Cüssem mi, semazen yârim ben…
Sevdalı bulutlara dokunma isteğim
Yokluğunda var olmanın imkânsızlığı
Sözcüklerim ve ben:
Söyle bana söyle:
Nasıl cüret ederim ben sensizliğe?
Şafağı atan göğün de müridi iken
varlığım
Müptelası olduğum sevdam
Şen sesimde saklı bir kuş gibi
sektiğim
Hüznüme boyutsuz sıvalar eklediğim
Sağanağın ta kendisi benim
Bensiz bir dünyanın da tadı olmaz
bilirim.
Bilmediklerimi öğretebilsen keşke:
Bunu isteyebilir miyim, sahi senden?
Nakşı mı sevginin
Na’şı mı yoksa özlemin?
Kibriti çaktın mı nasıl da infilak
edeceğim
İşin iyisi çekip gitmeliyim bu
diyardan
Defteri kebir mi içimde saklı?
Yoksa şatafatlı bir yalnızlık ve
sancı mı?
Sağanağın en güzeli
Sevdanın meltemi
Sevecen iklim ve sergüzeşt varlığım
Darmaduman olmuşluğun güzergâhı ve
de:
Hibe ettim işte yüreği en hasından da
sevmişken
Meşk eylediğim gece gözlerin
Gözlediğim yolun gözümden düşen
Yaşın da sağanağına nasıl sadığım:
İkiletmeden baş koydum yola
Tufanda kayboldum
Son turfanda serdim kelimeleri
Seyyah mizacım
Sırdaş Rabbim
Mazeret beyan etmeden sevdim ben
seni.
Umurunda ya da değil!
Umut ettiğimse öznesi gizli bir emir
kipi:
Aralıksız sayıkladığım kadar bu aşkın
matemini
Ve gaipten gelen o ses ve sev emri
Sancağım saklı ruhumda
Ruhumda kapıştığım kozamda
Tek kozum oldu benim sevgi
Ömrün her durağında
Bekleme yaptığım yalan değil
Beklettiğim kadar da ödediğim
bedeller asla haram değil.
Sevginin gücü ve rakımı
Varlığın yoksunluğu adını
Her andığımda
Şerit değiştiren sen ve mevsim
Meddücezri işte bilinmeyenin.
Şakıdığım doğrudur.
Saklandığım da…
Sanmadığın kadar sensizliğe de
alıştım hem.
Sessizlikte saklı her mucizem
Şifahen belki de bilindik
sözcüklerden fazlasıyım
Varsın tek hece ile eşleşeyim
Gidip de dönmeyenler durağında
Asılı bir tabela adeta
Arz ettiğimde öte arşa çıkan coşkum
Kolluk kuvvetlerinden saklı tuttuğum
rumuzum.
Cıngılı ömrün
Cılkı çıkan zamanın
Çivit renginde gözleri gecenin
Yürekten yüreğe kurulan o köprü
Hazanın eseri ve esareti bir yüklem
Mademki yoksun artık dolaylarımda
Var olduğumu çoktan unutan umudun
Arka bahçesinde açan bir gülden
Hallice ekip biçtiğim yürek denen
mecrada
Mecalim kalmasa da şaşmayacağım bu
sevgiden
Vazgeçmeyeceğim aşikâr
Aşina olduğum kadar içimdeki çocuğa
Bir dokunsaydın ya başıma
Usulca kaçtığımsa maruzatım
Öykündüğüm varsın olsun mutluluk
sensiz
İdare ettiğim hayatın kıyısına
vurmuşçasına ansızın
Çekincelerim terk etti artık beni
Yaşasın ki kavuştum artık sır dolu
sandığıma
İçine saklandığım kadar da gözümü
sakındığım
Sanma da artık yolunu gözlediğimi
Gözümden kaçmadı elbet durağanlığın
Darmaduman edilmişliğin yasını
tutuyorum onca zaman