Hikaye / Aşk Hikayeleri

Eklenme Tarihi : 31.05.2015
Okunma Sayısı : 1485
Yorum Sayısı : 0

Richard ve arkadaşlarının okuldan uzaklaştırma cezası süresini dolduktan sonra yine okul meydanlarına geri 
dönmeye başlamıştı. Okula geri dönmesine en çok sevinenlerden biri de Katherine Grimmes olmuştu. Çünkü 
sevgilisi olan Klaus Salvatore'yi 4 gün zarfında hiç görememiş, uzaklaştırma süre zarfında hiç buluşmamışlardı. 
Buda kalbindeki özlem ve sevgi duygusunu galeyana getirmişti. Bazen görüşmemek ve haber almamak kötü bir 
durum değildir. Alışkanlık hastalığını ortadan kaldırmak ve birbirlerimiz ile daha ziyade bağ kurmak demektir. 
Özlem duygusu tetiklenmesse ilişkiler zamanla tahtip olur, yıkılır..


Klaus Salvatore okul koridorlarında Oliver Forbes ile yürürken birden karşıdan Katherine Grimmes tüm hızıyla 
koşarak ona yaklaşır ve sevgi sözcüklerini ard arda sıralayarak sımsıkı sarılmaya başlar. Bir yandan sarılırken bir 
yandan hızlıca yanaklarını, dudaklarını öper ve kokusunu sinesine çeker. Oliver Forbes bu durum karşısında 
tebessüm ederek en yakın arkadaşı
 olan Klaus Salvatore’nin kız arkadaşı ile beraber mutlu bir birliktelik 
yaşaması ona ayrı bir lezzet vermektedir. 


Fakat bu görüntüye şahit olan ve lezzet yerine nefret üstüne nefret kusan bir isim vardı.. Cara Northman...

Cara Northman bu iki aşıkları bir arada görmeye bile tahammül edemezken Katherine’nin sevdiği adama 
sarılmasına, kulağına sevgi sözcükleri fısıldamasına tahammül edemiyor, azap üstüne azap çekiyordu.. Hele 
birde yanaklarını ve dudaklarını öptüğünü görünce kalbine resmen oklar saplanıyor, param parça oluyordu. Diri
bir şekilde parça parça dilimlenerek öldürülmesi, gördüğü bu tablo karşısında daha hafif kalırdı. Ona en çok 
koyan noktalardan biri de elinin ve kolunun bağlı olmasıydı. Sevdiği kişiyi gözünün önünde başka bir kız ondan 
uzaklaştırıyor fakat o sadece sukut ediyordu. Sukut etmek zorundaydı zaten.. Çünkü Klaus’a bir sözü vardı.. 
Katherine ve kendisi arasında bir seçim yapması için belli bir süre tanıyacak ve o süre zarfında hiç müdahale 
etmeyecekti. Hatta ve hatta Katherine’yi seçse dahi hiç bir şekilde karşı çıkmayacak, Klaus’un kararına saygı 
duyacaktı. 


Evet söz ağızdan bir kere çıkar.. Cara Northman kocasını aldatmasına karşı merhametsizce bir azap çekiyordu.. 
İlahi bir adaletin tecellisi Cara Northman’a yansımıştı belkide.  


Klaus Salvatore sevgilisi ile koridorda hasret giderirken, Richard Gilbert’te kız arkadaşı Liv Allen ile beraber 
kantinde bir şeyler içip birbirlerine kur yapıyorlardı. Richard Gilbert hayatından son derece memnundu. Birden 
yanlarına 
Stefan Jonhson geldi. Selam vererek hal hatır sordu. Aralarında geçen muhabbet esnasında kantinde 
Gerard Smith ve tayfas
ı belirdi. Richard ve Stefan karşı grup ile ters ters bakışmaya başlarken o esnada Liv Allen
‘’sakın kavga çıkarmayın Richard. Zaten okuldan aldığınız ceza yeni bitti, bu kez kesin atılırsınız’’ diye 
uyar
ılarda bulundu. Richard Gilbert kız arkadaşına tebessüm ederek ‘’merak etme, kavga çıksa dahi biz asla 
m
üdahale etmeyeceğiz. Hatta bilerek bize dayak atmalarına müsade edeceğiz. Karşılık verirsek ceza bize de 
s
ıçrar. Ama mağdur takım biz olursak okul onları suçlayacak ve onlar atılacak. Doğal olarak bize her hangi bir 
zarar dokunmayacak
’’ dedi. Stefan Jonhson, Liv Allena bakarak güldü ve ‘’senin bu sevgilinden var ya korkulur,
korkulur
’’ dedi ve iki sevgiliyi baş başa bıraktı


Gerard Smith ve arkadaşları zaten kavga etmeye niyetleri yoktu. Çünkü onlar da okuldan atılma korkusu 
ya
şıyor ve bu yüzden sadece ters ters bakmak ile yetiniyorlardı


Elena Pierce ve Eliza Merlotte okulda derste idi.. Fakat Elena ruhen farklı yerlerde geziyordu. Çünkü başına 
gelen Gark belas
ı onuda sarmış, bu gizli düşman ile oda mücadele vermek zorunda kalmıştıŞiir defterinin 
çalınması onu bir hayli telaş etmesine sebep vermiş ve içinde bulunduğu bu durum karşısında nası
kurtulaca
ğına dair arayış içerisine girmişti. Dikkati derste değil bu gizli düşman kim olabilir sorusunu yanıtlamak
ile me
şguldü. Fakat herhangi bir cevap bulamıyordu. Tıpkı Klaus ve Oliver’ın bu soruyu cevaplayamaması gibi. 
Gark belas
ı tıpkı bir bataklık misali gibi.. İçine düşen kurtulamıyor.. Çırpındıkça daha çok içine çekiyor ve 
nihayetinde b
ütün bedenini hapsediyordu. 


Oliver ve Klausun geçmiş hayatları sersilik ile geçtiği için bir çok kişiye zararları dokunmuş ve düşmanları bir 
hayli birikmi
şti. Bu iki kafadara birilerinin musallat olması normal bir durumdu. Fakat Elena gibi kalbinin 
temizli
ği yüzüne yansımış bir genç kıza kim neden musallat olurdu ki?


Kime zararı dokunmuş ki bu kıza, bu şekilde zarar versin? Elena Pierce de bu konuyu uzun uzun düşünmüş fakat
cevap bulamam
ıştıÇünkü oda biliyordu ki hayatta kimseye zarar, kötülük ve fenalıkta bulunmamış, tam 
tersine olabildi
ğince, gücü yettiğince insanlara fayda sağlamaya çalışmıştır. Fakat buna rağmen başına neden 
bunlar geliyor? 
İşte bundan sonrası zaten yanıtsız kalmaktadır. 


Eliza Merlotte en yakın arkadaşının durgun ve üzüntülü halini fark etmiş ve neden bu durumda olduğunu 
sormu
ştur. Elena ise geçiştirmeli ve tevilli yanıtlar ile cevap vermiş, kendi iç aleminde bu problemi çözmeye 
karar vermi
ştir. Her ne kadar durumunu dile getirmese de Eliza Merlottenin bu durum gözünden kaçmamış, en
yak
ın arkadaşının sıkıntısını olduğunu anlamıştır. 


Hazır konu dertten açılmışken Violet Williams’ın da derdinden bahsedelim.. Violetin en yakın arkadaşlarından
biri olan Sanchez Barnes
e derdini bir cafede oturup anlatmaktaydı. Violet söze nasıl başlayacağını bilmiyordu.
İçinde, kalbinde o kadar tatlı bir heyecan ve bir o kadar da hüzünlü bir duygu vardı ki bunu kelimelere 
d
ökmekte oldukça zorlanıyordu. En yakın arkadaşı olan Sanchez artık konuya girmesini söylüyor, merakını dile 
getiriyordu. Violet Williams derin bir yutkunu
ş ve derin bir nefes ile cümleyi kafasında toplamaya çalışıyor ve 
s
öze başlamak için ufak ufak girişler yapıyordu. Sanchez konuyu uzatmaması ve sadede gelmesi için uyarılarda 
bulunuyordu. 


Sonunda ‘’Oliver Forbesin ondan hoşlandığını’’ dile getirmeyi başarmıştı. Sanchez Barnes şaşkın bir ifade ile 
buna nas
ıl kanaat getirdiğini sorunca, toplu bir şekilde takılırken devamlı gözünün onun üzerinde olduğunu 
s
öyledi. Kaçamak bakışlar, ufak tebessümler ve bahane bularak tatlı dokunuşlardan dolayı anladığını söyleyince
Sanchez birazc
ıöfkelendi. Çünkü en yakın arkadaşına biri ilgi duyması pek hoşuna gitmemişti. Violet Williams 
sakin olmas
ını istiyordu. Söze kaldığı yerden devam edecekti. Ve şöyle devam etti..;


’’Bende ondan çok hoşlanıyorum...’’

Sanchez Barnes şaşkın bir ifade ile ‘’ciddi misin sen?’’ dedi. Violet Williams ‘’Evet, çok ciddiyim.. Onun 
g
özlerinin gözlerime deymesi, bana bakıp hafif tebessüm etmesi, tatlı mimikleri ile olaylara bakışı ve yumuşak 
elleri ile bir bahane bulup bana dokunmas
ı beni değil rahatsız etmek, hoşuma bile gidiyor’’ dedi. Sanchez 
Barnes 
üzgün bakışları ile Violete bakarak ‘’ama durumu biliyorsun Violet...’’ dedi. Violet Williams’ın gözleri 
dolarak 
‘’evet biliyorum fakat duygularıma engel olamıyorum’’ diye yanıtladı. Sanchez Barnes en yakı
arkada
şına ‘’nasıl olurda bu kadar kısa sürede ona karşı bu derece muhabbet duymaya başladın?’’ diye soru 
y
öneltince Violet Willams, ona karşı aşk beslediği süreç Richard ve arkadaşları ile tanıştıktan sonra olmadığını
tan
ışmadan öncede ona karşı büyük sevgi beslediğini söylüyordu. Sanchez bugüşok üzerine şok yaşıyordu. 
Çünkü ilk defa bilmediği, yeni öğrendiği sırları öğreniyordu. 


Sanchez, Stefan ve Violet arasında kalan ve kimselere asla bu bilgiyi sızdırmayan gizli bir sır vardı... O sır ise 
Violet Williams
’ın bir güölecek olmasıydı. Violet Williams kanser hastası olan biriydi. O kadar tedavi olmasına
ra
ğmen hastalığı tedaviye bir türlü yanıt vermemişti. Doktorlar bir kaç ay yaşayacağını söyleyince en yakı
arkada
şları bu durumdan dolayı çok müteessir oldu. Bu gerçeği Violet Williamsa kendileri söyledi çünkü daha 
önceleri birbirlerinden asla birşey saklamayacaklarına dair söz vermişlerdi. Bu üç kafadar birbirlerine o kadar 
çok bağlılardı ki bu derece kötü bir haberi dahi saklamamış, birbirlerine asla ihanet etmeyerek dürüst olmuş ve 
bu k
ötü haberi Violete söylemişlerdi. Richard ve arkadaşları bile bu üç kafadarın birbirlerine bağlı oldukları gibi
yak
ın değillerdi. Çünkü Richard ve arkadaşları birbirlerinden bazı sırları saklarken bu üç sıkı arkadaş 
birbirlerinden olumlu yada olumsuz hiç bir şeyi saklamıyorlardı


Violet Williams bir kaç ay içerisinde ölecek olması onu üzmüyordu. Çünkü zaten kötü haberi önceden aldığı için
kabullenmi
şti. Fakat Oliver Forbese karşı muhabbet duyması onun canını acıtıyordu. Çünkü kendisine hakim 
olam
ıyor, Olivera karşılık vermesinden korkuyordu. Oliver’ı üzmek istemiyordu. Eğer karşılık verirse ölümünün
ard
ından Oliver çok acı çekecekti. Bunu yapmaya hakkı olmadığını düşünüyordu.. Bundan dolayı hislerine 
m
ümkün mertebe hakim olma gayreti içerisindeydi. Şimdilik başarıyordu fakat ileri de başaracak mıydı orası 
mechul. Çünkü hislerin girdiği yerde akıl ve kalp devre dışı kalır. Gençlik hissiyatı akıl ve kalp mizanlarını 
dinlemez. Buna en büyüörnek Elena Pierce idi. O kadar senelerce hislerine hakim olmasına rağmen 
dayanamayarak Richard Gilbert
e olan aşkını dile getirmiş, hıçkıra hıçkıra ağlayarak onu çok sevdiğini yüzüne 
hayk
ırmıştı. Bu imtihanı acaba Violet Williams geçecek miydi? Bunu ileride öğreneceğiz...


Oliver Forbes aynı Violet Williams’ın en yakın arkadaşına durumu izah ettiği gibi oda izah etmişti. Klaus 
Salvatore
ye ondan hoşlandığını nasıl bir yol izlemesi gerektiğine dair bir kaç taktik almaya çalışıyordu. Klaus 
Salvatore
nin verdiği fikir ona bütün duygularını, ona beslediği muhabbetleri harfi harfiyen anlatmasıydı. Açı
s
özlü olmayı tavsiye ediyordu. Oliver Forbes bu fikri uzun uzun düşündü ve en yakın arkadaşının ona verdiğ
tavsiyeyi uygulamaya karar verdi. Birazc
ık utansa, çekinse de bu fikri hayatına geçireceği konusunda emindi. 
Klaus Salvatore bu konuda en yak
ın arkadaşına gereken yardımı yapacağını da belirtti. 


Klaus ve Oliver’ın konuşmasının ortasına aniden edebiyat öğretmeni Cara Northman gelince Klausun 
surat
ında sıkılma ifadesi belirdi. Cara sinsi bir güler yüz ile ‘’ne yapıyorsunuz çocuklar?’’ diye soru yöneltti. 
Oliver Forbes ise ge
çiştirmeli cevaplar vermeye başladı. Cara soruyu üsteleyince Oliver Forbes açık bir dil ile 
‘’bir kıza teklif etme konusu var hocam, ben çekingen bir yapıya sahip olduğum için en yakın arkadaşım olan 
Klaus
tan yardım alıyordum’’ dedi. Cara Northman, Klausa sinsi ve manalı bakışlarını yönlendirerek ‘’emin ol 
bu konuda Klaus
tan daha iyisini bulamazsın Oliver... Ne de olsa kendisinin bir çok kızı idare edecek kadar 
kapasiteye sahip oldu
ğunu düşünüyorum’’ dedi, uzun uzun baktı ve gitti. Oliver Forbes en yakın arkadaşı Klaus
Salvatore
ye bakarak güldü ve ‘’bu neydi şimdi ya. Senin bu kadından ayrılıp Katherine ile beraber olmanı mı 
hazmedemiyor’’ dedi. Klaus Salvatore bozuntuya vermeyerek ‘’bende anlamadım... Neyin derdinde bu kadın’’
diyerek ters ters Caranın arkasından baktı..


Evet akşam olmuş bir okul gününün daha sonuna gelinmişti... Herkes evlerinde yorgun bir şekilde dinlenirken, 
a
ç karınlarını doyurmuş, yemek yeme işleminden sonra kimisi derslerine çalışırken, kimisi okuduğu romanı 
eline alarak kaldığı yerden devam edip kitabını okuyor, kimisi de televizyon seyrediyordu. Vakit iyice geçikmiş 
saat gece 1 olmuştu. Elena Pierce her zaman yaptığı gibi şiir defterini alıp Richard Gilberte olan hayranlığını 
dile getirecek cümleler yazamıyordu. Çünkü Gark isimli gizemli şahıs onun defterini çalmış, Elena Pierceye 
d
ünyada cehennem azabı çektirmeye niyet etmişti. Elena buz gibi tavırlarıyla yatağına uzanmış düşünceli bir 
şekilde etrafa bakıyordu. Ortamda çıt sesi dahi yoktu... Bu sessiz ortamda zihnini daha çok zorluyor, içinde 
bulundu
ğu bu zorlu zamanı nasıl atlatacağını düşünüyordu. 


Fakat ortamı birden Elenanın cep telefonuna gelen bir mesaj sesi bozmuştu. Elena Pierce tedirgin surat ifadesi
ile telefonuna bak
ıyor, elini telefonuna doğru uzatmaya başlıyordu. Telefonunun kilidini açıp gelen mesaja 
bakt
ığında ise Gark isimli şahıs olduğunu gördü.. Mesajı hemen merak ile açtı ve okuduğu mesaj karşısında 
g
özleri yuvalarından fırladı. Mesajda ise yazan şu idi; ‘’Şiirlerin gerçekten harikaymış Elena... Özellikle Richard 
Gilbert
e karşı olan bazı cinsel içerikli şiirlerin beni resmen büyüledi...’’


Elena bu mesaj karşısında yıkılmış, o anda ölmek istemişti. Bu mahrem şiirler arkadaşlarının kulağına giderse 
onlar
ın yüzüne bakamazdıÖzellikle Richard ve Elizanın... Elenanın beyni artık durmuş bir şey düşünemez 
hale gelmi
şti. Şimdi nasıl rahatça uyuyabilecekti? Kim bir genç kızın duygularını kullanarak ondan pirim 
yapmaya kalk
ışırdıÜstelik kimseye zararı olmayan, tertemiz kalpli bir genç kızın? 


Bu soruların cevabını siz okuyucular gibi bende merak içerisindeyim... 

( Hikayeme Son Vereceğim Zaman Başlığı Düşüneceğim... 13. Bölüm başlıklı yazı Feylosof tarafından 31.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.