1 Mele Açılımı

Malumunuz Cumhuriyet öncesi eğitim öğretim medrese usulü ile yapılıyordu.Sahnı Seman Sahnı Süleymaniye gibi gelişmiş medreselerin yanı sıra, Ana dolunun bir çok yöresinde ve özellikle Doğu-Güneydoğu bölgesinde medrese eğitimi yaygındı.Bu ilim edep ve marifet mektepleri herhangi bir yasal izine gerek duymaksızın uygun şartlarda açılıp, bulunduğu bölgenin yerel diliyle eğitim öğretim yapılırdı.Her ne kadar cumhuriyet döneminde yasal olarak kapanmış ise de gayri resmi Doğu Güneydoğuda varlığını sürdürmeye devam etmiştir.Müsaadenizle biraz tanıtmaya çalışacağım

Açılışı:Ders verme kabiliyetinde Molla(Seyda),Talebelerin kalabileceği yer(Hücre) adı verilen barınma yeri, Talebelerin üç öğün yiyeceğini(tayin) karşılayan köylü vatandaş olduktan sonra birkaç aylık süre içinde talebelerin bulunmasıyla da eğitim öğretime başlanırdı.Talebeler özellikle Kur’an-i Kerim ve Mevlidi şerifi okuduktan sonra medreseye kabul edilirdi, fakih bu dersi kendi köyünün imamından aldıktan sonra ilim tahsil etmek için medreseye devam ediyordu.

Müfredat: İlahiyat ve sosyal ilimlerden oluşan zengin bir müfredata sahiptir. Kabaca Sarf-Nahiv-Mantık ve mana ilimleri olarak sınıflandırabiliriz. Ancak müfredatı on iki ilim olarak bilinen; Kıraat, Sarf, Nahiv, Mantık, Kelam, Akait, Üsul-ül Fıkıh, Hadis, Tefsir, Fıkıh, Siyer gibi ilimlerden oluşmaktadır.

Öğretim metodu: Enteraktif diye ifade edilen birebir ders verilmekte olup,Metin ezberleme, Müzakere etme ve Mütalaadan ibaret bir öğrenme metodu uygulanır.

Metin; kitabın özetini ezberlemek; kitap hangi kitabenin şerhiyse kitabe ezberlenir Örneğin Şerh-ül moğni okunurken moğni ezberlenir, Siyuti okunurken elfiyesi ezberlenir, Molla cami kitabı okunurken Kafiye ezberlenir.

Müzakere; Bir talebe aldığı dersi, sıra kitapları kendisinden yüksek olan arkadaşlarıyla dersini müzakere ettiği gibi, ders düzeyi kendisinden düşük olan tüm arkadaşlarının da derslerini onlarla müzakere eder. Bu vesileyle hem öğrendiğini tekrar eder, hem dili açılır, hem de bir şeyler anlatma kabiliyeti gelişir.

Mütalaa: Bütün talebeleri bir sessizlik içinde o günkü dersi ve yarın alacağı dersi gözden geçirmesidir.

Okunan Kitaplar: Emsile-Bina-İzzi-Zuruf-Terkip-Avamil-Sadullah Seğir-Şerh-ül moğni-Sadini-Sadullah Kebir-Siyuti-Molla Cami-Bu arada bazen alternatif kitaplar da okunur.Örneğin Netaic ,Molla Cami’den önce okunabilen bir kitaptır,imtihan kitabı olup bu kitaptan sınavı kazanan askerliğe gitmezmiş Osmanlı yönetiminde.

Camiden sonra, Semkati-Muğnitullap-Abdulğafur-Kavlahmet-Muhtasar-Şerh-ül akait ve Cemul Cevai okunarak icazetname alınırdı/alınır.

Öğrenim Süresi:Fakih'in çalışkanlığı ve zeka düzeyine göre 8-12 yıl arasındadır.

İcazetname, sıra kitaplarını başarıyla bitirmiş, ilim, edep ve marifet ehli kimselere verilen diplomadır. İcazetname bölge alimlerinin huzurda, yüzlerce talebeleri katılımıyla verilir ve icazetnameyi veren Seyda bir hutbe irad ederek, ilgili mezuna icazet verdiğini ilan eder.İcazetnameyi alan bir medrese mezunu MOLLA unvanını alır. MOLLA dolu demektir, ilim ile dolu anlamında mecaz bir isimdir. Ancak halk arasında tahfif edilerek bölgesel bir terim olarak MELE olarak kullanılır.

İşte bu nitelikte bir çok ilim erbabı kimseler Doğu Güneydoğu bölgemizde vardı/vardır. 28 şubatın makus marifetiyle sayıları azalsa da hâlâ toplumda yaşlı genç bir çok ilim adamı MELE mevcuttur.Bunların ilminden, yeteneklerinden toplum üzerindeki ağırlığından yararlanmak lazım. Bu vesileyle Diyanetin MELE açılımını kayda değer buluyorum. Seçim öncesi Başbakan Diyarbakır’a gelirken “Merhaba Başbakanım” başlığıyla yazdığım yazıda da bu olguya da işaret etmiştim.Bu gelişme beni memnun etti.İnşallah Medreseler de en kısa zamanda eski halini yeni gelişmelere uyarlayarak varlığını sürdürürler.

Efendim Medrese-Molla-Seyda kavramları bir yazıyla anlatılamaz. Ben sadece özet halinde bildiklerimi sizinle paylaştım.İşin aslını anlamaya yeterli bilgi paylaşımında bulunduğuma inanıyorum.Doğu güneydoğunun huzur ve sükuneti, sağduyusu ve siyaseti bu alimlerin reyinde cereyan ediyor. Bu böyle biline.Bunları tanımak onları asimile etmek, tarafına çekmek amacını da taşımamalıdır.

Başarı, huzur ve mutluluklar dilerim. Zalim ve edepsizler hariç herkesi selamlıyorum.

( Mele Açılımı başlıklı yazı Eyüphan KAYA tarafından 22.12.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.