yağmura kulaklarını tıkayan bir gece

dallara acıyorum

mektupların içimde yarattığı boşluğa

galiba ben geçmişi değil

en çok inancımı öldürmüşüm

yani tüm intikamım

et parçaları koparmış vücudumdan

sadece parmaklarım kaldı

sadece dokunduklarım

bir de karanlık koridor

hususi karanlık koridor

 

hani yemin etsem

önce ben inanmayacağım

ve onlar yaşayacaklar

 

şimdi acı çektiğim düşünülebilir

bir opera salonunda tek başına kalmış

kalın bir yankı gibi

ya da bir pazar günü travestisinin

mesai sondajında yalnızlaştığımı defalarca

o sevişirken diyemediğim aşk kışlarında

o sevişirken diyemediğim kar taneleriyken

sadece çürüyorum

sadece ve defalarca , anlatılan bu muydu?

 

gün batımlarında gürleyen gök

usulca soyunan bir kadın

meme uçları daha önce de pembeydi

belki de deniz koyu gri

o hep çıplaktı

vapurlar  ise sadece tıkabasa intihar düşüncesi

 

yere uzandım

sırtımda toprağı , yüzümde

burnumda , kulaklarımda toprağı romanından bir sayfa

ne kadar gerçeğe yakınsam, sana da o kadar

belki de bir saniye

otobüs durağı ve defnedilmeyi bekleyen defneler

çekirdek kabukları belki de

kör ,sağır, dilsiz bir adres cinayeti

ve o hep son otobüs sonrası

odanın içi ya da

ne fark eder ki , yere uzandım

 

sızma beklentisi içinde sarhoşum

kasıklarının periyodik tanrıları diyorum içimdeki nefrete

tanımıyorum çünkü ,

tanıyamamışım bu kinsel dönüşümü

beş dakika önce Suriye sokaklarındaydım

patlak bir kanalizasyonun hikâyesini dinliyordum

yalnızlar ise hep koridorun gidemediğim köşesiydi

ve gitgide parlayan korkularım

her zaman bir lunaparkı öldürüyorum  piyano tuşlarında

dudakların ise o hiç çalmadığım atlıkarınca

 

 

yağmur da bana acıyordur şu an

bu kadar aldandığım için

senin kaçıncı sayfa da olduğunun ise bir önemi yok

camlara dokundukça izi kalıyor parmaklarımın...

 

 
 



.
( Kasıklarının Periyodik Tanrıları başlıklı yazı Tolga Baş tarafından 2.10.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.