle yard�m edecek, onlara ��pheli �eylerden ��k�� yolu g�sterecek, M�sl�manlarla di�er din mensuplar�n�n aras�n� ay�racak, d�nyada ve ahrette M�sl�manlar� �st�n tutacakt�r. 19

Zira M�sl�manlar, Allah��n dinine yard�m edip �zerlerine d��en sorumluluklar� yerine getirirlerse Allah da M�sl�manlara yard�m edece�ini vadetmektedir. 20

Kur�an�da insanlar i�in bedenlerini �rtecek, onlar� s�sleyecek elbise yarat�ld�� ifade edildikten sonra �takva elbisesi�nin daha hay�rl� oldu�u belirtilmektedir.21 Burada ifade edilen takva elbisesinden maksat tevhit, salih amel ve g�zel ahlak gibi de�erlerdir.22

Zira elbise nas�l ki bedeni korur, �rter ve s�slerse takva da ruhumuzu s�sler ve k�t� duygulardan korur. Kalpte yer eden takva ayn� �ekilde bedene ve organlara yans�r ve m�mini �deta bir z�rh gibi korur.

Kur�an-� Kerim�de �� Az�k edinin; ku�kusuz az��n en hay�rl�s� takvad�r. �yleyse bana sayg� duyun ey ak�l sahipleri!�23 buyruldu�u �zere insan�n d�nyadan ahrete uzanan yolculu�unda en �nemli az�� yine takva olacakt�r. Yolcu, az�� sayesinde varaca�� yere ula�acak, insan da takva az�� sayesinde ahirette kurtulu�a erecektir.

Kurban ibadetiyle ilgili olarak �Onlar�n ne etleri Allah�a ula��r ne de kanlar�; O�na ula�acak olan sadece sizin takvan�zd�r�� 24 �eklindeki ilahi beyan da ibadetlerde aslolan�n �ekilden ziyade halis niyet ve samimiyet oldu�unu ifade etmektedir.25

Bu �artlara uygun olarak yap�lan ibadetler sayesinde kulun Allah�a olan ba�l�l��, yak�nl��, i�tenli�i artacakt�r. Bu ise elbette ki kulu Allah�a kar�� gelmekten koruyacak, g�zel ve salih ameller i�lemesine vesile olacakt�r.

Bu ba�lamda, ho�g�r�l� 26 ve adil olman�n 27 takva ile ili�kilendirilmesi de ayn� �ekilde takvan�n insan�n fiilleriyle olan g��l� ba��n�n �rneklerindendir. Allah�a ka�� gelmekten sak�nma, O�na sayg� duyma ve takva sadece kulun kendisiyle alakal� hususlar de�ildir.

�Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yak�t� insanlar ve ta�lar olan ate�ten koruyun.� 28 buyru�unda g�r�ld�� zere bir m�min kendisini korumakla sorumlu oldu�u gibi kendilerinden sorumlu oldu�u ailesini, �oluk �ocu�unu da korumakla m�kelleftir.

Bu ise onlar� da Allah�a kar�� sevgi, sayg�, itaat ve teslimiyet gibi vas�flarla donatmakla m�mk�n olacakt�r. �yle g�r�n�yor ki takva, kalbin samimiyetinden yapt��m�z fiillerdeki niyete; iman ve ibadetlerimizdeki ihlas ve samimiyetten g�zel ahlaka kadar uzanan, hem kalbimizi hem d��ncemizi hem de b�t�n hayat�m�z� y�nlendiren, koruyan ve anlaml� k�lan son derece �nemli bir Kur�an kavram�d�r.

Zira takva, bizi Allah�a kar�� gelmekten, k�t�l�klerden ve ahirette k�t� bir sonla kar��la�maktan koruyacak olan bir kalkand�r. Bunun temelinde de g��l� bir Allah sevgisi yer almaktad�r. Allah sevgisi ise yine O�nun sevgisini kazand�racakt�r

Allah�a l�y�k bir takv� �zere olmak takv�n�n en m�kemmel �eklidir. Fakat m�minin b�yle bir takv�y� ger�ekle�tirmeye g�c� yetmez. Bu sebeple, �G�c�n�z yetti�i kadar takv� sahibi olun� buyurulmu�tur 29

Takv� sahibine takī ve m�ttaki, takv�ca daha ileride olana etkā denilmesi 30 takv�da baz� derecelerin bulundu�una i�aret eder. M�min Allah�a duydu�u sayg� nisbetinde O�nun kat�nda de�erlidir.31

Kimin ne kadar takv� sahibi oldu�unu ise sadece Allah bilir 32 .M�min takv� sahibi olmaya �abalar, ancak takv� sahibi oldu�unu iddia etmez. Hz. Peygamber insanlar i�inde en �ok takv�ya sahip kimsedir 33.Bir kuts� hadiste evliyan�n takv� sahibi m�minler oldu�u ifade edilmi�tir 34

Takv� sevap-g�nah, hel�l-haram konusunda derin bir hassasiyeti gerektirir. �sl�m�da hel�l ve haramlar bellidir. Ancak bu ikisi aras�nda ��pheli �eyler vard�r. Bu t�r ��phelerden sak�nan kimse dinini ve �erefini korumu� olur. Bir hadiste ��pheli olan �eylerin terkedilip ��pheli olmayanlara y�nelinmesi tavsiye edilmi�tir 35

�G�nah seni rahats�z eden ve g�nl�ne yatmayan �eydir� 36 �Fetvay� kalbinden iste� 37 me�lindeki hadisler, hel�l ve mubah olmamas� muhtemel bulunan �eylerden ka��nman�n takv� gere�i oldu�unu g�sterir. Kesin olmayan bir delille insanlar�n mahk�m edilmesinin c�iz g�r�lmemesi 38 ,ki�ilerin hukuku alan�nda da ��pheden ka��nmay� ve takv�y� gerektirir.

Haram veya ��pheli �eylerden sak�nma hem Allah hakk�, hem kul hakk� konusunda �nem ta��r. F�k�h �limleri, k�l�nan bir namaz�n f�sid olup olmad�� hususunda ��pheye d��lse takv� gere�i o namaz�n tekrar k�l�naca��n�, fakat birine borcu oldu�u konusunda ��pheye d��en ki�inin ihtiyaten onu �demesi gerekmedi�ini belirtir 39

�ar�� ve pazarlarda sat�lan mallar�n kayna��n�, bunlar�n �al�nm�� olup olmad��n� ara�t�rmak icap etmez. ��nk� e�yada aslolan ib�had�r; sat�c�lar hakk�nda iyi niyet gerekir. Ancak gayri m�slimlerin �lkesinde g�da maddeleri al�n�rken bunlar�n alkol veya domuz eti i�erip i�ermedi�ine dikkat edilmesi takv� gere�idir.

�zellikle r��vet, hediye, vak�f, vel�yet, ves�yet, miras gibi konularda, i��i-i� veren ili�kilerinde, kamu hizmeti, okul, hastahane gibi kamuya ait mallar konusunda hassas olmak; tabiata canl�lara, yollara ve sulara zarar vermemek takv� a��s�ndan b�y�k �nem ta��r40

�lk z�hid ve s�f�ler Allah�tan sak�nmaya, Allah�a s��nmaya ve ��pheli �eylerden ka��nmaya b�y�k �nem vermi�tir. Bu d�nemde takv� ile ilgili baz� tarifler yap�lm��, takv�n�n �e�itlerinden, sonu� ve faydalar�ndan bahsedilmi�tir. Mubah ve hel�l olan d�nya nimetlerinin ihtiya�tan fazla t�ketilmemesi s�f�lere g�re takv� sahibi olman�n gere�idir.

Baz� z�hid ve s�f�ler bu t�r nimetlerin en az�yla yetinmeyi takv�n�n icab� diye g�r�r. S�f�ler daima ihtiyat� esas almay� ve az�metle amel etmeyi tercih etmi�, ��pheli �eylerden uzak durmu�tur. C�iz olana g�re de�il evl� ve efdal olana g�re amel eden s�f�ler, ebr�r�n (iyi insanlar) yapt�� amelleri i�leyen mukarrebb�nin (daha iyi insanlar) g�naha girmi� say�laca��n� s�ylemi�tir 41

S�f�lere g�re kalpte karar k�lan takv� b�t�n bilgi ve bereketlerin kayna��d�r. Bu sebeple takv�n�n �neminden bahseden �yete 42 �kutb��l-Kur��n� denilmi�tir

S�f�ler sa�l�kl� din� bilgilere, ke�f ve keramete ula�man�n ancak takv�y� esas alan bir din� ya�ay��la ger�ekle�ece�i g�r��nde birle�mi�tir. Allah nefse (kalp) g�nah� da takv�y� da ilham etmi�tir.

�man ��plakt�r; elbisesi takv�, ziyneti vera�, �r�n� ilimdir .Bu anlamda takv� g�nahlardan ar�nm�� kalpteki il�h� bir ��kt�r. Kul bu ��kla k�t�y� ve g�nah olan� bilir ve ondan ka��n�r, iyi ve sevap olan� g�r�r ve ona uyar.

Takv�, �Allah�tan gelen bir nurla Allah�a itaat etmek ve g�nahlar� terk etmektir� Kul yakīn nuru ile hallerini nurland�r�r ve bu nur sayesinde takv� ehli mertebesine ula��r . Takv� ve murakabe hallerini sa�lamla�t�rmadan ke�f ve m��hede mertebesine ula�mak m�mk�n olmaz.

Takv�n�n z�hir� ve b�t�n� y�nlerinden ��yle bahsedilir. B�t�n� takv� kalpteki iyi niyet ve ihl�stan, z�hir� takv� din� h�k�mlere titizlikle uymaktan ibarettir. Kalpteki hakiki takv� ibadetlerde Allah��n r�zas�n�, beden ve organlar�n takv�s� ise hak hukuk g�zetmektir.

Takv� Allah�a duyulan sayg�n�n semerisidir. M�minlere sayg� g�stermek Allah�a olan sayg�n�n sonucudur. Kul bu sayg�yla takv�n�n hakikatine erer. Allah��n kuluna verdi�i en g�zel �ey takv�d�r; b�t�n faziletlerin kayna�� olan takv�n�n temeli ihl�st�r.Takv� g�zel ahl�k ve hel�l lokmad�r.Tevekk�l, r�z� ve sab�r takv�n�n g�stergesidir 43

Hel�lli�i ��pheli olan �eylerden sak�nmak avam�n takv�s�d�r. Havas ise hel�l olan �eylerin ihtiya�tan fazla olan�n� terk etmeyi takv�n�n gere�i kabul eder. Takv� zaruri olmayan� terketmektir. Takv� kulun Allah�tan ba�ka her �eyden korunmas� ve g�nl�nde sadece O�na yer vermesidir.

M�min perhizk�r olmal�, hel�l konusunda k�l� k�rk yarmal�, fakat i�i vesvese noktas�na kadar g�t�rmemelidir.Takv�n�n �e�itli mertebelerinden bahsedilir. Avam�n takv�s� �irk ve k�f�rle, havass�n takv�s� g�nah ve k�t�l�kle, evliyan�n takv�s� fiilleri vesile k�l�p Allah�a yakla�makla, peygamberlerin takv�s� fiilleri Allah�a nisbetle ilgilidir.

Takv� sahibi �irki tevhide, m�naf�kl�� iman ve ihl�sa, haram� veya hel�lli�i ��pheli olan �eyleri hel�le, bid�at� ibadet ve amellere kar��t�rmaz. Zikirle me�gul olmak dilin, Allah�a itaat etmek bedenin, Allah�tan ba�kas�na ba�lanmamak g�nl�n takv�s�d�r.

Gazz�l�, �m�minin iradesiyle kalbini k�t�l�klerden ar�nd�rmas�� eklinde tarif etti�i takv�y� iki k�sma ay�r�r.

Esas takv� haram ve yasaklardan ka��nmak olup her m�sl�mana farzd�r. Asl� olmayan takv� ise Allah��n kulunu hay�rl� ve edebe uygun olana y�nlendirmek i�in onu asl�nda hel�l ve mubah olan �eylerden menetmesidir. Bu takv� farz de�il fazilettir.

Takv�n�n veran�n �zel bir �ekli ve ileri a�amas� oldu�unu s�yleyen Gazz�l�, Kur�an�da takv� kavram�n�n �ha�yet ve havf� 44 �itaat ve ibadet�45

�kalbi g�nahtan koruma� 46 anlam�nda kullan�ld��na dikkat �eker.G�z�n, kula��n, dilin, kalbin ve midenin takv� bak�m�ndan be� �nemli organ oldu�unu �zellikle belirtir.

Mevl�n� Cel�ledd�n-i R�m� takv�n�n insan�n zihnini ve ufkunu a�t��n� s�yler Tasavvufta takv� ayn� zamanda bir makam olarak da kabul edilmi�tir.Takv� m�rid ve dervi�lerin g�zetmeleri gereken bir esast�r .M�minin kendi takv�s�ndan kendini korumas� gerekir.

Takv� sahibi oldu�unu san�p b�y�klenen ve ba�kalar�n� hor g�ren s�zde dindarlardan s�z ederken bunlar�n �eytan�n kand�rd�� kimselerdir.Ger�ek takv� ehlinin kendini ba�kalar�ndan �nemsiz, ba�kalar�n� kendinden de�erli g�rmesi gerekir. Takv� ,kulun kendini takv�s�ndan korumas�d�r.

Takvada ilk akla gelen, haramlar� terktir. Bunu, mekruhlardan sak�nma takip eder. Mekruh, �irkin bulunan, ho� kar��lanmayan fiil, s�z ve h�llere denir. Bunlar�n terk edilmeleri de takvadand�r. Daha sonra ��pheliler kar��m�za ��kar. Bunlar�n da mekruhlar gibi haramla bir ba�ka kom�uluklar� vard�r.

Hakk�nda kesin bir h�k�m olmayan i�lerde, takvaya uygun olan�, haram olma ihtimalini g�zeterek o fiilleri terk etmektir. Sonra m�bah ve hel�l olanlar gelir. Bunlardan yeteri kadar istifade edip israftan sak�nmak da takvadand�r.

Allah Res�l� (asm.) �Hel�l belli, haram da bellidir. Fakat bu ikisinin aras�nda ��pheli �eyler vard�r.� diye ba�layan bir hadis-i �eriflerinde ��yle buyurur:

�Nas�l bir �oban, korulu�un kenar�nda koyun otlatt��nda, koyunlar�n�n her an korulu�a girme ihtimali varsa, ��pheli �eylerden korunmayan�n da harama d��me ihtimali �ylece vard�r.�47

��pheli, haram�n en yak�n kom�usudur. O araziye girenin bir s�re sonra haram sahas�na d��mesi kuvvetle muhtemeldir. ��pheliden sak�nanlarla haram aras�na bir tampon b�lge girmi� oluyor.

Kur�an-� Kerimd'e takva; �...Yak�t� insanlar ve ta�lar olan ve k�firler i�in haz�rlanan o deh�etli ate�ten sak�n�n.�48

Tefsir alimlerimiz, bu �yet-i kerimede s�z� edilen ta�lar�n, putlar oldu�unu s�ylerler. Bu �yet-i kerimede yak�t� ta�lar olan bir cehennemin deh�eti yan�nda, m�mini �rperten bir ba�ka tehdit daha vard�r. O da putlarla beraber yanma, ayn� mek�nda birlikte bulunma, onlar�n t�bi oldu�u muameleye maruz kalma zilletidir.

Takva ve salih amel, ruh ve kalbin terakkisinde iki esast�rlar. Salih amel ile manevi k�rlar elde edilir. Takva ile de bu k�r korunur ve zararlardan uzak kal�n�r. Zarar yollar�n� kapamayan bir insan, kazand��ndan �ok daha fazlas�n� kaybedebilir ve bu yolun sonu iflasa ��kar.

�flasla ilgili �u hadis-i �erif �ok �rk�t�c� ve korkutucudur:

��mmetimden m�flis o ki�idir ki; k�yamet g�n� namaz, oru� ve zek�t gibi ameller ile gelir. Buna kar��l�k ona buna s�vm��, iftira etmi�, kiminin mal�n� yemi�, kiminin kan�n� d�km�� ve kimini de d�vm��t�r. Ahirette bu iyilikleri hak sahiplerine da��t�l�r. �yilikleri yetmeyip bitti�i zaman da hak sahiplerinin g�nahlar�ndan bir k�sm� al�n�p kendisine y�klenir ve cehenneme at�l�r.� 49

Takvan�n �� mertebesi vard�r:

1. �irkten takva: �man ederek �irkten korunmak. Ki�i b�ylece ebed� cehennemde kalmaktan korunmu� olur.

2. Masiyetten takva: B�y�k g�nahlar� i�lemekten, k��klerde de �srardan sak�nmak. Takvan�n en yayg�n m�n�s� budur.

3. Masivadan takva: Kalbini, Hakk�tan al�koyan her �eyden uzak tutmak.

�Andolsun e�er beni k�yamete kadar ertelersen, onun soyunu, pek az� hari�, (azd�rarak) kontrol�m alt�na alaca��m.�

��phesiz ki benim kullar�m �zerinde senin hi�bir n�fuzun olmayacakt�r. G�venip dayanmak i�in Rabbin yeter.� 50 mealindeki ayette ise, �samimi kullara� vurgu yap�lm��t�r.

Allah�a ba�l�l�klar�ndan dolay� ayette �benim kullar�m� �eklinde an�lan ki�iler, samimi, ihlasl� olan, Allah��n kendilerine verdi�i ak�l, irade gibi y�ksek melekelerini gerekti�i �ekilde kullanarak hak yolunda sebat eden ve bu yolda Allah��n da deste�ini kazanan insanlard�r. Ayette, bunlar �zerinde �eytan�n n�fuz kuramayaca��, dolay�s�yla bu insanlar�n �eytana kar�� koyarken ondan daha g��l� olacaklar� belirtilmektedir.

B�ylece ayette hem insan�n kullukta samimi oldu�u nispette �eytana kar�� st�n gelece�ine vurgu yap�lmakta hem de ona �mit ve cesaret telkin edilmektedir.

��blis dedi ki: Ya Rabb�! Beni azd�rmana kar��l�k, yemin ederim ki ben de d�nyada onlara g�nahlar� s�sleyece�im ve senin ihlasa erdirdi�in kullar�n m�stesna, onlar�n hepsini azd�raca��m.�51 mealindeki ayette de �ihlasl� kullar�a �zellikle vurgu yap�lm��t�r.

Ayette yer alan �ahtenikenne� kelimesi, vesvese manas�nda de�ildir. Alimlerin belirtti�i gibi, i�inde vesvesenin bulunmad�� birka� anlam� vard�r:

- Onlara galebe �alaca��m.

- Onlar� aldatarak sapt�raca��m.

- Onlara k�t�l�klere meylettirece�im.

- Onlara dizginleyip k�t�l�klere y�nlendirece�im.

- Onlara isyan ettirece�im. 52

Burada vesvese d�zeyinde bir telkinden ziyade, fiilen k�t�l�k yapt�rmak manas� vard�r. ��nk� bu de�i�ik manalar� bildirilen �ahtnikenne� fiilinin k�k harfleri olan �HNK� at�n dizgini manas�na gelir. B�t�n verilen bu anlamlar�n hepsinde �dizginleme� manas� vard�r.

Buna g�re ayette hikaye edilen �eytan�n ifadesinin a��l�m� ��yledir: �Az bir k�sm� hari�, onun neslinin a�z�na dizgin vurup istedi�im yere / k�t�l�klere y�nlendiririm.�

Demek ayette, yaln�z zihindeki hayalleri ,k�t�l�klere bilkuvve y�nelterek- buland�ran bir vesvese de�il, kalb, ak�l ve iradeleri etkileyip dizginlemek suretiyle insanlar� bilfiil k�t�l�klere y�nlendirmek vard�r.

Salih insanlarda da bilkuvve vesvese olur, fakat bilfiil k�t�l�klere temay�l ve y�nlendirilme olmaz. Genel kural budur, istisnalar her zaman vard�r.

�Sana �eytandan bir nez�a / vesvese geldi�inde hemen Allah�a s��n, O Semi�dir / her �eyi duyup gere�ini yapar, Al�m�dir /her �eyi bilir.� 53 mealindeki ayette �eytan�n Hz. Peygamber (asm)�e bile vesvese verebilece�ine i�aret edilmi�tir.

- Bununla beraber, peygamberlerden ba�ka hi� kimse masum de�ildir. En salih olanlar�n da kendilerine g�re yapt�klar� yanl��lar da �eytan�n bu aldatmas�ndan ileri gelmektedir.

�sra suresi ilgili ayetinin son c�mlesi olarak yer alan: �G�venip dayanmak i�in Rabbin yeter� mealindeki ifadesinde, peygamberler, evliyalar dahil herkesin �eytandan korunmas� i�in Allah��n yard�m�na ihtiyac�n�n oldu�una i�aret edilmi�tir.

---

1-(�bn Manzur, Lisan��l-Arab, �vky� mad.)

2-(Rag�b el-�sfahani, el-M�fredat, 530.)

3-(C�rcani, et-Ta�rifat, 68.)

4-(Bakara, 2/24, 48; �l-i �mran, 3/102; Nisa, 4/1 vd.)

5-(Bakara, 2/194; Tevbe, 9/36, 123.)

6-(�l-i �mran, 3/76; Tevbe, 9/4, 7.)

7-(Casiye, 45/19.)

8-(Hadid, 57/28; Talak, 65/2.)

9-(Ha�r, 59/9; Tegab�n, 64/16.)

10-(�l-i �mran, 3/15, 198; Z�mer, 39/20, 73; Muhammed, 47/15 vd.)

11-(M�slim, Birr, 32; Tirmizi, Birr, 18.)

12-(M�slim, Zikir, 73.)

13-(Hucurat, 49/3.)

14-(Hac, 22/32.)

15- (D�A, �Takva� mad.)

16-(Enfal, 8/29.)

18-(Kur�an Yolu, c.2 s.683.)

19-(Zemah�eri, el-Ke��af, 2/214.)

20-(Muhammed, 47/7.)

21-(Araf, 7/26.)

22-(Celal�ddin es-S�yuti-Celal�ddin el-Mahalli, Tefsiru�l-Celaleyn, 153.)

23-(Bakara, 2/197.)

24-(Hac, 22/37.)

25-(Nesefi, Medariku�t-Tenzil, 2/442.)

26-(Bakara, 2/237.)

27-(Maide, 5/8.)

28-(Tahrim, 66/6.)

29-(et-Tegāb�n 64/16).

30- (el-Hucur�t 49/13; el-Leyl 92/17)

31- (Buh�r�, �Men�ḳ�b�, 1; M�slim, �Feż�ʾil�, 168).

32-(�l-i �mr�n 3/115; et-Tevbe 9/44).

33-(Eb� D�v�d, �Fiten�, 1).

35-(Buh�r�, �B�y�ʿ�, 3; Tirmiz�, �Ḳ�y�met�, 60; Eb� D�v�d, �B�y�ʿ�, 3).

36-(M�slim, �Birr�, 14; Tirmiz�, �Z�hd�, 52);

37-(M�sned, II, 228; D�rim�, �B�y�ʿ�, 2)

38-(�bn M�ce, �Muḳaddime�, 2)

39-(Bilmen, I, 314).

40- (Gazz�l�, �ḥy�ʾ, II, 99-154).

41-(Kel�b�z�, s. 84, 85, 97, 98; Eb� T�lib el-Mekk�, II, 529; Ku�eyr�, s. 735).

42- (en-Nis� 4/31)

43-(Ku�eyr�, s. 279).

44- (el-Bakara 2/41),

45-(�l-i �mr�n 3/102)

46-(en-N�r 24/52)

47-(Buhari, �man, 39)

48-(Bakara, 2/24)

49-(M�slim, Birr 6; Tirmiz�, K�yamet 2)

50-(�sra, 17/65)

51-(Hicr, 15/39-40)

52-(Maverdi, ilgili ayetin tefsiri)

53-(Araf, 7/200)

----

*R�g�b el-�sfah�n�, el-M�fred�t

*Teh�nev�, Ke��f

*Kāmus Terc�mesi

*Serr�c, el-L�ma

*Kel�b�z�, et-Taʿarruf

*Ku�eyr�, er-Ris�le

*Gazz�l�, �ḥy�ʾ� ʿul�mi�d-d�n

*Fahreddin er-R�z�, Mef�t�ḥu�l-ġayb

*Fer�d�ddin Att�r, Teẕkiret��l-evliy�

*Muhyiddin �bn��l-Arab�, el-F�t�ḥ�t��l-Mekkiyye

*Mevl�n� Cel�ledd�n-i R�m�, Mesnev�

*Birgiv�, eṭ-Ṭar�ḳat��l-Muḥammediyye

*�sm�il Rus�h� Ankarav�, Minh�c��l-fukar�

*Eb��l-Bekā, el-K�lliyy�t, Bulak

*Elmal�l�, Hak Dini

*Bilmen, Kamus

*T. Izutsu, Kur��n�da Allah ve �nsan (trc. S�leyman Ate�)

*Kur�an�da Din� ve Ahl�k� Kavramlar (trc. Sel�hattin Ayaz)

*L�tfullah Cebeci, Kur�an�a G�re Takva

*Fazlur Rahman, Ana Konular�yla Kur�an (trc. Alparslan A��kgen�)

*Ali Galip Gezgin, �Kur�an Me�llerinde Takva Kelimesinin T�rk�e�ye �eviri

Sitedeki

�nceki Yaz�s� Sonraki Yaz�s�

Yazar�n

�nceki Yaz�s� Sonraki Yaz�s�

( Kalpteki �lahi I��k ba�l�kl� yaz� redfer taraf�ndan 15.03.2024 tarihinde sitemize eklenmi�tir. Sitemizde yay�nlanan eserlerin hukuki sorumlulu�u , kullan�lan materyaller ve yaz�n�n i�eri�i yazarlar�na aittir.�zin al�nmadan kaynak g�sterilse bile sayfam�zdaki eserler ba�ka yerde yay�nlanamaz. Eserlerin izin al�nmadan kopyalanmas� ve kullan�lmas� 5846 say�l� Fikir ve Sanat Eserleri Yasas�na g�re su�tur. )
Okudu�unuz Yaz�n�n Site Kurallar�n� �hlal Etti�ini D��n�yorsan�z, Site Y�netimine Bildirmek ��in T�klay�n�z.