1
Zamanın tutanaklarında
her daim sıkı bir pazarlık yine eşkâli kayıp vicdanların malikini tayin ederken
Tanrı.
Korkular had safhada ve
burnu Kaf dağında mutluluğun az sonra doğacak güne hürmeten beklemede zaman ve
göreceli mekân.
Zaman da göreceli: dakikalar
ihbar ederken günü ve haftalar sekerken peşi sıra yine asrı deviren yine
hafızayı zorlayan ve korkan.
Sebepsiz ölümleri
onaylarken kader. Kaderi suçlarken insanoğlu. İnsanı kurban seçen iblisin koyu
gözlerinde kayıp şeceresi yine merhametin.
Bir odadan ötesi. Bir
aileden çok çok fazlası.
Bir ruhun kıpraştığı.
Elemin aciz kaldığı hasretin yanında.
Yana yakıla büyüyen
çocuklar.
Kadınlar.
Kadınsız olmayı
beceremeyen insanlık ama kadına da sahip çıkmayı beceremeyen.
Çocuklar bile kayıp.
Aslında insanlığın uzvu kayıp ve ayıp bir metanet kimine göre aşkın inkârı.
Adı olmayan kadınlardan
çıkıp da yola şehirleri istila eden benlik ve türevi egolar ve hüküm veren
vicdan benzeri.
Zaman aşımına yenik
düşen bilmem ne makamı aşkın ve aşk şarkılarının. Oysaki gözünde korku kadının
ve yüreğin nutku tutulmuş.
Dünden miras yorgunluk.
Anadan görme namus ve
haysiyet.
Babadan kalan bir soyadı.
Ve soyağacı.
Duvarlar soğuk çok
soğuk.
Sarkıtları kelimelerin
tutuklu tıpkı hücrede tutuklu yansımaların bir ritüele dönüşen seyrinde.
Volta atan heceler.
Şaibeli hikâyeler.
Kadının adı olsa bile
sicili kötü kimince ne de olsa savcılıktan onaylı kütük.
Hoşluğun diğer adı oysa
kadın.
Kadının adı oysa çocuk
ve masumiyet.
Koyu gözleri hücrenin.
Paslı parmaklıkları
yüreğin ve o kozanın.
Sevmekten yargılanan
kadın.
Doğuştan hapis o küçük
yetim kız çocuğu oysaki yetileri olan bir çocuk tıpkı diğer çocuklar gibi.
Kayıtsız ve basmakalıp
sözcükler titreşen havanın ise mahkûm olduğu.
Her şey ve herkes illa
ki bir şeylere mahkûm.
Kendini korumak adına
ise işlenen suç.
Evladını kurtarmak ise
annenin duyulmayan çığlığından bir saniye sonrası.
Toplum menşeli
beyanları var herkesin. Oysaki herkes sıradan bir birey olmaktan öte sıra
dışlığın yönergesine talip.
Aciz bir mahkûm herkes
ve aday da hem cezalandırılmaya sözüm ona onlar cezalandırdı birilerini.
Cezanın açılımı bazen
kürek mahkûmu bir tabire yol açan yine hayatını adadığı kim ise-ister eş ister
baba ister bir yabancı.
Koşulları değiştirmeye
asla ve asla gücü yetmeyen.
Uyuyan bizler.
Oysaki her birimiz şerh
düşmemiş miydik birbirimize yol ve yoldaş olmaya?
Gönül gözüne tutsak
olsak keşke hâlbuki gönül gözü bir rabıta bir kayıt bir aşk bir mecaz bir sıfat
tamlaması.
Kuş kadar yürekli aciz
faniler.
Kartal bakışlı hâkim
sunumlara haiz her birey oysaki bihaberiz her daim ve bilfiil teyit ediyoruz
her şeyi bildiğimizi.
Nükseden yeni bir rota.
Sus!
Hep susup da anlık bir
haykırışına mal olan koca bir yaşam.
Alacaklı her bir kadın.
Borçluyuz her birimiz
oysa birbirimize hele ki söz konusu kadınsa ve kadın aciz ise ve de yalnız.
Yalnızlığın açılımı.
Kocaman bir aile.
Kocaman bir yürek.
Oysaki onca insan ve
onca yürek bir kuş yüreğini koruyup da sırtını sıvazlayamazken.
Aşka haiz.
Serveti olmayan en
büyük servetin de sevgi olduğundan bihaber milyonlarca insan.
Çürüyen elma hem de
dalında.
Çiğnedikçe ağzımızda
büyüyen o lokma ve adı: tepkisizlik.
Suretlerde maske.
Maskelerde ikonlar.
Emsalsiz yorgunluklar.
Demode hayatlar deyip
de birbirimizi aşağıladığımız yetmiyormuş gibi bir de istimlâk ediyorsak
birbirimizin hayatını.
Sorgu sual hak getire
oysaki kendimizi incelemek o kocaman büyütecin altında hem de enine boyuna hem
de son zerresine kadar.
Kuluçkada ölüm.
Haczedilmiş aşk ve sevgi.
Birileri ihbar etmiş
kadını mademki… mademki yeni kadınlar ürüyor her yeni gün ve her yeni ölüm
aslında kadının değil toplumun mezarı iken üstelik çürüyen üstelik kendini
inkar eden.
Yorgun olan sadece
kadın da değil. Yargılarken ve yaftalarken toplum birbirini İlahi Adaletin
tecelli edeceği gerçeğinden uzak duran kim ise bilsinler ki Tanrı yanında
kadının ve mazlumun ve bilfiil de sunumunda haklının ah’ı asla yerde kalmayacak
iken.
Belki geç tecelli
edecek ama illa ki edecek.
Belki tesellisi zor
olacak ama sabır değil mi şükrümüze katık yaptığımız?
Bir kadını ana…
Bir kadını sultan…
Bir kadını bir sure
kadar değerli kılan… suretler sırıttıkça ve damgalanırken haysiyet ve şeref
asla son bulmasa da zulüm, bir Allah’tan korkacağız bir de Allah’tan
korkmayandan.
Zamandan çalıp
hayatlarını sonlandırdığımız ya da söndürdüğümüz tüm kadınların kadınlar günü
kutlu olsun.