Mülteci bir iklimde servet bildiğim sefasını sürdüğüm cenderede saklı iken hikmeti hem umudun hem sevginin havsalasından taşan özlemler biriktirdiğim kadar da daim kıldığım inancım.

Şehla gözlerinde yanılgının…

Yılkı atlarını da mahmuzladığım kadar…

Kayda değer hangi sebepti de öfkemde peyda olmuştu huzur?

Göğün makbulü idi ruhum devşirdiğim sağdıcım hangi iklimse kıblemde saklı tuttuğum…

Nifak sokmuşlardı bir kere hayata hayat ki şah damarımdan yakın olanın tecellisi ile acımda ve hüznümde bile teselli bulabildiğimin hikâyesi.

Randıman aldığımdı hüzün illa ki yoksa nasıl yazardım bunca şiiri?

Göğün kudreti.

Yerin infiali.

Yandığımın ertesi…

Tükenmiş duygular familyasında boy verdi umut bense edepli ve adaplı bir derviştim:

Cüssem ne ki?

Ya, cübbem?

Cenderede yaşadığım kadar da huzurluydum hani yoksa kelaynak kuşları mı idi en büyük servetim?

Dişlediğim bir elma.

Düşlediğimse elma bahçesi.

Yoktan var edene duyduğum devasa aşk ve şiirlerdi kıblemde yeşeren ve şivesi ölümün bazen tekleyen kalemim kabir azabına denk düşen ne zamanki nutku tutulsa yazma hevesimin.

Kır saçlı.

Kordan heceler.

Körkütük âşık olduğum sözcüklerin deminde derlediğim bazen yazmadığımda dertlendiğim…

Gün yüzlü bir seyyah idi var olmakla yokluğun arasında gidip gelen ruhum nasıl ki asılı kalmıştı Araf’ta…

Serveti Fürun iken amblemim ve nemli yüreğimde seken hecelerden inşa ettiğim cennetin yolcusu namı yürümüş bir iklim ikiletmeden sevdiğimi söylemek ise kılavuzum iken…


( Şiirlerdi Kıblemde Yeşeren... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 3.08.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.