Yok- yok- işte

Bir yudumluk kahve için yer içimde…

Yok- yok- işte

Boş oturmak kadar yorucu bir şey şu hayatta

Bütün sandalyelerin bacaklarını kırası geliyor insanın

Yıldızları bir bir kaydırası geliyor

Yok –yok- işte

Gidenlerin ardından dökecek bir bardak su

Tek yaptığımız bir akşam serinliğinde çay demlemek değil mi ?

Yalnız içilen bir çay kadar soğuk geceler tüketmedik mi?

Yok –yok- işte

Otomatik sokak lambaları gibi kediye bile  ışık saçanlar

Helalimsin deyip aşka yananlar !

Yok –yok- işte

Yokluk kadar hiçbir şey yıkmaz insanı

Yok’luk bile vardır ama

Yok -yok-tur

-Yok-tur işte…

 

Şeyma FERŞATOĞLU (24.10.2012) ÇİVRİL


 

( Yok - Yok İşte başlıklı yazı Ş.Ferşatoğlu tarafından 11.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.