Keşişlerin
kıblesindeyim bu gece:
Hüznün tepesinden iç
güveysinden hallice.
Satırlarımda toz,
Yürekte köz,
Sihri işte düş
bekçimin:
Gelip de çalanlara inat
Ürediğim bir şiire
biçilen kefaret,
Andıkça adını seyyah
imlerin,
Kaşmir kazağımda saklı
ültimatom
Keşif bildiğim bir
ömrün de tutuklu gülü.
Gülmeler adadım,
Boş gözlerde sarraf göz
süzüşler:
Andım andım da
sandıklarıma yüklendim,
Kesifle edindiğim
matemimde
Bilumum acı yine
Kutsandıkça kurtarış
addedilen.
Sahipsiz acıların
ezberi,
Sair düşlerin de umut
tacirleri:
Yeknesak kelam
yalnızlığa tetik,
Kör gözde bile kem
illeti,
Hanidir yüreklerde
saklı nefret öbek öbek.
Islak kaygıların
indinde bir rahmet okumaksa
Meali satırların
arasında kaynar da kaynar.
Dirayet ötesi sahte
közde,
Sancı yüklü nice bedele
belki de kandırmaca,
Hallice kaygıları
istiflerken hecelere:
Mabedimde konuşlu
vicdanımın bekçisi.
Saklı irinlerde sancılı
ölümlerin mihenk taşı
Yine asılı olduğum gök
kubbenin pervazında
İhanet yüklü bir nifak
kadar da kahrı yad eden
İzleğin şeytan sureti
tanımsızlıkta
Hanidir satılı
ümitlerin baş tacı
Yongası yüreğin kadar
yorgun,
Ceberut bir gölge iken
kıyımında nicedir.
Veballerin dökümünde
sair hece,
Gizli tanıkların
esaretinden aşırdıkça
Yangını yüreğin,
Yorganı çekilesi
hüznün,
Ölüme davetiye aslında
karşılıksız aşkların tezahürü
Kadar kaygılı şiirlerin
kayıp silueti.
Yanılsamalarımın sihri
geçene kadar sakinim:
Aktığım gecelerde
yalıtıldığım kalplerce batılım da,
Zehrindense akut bir
aşka yelken açan,
Bronşlarında sevdanın
mezar bilmek sair heceyi:
Sıdkı sıyrılmış bir
kelamda kaybetmemek adına dirayetini…
Meczup bir yanılsama
evet,
Keşkelere biçtiğim
değeri içmekle de eş değer:
Kifayet zincirinde
kesilen ahkamların
Darmadağın sayfaları
h/içlik haznemde
Ne çok
yanıltılmışlığım…
Kipleri kayıp
zamanlardan geldim:
Boyutsuzluğumun
şeceresine yığdığım bin bir hayalin de
Düş bekçisi bir nöbette
terk edilmişliğim,
İzafi gölgelerin de
kisvesine yığılı onca yalanla
Haşır neşir nice nesri
makber bellemişliğim.
Kanatanlardansa kanan
olmayı yeğledim madem,
Hadi açın oradan bir
karış toprak da;
Beraber gömelim maziyi:
İndinde takılı aklın
kırık sarkacı,
Nazenin kıtaların kayıp
cevherleri tüm yalıtılmışlığım,
Bir ucundan tutmaksa
hayatı,
Belli işte:
Kaç cephede
kaybetmişliğim.