Kurşunlar sıkılır, zemheri ve gül...
Kurşunlar sıkılır çok uzaklarda.
Bir bebeğin ıslak ellerinde kül,
Ve yangın kurumuş dudaklarında.
Tükenince kalpte aşka tahammül,
Kurşunlar sıkılır, zemheri ve gül...

Ben seni annemde sakladım bir tek,
Gözlerin Meryem'in gözleri diye.
Dudakların suskun, yitik ve titrek,
Dudakların hasret saf bir türküye.
Gözlerin sessizdir, gözlerin ürkek.
Ben seni annemde sakladım bir tek.


Bir ışık, bir rüzgâr, birden sönen mum.
Ah mevsimler gelir, mevsimler geçer.
Aşkla derinleşir her bir uçurum,
Her yaprak dalından hicranla düşer,
Bir şarkım var benim, söylemiyorum.
Bir ışık, bir rüzgâr, birden sönen mum.


Sen unutma beni Sayramlı çocuk!
Benim adım inkâr, seninki isyan.
Zehirle yıkanmış bir derttir yokluk,
İntihar süsüyle sana sunulan.
Biz varlığımızı böyle unuttuk,
Sen unutma beni Sayramlı çocuk!


İnan en güzeli aşktır ölümün.
Daha sen ölmedin, siz ölmediniz.
Yağmurla sonlanan bir yas gününün,
Gözyaşını nasıl göreceksiniz!
Ölmedin! Bu yüzden düşlerin sürgün,
İnan en güzeli aşktır ölümün!


(Sayram: Hace Ahmet Yesevi(ksa) Hazretlerinin doğduğu şehir. Müthiş bir atmosferi vardır!)
( Gül Yarası başlıklı yazı Mümin Munis tarafından 7/15/2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.