Nifak sokan düş/üş/ler ekiyorum hazanın ılık rahmetine,

Kıvılcımlar birikiyor sırma saçlarında

Ekim hüzünlerinin.

 

Hüzne delalet bir resim arıyorum başucumda

Ve aynaya baktığımda,

Toz konduramadığım beyazlığı karalıyorum

Tırnaklarım dibinde ölüm,

Niyetsiz günlerin yüzü suyu hürmetine

Eliyorum nefreti;

Buğulu gözlerim saklı bir fermanda,

Bir aczi yet kadar sırasız olsa da

Verilen hüküm.

 

Kovuşturduğum hangi hikmetse;

Konuşlu en derinde o kocaman hezimet

Yine de sıraladığım püsküllü sevdalarım.

 

İlah olmuş sükûtu çaldırdım düş/üş/lerimde,

İflah olmaz günahların vebali iken

Yine ikbali yüreğin,

O toz konduramadığı sevdalarda yalıtılmışlığı yüreğin.

 

Debdebeli yok oluşların resmini çiziyorum,

Gölgesiz sakinliğimin en çaresiz ve sinsi tekerlemesi

Yine ıslah olmamış perçemine gecenin

Dokundurduğum bir buse kadar yorgun

Ve titrek iken sesimin isinde

Cürüm bellediğim tüketilmişliğim.

 

Devranın hezeyanına bir çarpı daha atmak belki de,

Çatık kaşlı kelamı yok sayıp

Terennümü kayıp bir şehri de mihrap belleyip,

Dokumak gök kubbeyi:

Elimde kırık bir iğne

Ve yorgun gözlerimin çetrefilli dinginliği.

 

Bir öyle bir böyle/yim işin aslı:

Anlamsızlığın ikrarı mı yoksa

Yine geceden devraldığım nöbet iken

Uzayan biteviye

Ve ufkumu aydınlık kılan o kırık methiye.

 

Sükûtu devraldım sağanaktan alırken nasibimi

Ve özürlü bir cümleye takıldı gönül gözüm:

Hayli dargın ve çatık kaşlı.

Nüansında bir hezeyan sezdim ansızın,

Kırık yüreğinde aldatılmışlığın sancısı

Yine devran yükledikçe heybesine yığınla çakıl taşı…

 

Yoksunuyum çoğu şeyin,

Varlığımın yargısı yatarken musalla taşında

Oysaki henüz verilmedi sela’m ve

Durgunluğumun telaşı

Yine nöbetinde aşkın,

Hayli yorgun fazlasıyla kırgın güncesine

Yığmakla meşgul evrenin

Bilinmez maruzatını.

 

Aklı evvel imlerle dertte başım,

Varlıksızlığımın heyecanına kapılmışken

Ucube yazgısı bilinmezin karalarken aklı sıra

Belki de karalanmaya dair sağdan soldan

Fısıldayan gıybet kuşları.

 

Demli, densiz;

İflah olmaz hayli mütereddit;

Kırılgan varsayımlarda

Titrek ellerimde sayfaya sıktığım son kurşunun mizacı işte

Şu görünmezliğin kelamına bulaşmışken kan ve gözyaşı.

 

 

( Son Kurşun... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 4.10.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.