Terk ettiği bir düş’ tüm şairin kuytusunda saklı

En çok en çok da hiçliğine düşkün bir mayın tarlası

Aralıksız gidip geldiğim o dehliz zihnimin kuytularında

Sararan yapraklar misali

Ve işte yüreğimi

Tırmalayan sarman kedi

Sarmalında acıların salkım saçak iklim

Meyve veren ağaç misali

Taşlandığım oysaki

Oysa taçlanmam gerekirdi

 

Bunca zaman bunca mekân

Zifafı sözcüklerin gerdeğe giren bir yabani

Aşkın da ambarında saklı tutulası

Bir özlem ama kendime

Kendimce sevdiğim içimdeki

O hoyrat rüzgâr

Bazense esefle ama sadece kendime söylendiğim.

 

Ziyan oldu ömür elde olmadan

Kabir azabı duyumsadığım kimi zaman

Oysaki bir derviş gibi çekilmiştim köşeme

Ah, bitmek bilmedi insanların

Sağımdan solundan çekiştirdikleri

Yetmedi laf taşıdıkları

Taşkın değildi mizacım bilakis sakin bir zamanlar

İçerlediğim gece bile sevebilirken içimdeki aydınlığı

Bir insanlara yaranamadım

Bir insanlara güvendim

Parçalandı yürek aralıksız

Açığa aldığım bir mutluluktu oysa yaramın merhemi

 

Allah rızası için yaşamış olmanın bedeli

Yalnızlık olsa da harcım

Harcandığım nice zaman

Hercai gölgeler peşimde

Bense Rabbime yakın rahmeti kucakladığım

Yağan her damla

İçimde o taşkın mecra

Silip süpürmüşlerdi ne var ne yoksa

Doymak bilmeyen

Doyumsuz egolarına tebessümler eken

Elbet çoktan geçtiğim dünyanın malı mülkü

Hissettiğimse huzur ve düşkünlüğüm sevgiye

Kaybolmanın ertesi

Rast geldiğim yürek iklimime

 

 

Zümresi duyguların

Zan yüklü nefretlerinin ertesi

Atılan taşa ekmek uzattığım asla değil yalan

Yakardığım kadar yâd edilesi dünüm ve meskenim ve Mevla’m

Harcı âlem şu insanlar

Minnet etmediğim kadar

Müteşekkir kılındığım her mevsim en çok da bahar

 

Mahcubiyetim ve mazlum kimliğim

Şah damarımdan yakın her anım onunla dolu ve inancımın

Kimliği

Beylik değildi mücadelem

Kazanmam gereken bir cihat

Hatırına tüm sevdiklerimin

Tek kozum maneviyat

Değişmeyen rotam ve yaktığım gemiler

Ama ne uğruna?

İstiflediğim her duygu ve hakkaniyet Hakkın kapısına

Yakınlaştığım

Andığım kadar iyiyi, güzeli

Ar bildiğimin uğruna kendimle tokalaştığım.

 


( Andığım Kadar İyiyi Güzeli... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 26.04.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.