Ölü bir renk ölümcül iklim bir de
ölgün düşler hüznü teğet geçen her mevsim ve ilahi sevgi…
Maruzatı ölüm oysa evrenin
Uzamında ömrün
Beyitler kasideler saklı gizinde
Gizlendiğin kadar nefsin izinde
Bil mukabil, Rabbim
Aşka bedeller biçen ekseninde döngünün
Aşk deyip de şehvet ve kin biçen
Öyküler saklı tarihinde insanın
İnsanlar saklı öykülerin tecelli
ettiği iklimin
Nefes nefese dansı ölümle
İkiletilen sevginin meali
Sanma ki:
Bir şiirle sınırlı şairin diyecekleri
Tılsımlı bir gün diledim önce
Sonramla içli dışlı bir kilim serdim
zemine
Maşuk gölgeler zanlı sözcükler
Dikilesi ağzı nefsin
Kök hücresine bandım şiiri
m/eziyetlerim
Bir esinti bir renk bir hüzün
Dilemması günün
Öykündüğümse dünüm
Ölümüne şerh düştüğüm
Her şiir her hikâye
Ön sözü bildiğim kadar ömrün
Dilek ağacında saklı dileklerim
Teselli bulduğum bir gün daha iç
cebimden firar eden
Bir resim bir duvar bir insan
Sancılı duygunun kemirdiği ruhum
Açmazında huysuzluğun
Aykırı bir düş olmayı ben dilemedim
İçine düşülesi bir aşk asla değildi
düştüğüm
Bir kuyudan daha firar etti kalemin
tükenmeyen
Diviti
Kale duvarlarım
Dayanıklı ve sağlam sağdıcı
yalnızlığın
Sevgi fukarası nice insan
Sayacı kırık vicdanların
Hazan değil hüzün değil asla tek
maruzatım
Sevdikçe sevilmek
Sevgiden ötesi ölüp de dirilmek
Araf’ta saklı nice ruh isyan
bayrağını çeken
Bir put
İçine girilesi tabut
Hali hazırda azat
Edilmeyi beklediğim tutulmuş iken her
bir nutuk
Rengim solgun değil ulaşılmazlığın
ikliminde saklı bir zerreyim
Günbegün büyüyen arzum ölüme
Arz ettiğim neyin karşılığını gördüm
ki bir ömür?
Kanıksanası bir yoklukla iştigal
Kaybolmakla yazmak arasında gidip
geldiğim
Yankısı ne zaman duyulur ki
sessizliğin?
Yâdı teselli
Yarını tecelli ettirecektir Tanrı
Temsili resmi günün
Tam teşekküllü duyguların sırrına
vakıf
Zamanın izinde sürüklendiğim
Mekân tanımadığım bir minval ki şiir
Metazori asla değil
Tevekkül yüklü tebessüm ehli sihirli
bir tutku
Aşkın kat izinde büyüyen
Azadesi s/onsuzluğun
Varsın olsun kendini kandırsın şair…
Olmazın oluru bir isyansa
yazmadığında kalem
Sitemle sitayişle dolu nice insan ve
evren
Sabır taşı musalla taşı
Aş’ ı hayatın azıksa kıtladığı
Ne çok evre sona giderken, aşılası
Elbet sonsuzluktur kavuşulası
En ilahi muhtırayı sunacakken ve de
söyleyecekken son sözü Tanrı…