Nihayete erdi erecek derken

Çıka geldi melekler

Yitirmişken umudu

Söz kesti dilekler.

 

Tutumlu bir aşkın kifayetsizliği midir yürek burkan yoksa bedelsiz yaşamların bir getirisi midir hayal kırıklığı…

 

Kimi sever ama zor sever.

 

Kimi en çok kendini sever.

 

Ve sevginin ortak noktasıyla buluşmamış insanlarla karşılaşmaktır en büyük korkum.

 

Korku tedirgin eder ve sonu hızlandırır. Tanrısal bir dökümdür korkunun yarattığı tedirginlik ve çaresizlik. Korkan insandır en çok acı çeken. Aslında sevmeyen insandır en çok korkulması gereken.

 

Hele ki sevmeye sevdalıysan acılar daha da pekişir eğer ki ters mizaçtaki insanlarla kesişirse yolun. Sevmekten bihaber nicesi. Beşeri zaafları ve iradesinin zayıflığı sıkıştırtır köşeye. Sevmekten acizdir netice itibariyle. Varsa yoksa zaafları ve gizlediği zafiyeti. Sevgiden muzdarip olmak bile suçtur onlara göre. Zira saygısı yoktur seven yüreğe. Sevmekten acizken korkar ve uzaklaşır ama bilemez ki tek yaptığı aynada akseden görüntüsüdür ona korkutucu görünen.

 

Aşka âşık olmaktır her gün doğmak.

 

Her gün yeniden doğmaktır sevgiye sevdalı olup ışıldamak. Çünkü sevgidir dinç kılan, sevdadır yolunu yürünür kılan. Ve nefrettir yüreğin korkutucu rüyası. Hissiz kalmak bile mubahtır nefretin yanında. Nefret yakar. Nefret yıkar. Ve nefret her gün ölmektir. Tabiatına aykırıdır yüreğin. İnsanı köreltendir nefret. Duyumsanan ve yaşatılanı inkârdır nefret.

 

Nefret sevginin karşıtı değildir de. Başlı başına bir yıkımdır. Başlı başına bir cinayet sebebidir. Yaşamın ve yaşam sevincinin gölgelenmesidir, duyulan kahırdır.

 

Korkular ölümü çabuklaştırır. Sevgi ömrü uzatır.

 

Her konuda tasarruf yapmak hem akılcadır hem de ekonominin de ömrünün bel kemiği, tek olgu haricinde. Sadece ve sadece sevgi bu denklemin haricindedir. Bırakınız bonkör olun severken. Bırakınız tutumlu olmayı ve bol bol üretin sevgiyi. Tüketimi fazlasıyla mutluluk olarak size dönecektir. Hapsetmeyin yüreği göğüs çeperine. Hapsetmeyin sevgiyi, sevdayı ve aşkı. Bırakınız yol alsın, koşsun ve çoğalsın.

 

Ezeli ve ebedi yegâne aşkımız tektir ve eninde sonunda çıkacağımız yol çoktan bellidir. Ama insan olmanın dirayetsizliği ve kifayetsizliğidir beşeri olgulara yönelmemiz. Tek taraflı bir döngü an gelir elimizi kolumuzu bağlar. Ve derken hedef değiştirir sevginin gidişatı. Bir kere alışmışsak sevme duygusu ve dürtüsüne asla ve asla kopamayız bu nadide duygudan: Sevilsek de sevilmesek de. Ama sevmenin yerini de hiçbir his dolduramaz ki. Düşünmektir sevmek, kıymet vermektir, yere göğe sığdıramamaktır bir o kadar her ne kadar zaman zaman içimizde yalnızlık ve anlaşılmama kaygısı yaşasak da.

 

Boyutu öylesine engindir sevgi dürtüsünün. Muhteviyatı öylesine engindir ki. Yüzümüzde açan çiçekler boy verir ve serpilir. Sevgi sevgiyi doğurur, mutlu kılar. Basireti bağlanmış bir insandır sevme acziyeti ile yaşayan hatta yaşamdan kopmuş her ne kadar yaşadığını sansa da.

 

Zafiyet değildir ya da basit bir mefhum tam tersine yalın ve naif bir kuramdır gönlü şenlendiren ve ruhu besleyen.

 

Sevmektir mevcudiyetin temeli

Aşktır her daim Yaratan’ın tecellisi.

Sevdadır kalbin merhemi.

Sevgisiz tükenir beşerin mecali.

Yürektir hayatı pekiştiren.

Sonsuzdur sevginin denklemi.

Zordur taşımak nefretin külfetini.

 

Sevgiyle kalın…

 

( Sevmeye Sevdalıysan... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 28.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.