Korona vakalarının ve ölümlerinin arttığı şu günlerde tamamen kapanma konusu tartışılıyor. 14 gün veya 21 gün kapanalım, toptan kurtulalım korona belasından diyenler var. İçlerinde kimi profesörler, bilim admaları da var bu düşüncede olanların.Toptan kapanma gerçekten çözüm olabilir mi?
Ben pek ihtimal vermiyorum.
Koca koca profesörler diyorsa bir bildikleri vardır elbet. Sen alt tarafı kıçı kırık bir mühendissin sen mi daha iyi bileceksin diye içinden geçirenlere teessüf ederek bu konudaki fikirlerimi açıklama istiyorum izniniz olursa.
Uzun süreli kapanma operasyonu bana göre 2 aşamalı olmalı.
İlk aşaması kapanma süresi içindeki faaliyeler, ikincisi ise kapanma sonrası faaliyetler.
Tam anlamıyla bir kapanmadan bahsediliyorsa öncelik kapanma süresi içindeki lojistik ihtiyaçlar. 85 milyon insanımız bu süre içinde ne yiyip içecek, tedariki önemli. Kapanmadan önce bir kısım yiyecek içecek malzemesi stoklanabilir belki ama bir çok ihtiyaç da gündelik olarak temin edilmek zorunda. Ekmek örneğin. Sebze meyve ihtiyaçları da ömürlerinin uzun olmaması nedeniyle haftalık olarak en azından tedarik edilmek zorunda. Kuru gıda bakliyat türü ihtiyaçlar uzun süreli stoklanabilir. Bu kapanma esnasında lojistik ihtiyaçlar için vatandaşın ayağına bazı hizmetleri götürmek gerekecek.
* Evlere ekmek tedariki için bazı insanların sokağa çıkması ve hane halkından birileriyle temas etmesi gerekli.
* Market ihtiyaçları için keza yine vatandaş evden çıkmasın diye ihtiyaçları hazırlayacak, sipariş alacak, ulaştıracak personel sokakta olmalı.
* Hastahane, eczane ihtiyaçları için belli sayıda insanın görevinin başında olması, işlerine getirip götürecek ulaşım imkanlarının sağlanması gerekli. Bu işler için de birtalım kişilerin sokakta olması gerek.
Bütün bu hizmetleri yapan kişiler evlerinde kapanan vatandaşla bir şekilde temas etmek zorunda olacaklar. Herkes durduğu yerde durunca kendiliğinden bu hizmetlerin olmasını beklemek belki birkaç asır sonraki teknolojik gelişmelere göre mümkün olabilir. Şimdilik zor..
Bütün bunların yanında aynı zamanda da, polisin, zabıtanın, bekçinin, sosyal hizmet görevlilerinin vb sokakta olması gerekecek. Yasak dinlemeyenleri uyaracak, netice alınması için bütün görevliler görev başında olacak mecburen.
Buraya kadar saydığımız görevli personel sayısı bence 83 milyonda en az 2 milyonu bulur, sizce?
Sırf emniyet mensubu 300 bin civarında ülkede ki gece gündüz görevde olmaları gerekecek, kapanmayı hakkıyla kontrol edebilmeleri için. Muhtemeldir ki askeri birliklerden de takviye alınacaktır. 200.000 civarında Jandarmayı da sayarsak, zabıtaları, belediye görevlilerini de üzerine eklersek bir milyona yaklaşacak rakam. Günlük ihtiyaçlar için sivil lojistik mekanizmalarında görev alacak personellerle birlikte 2 milyonu rahatça aşabilecek rakam.
Bu kadar görevli evlerinde kalan vatandaşla kapı önünde de olsa bir şekilde irtibatta olacak. Bu görevli personel içinde korona virüsü yayan kimseler olmayacak mı?
"Onlar kendilerini korurlar, korusunlar, bulaştırmasınlar" diyorsunuz demek ?
E kolaysa siz koruyun kendinizi, bulaştırmayın kimseye. Koruyamadığınız için kapandık ya zaten. :)
Avrupada, Amerikada, dünyanın hemen hemen hiçbir ülkesinde şimdiye kadar tam kapanma olmadı bu kadar uzun süre. Sadece nüfusu az birkaç kıytırık ülkede denendi. Yeni Zelanda gibi. O da bir ada ülkesiydi ve anlamlı olabilirdi neticesi.
Avrupada aylardır vaka sayıları yirmi otuz kırk binlerde seyrediyor. Bizde hasta sayısı açıklandığından sayıların düşük bildirildiği dönemlerde bile avrupada amerikada vakalar çok yüksekti. Vakaları belirti göstermeyenler de dahil olarak açıklamaları pek işlerine yaramamış gibiler baktığımızda. Zira aylardır semptomlu semptomsuz bütün vakaları açıklamalarına rağmen hala yükske rakamlarda seyretmeye devam ediyor.
Biz de birilerinin paşa gönlü olsun diye, hasta sayısı değil de vaka sayısı açıklanmaya başladı diye o nedenle hemen halkın "Ay çok korktuk, tedbirlere çok uyalım hemen" demeyeceği aşikardı zaten somut örneklere bakarak.
Avrupalı, Amerikalı onca vaka yüksekliğine rağman sallamadı nitekim. Üzerine bir de oralarda "Tedbirlere, yasaklara" hayır diye gösteriler yapan ciddi bir kitle var. Polisle bile çatışıyorlar bu talepleri için neredeyse :)
Bizde şimdilik açıkça tedbirlere hayır diyen pek yok. Ama açıkça uymayan çok. Uyaran polislere " artistlik yapma" diyenlerle yetiniyoruz şimdilik.
Neyse konumuzu dağıtmayalım. Haydi kapanma sürecinde halkın bütün ihtiyaçlarını karşılayacak personeller çok titiz davrandı, virüs bulaştırmadılar. Peki muhterem halkımız, apartman içlerinde, komşu, akraba ziyaretlerini, site bahçelerinde volta atmalarını, çocukları sokağa salmalarını kısıtlayacak mı? Bunu kim kontrol edecek.
kalabalık hanelerde sabah akşam işe gidip gelenler ile evde yaşayanlar nispeten az sürede bir arada olurken, tam kapanma esnasında 1 ay boyunca birbirlerinden ne kadar uzak kalacaklar? İşe gidip gelen semptomsuzlar, evlerdeki kalabalıkla kaç gün bir arada kalırlarsa virüsü birbirlerine bulaştırabilirler? Hepsi birden kapanmanın başında bulaştırsa, hiç değilse kapanma süresi bitene kadar hasta olan olur. Ya son hafta bulaştırırlarsa :) Kapanma bitip yeryüzüne yayılırlarsa ..
Çok da pirpirikli olmamak lazım belki de ..
Herşey iyi de gidebilir. Bugüne kadar halkımızın tedbirlere karşı gösterdiği duyarlılık (!) her ne kadar iç karartıcıysa da, 1 ay içinde belki ıslah olabilirler..
Eee kapanma bitti diyelim sonra ne olacak?
Bütün dünya ile yurtdışına gidenler, yurtdışından gelenler vb. irtibatımızı ne kadar engelleyeceğiz?
Dünya bizle birlikte kapanmadı ki.
1 haftada eski tempomuzu, eski semptomumuzu yakalamaz mıyız? :)
Sonra boşu boşuna kapandığımızla kalmayalım.
Yurtdışına çıkışlar yasaklanırsa, bu profesörlerimiz de isyan etmezler mi?
Hadi yasakladık diyelim de ne kadar süre?
Dünyadaki herkes bizim gibi kapanma sürecinden geçerse sorun yok. Ama pek niyetli değil devasa ekonomiler bile henüz.
Peki bizde tam kapanma isteyenler gerçekten netice alınabileceğini düşünüyorlar mı?
Yoksa, tam kapanmanın getireceği memnuniyetsizlikler, ekonomik sıkıntılar mı iştah kabartıyor?
Ne dersiniz?