Bizim çocukluk ve gençlik zamanlarımız yetmişli yılların sonu seksenli yılların başına denk gelir. Moda şimdiki zamanda olduğu gibi o zamanda biz gençler tarafından yakın markaja alınırdı... Bir arkadaş bir şey aldıysa illa ki onun aynısı ya da benzeri anne ve babalarımıza aldırılır, millete de hava basmak, her Türk gencinin yaptığı normal bir davranış kalıbıydı...


Aşağı yukarı arkadaşların bir çoğu ile aynı boylardayız. Kimisi bizden iki üç santim uzun, bazısı bir iki santim kısa, çok uzun boylular da var az da olsa... O bizden bir iki santim uzun olan arkadaşlarımıza, yetişmemiz lazım. Bunun da tek yolu yumurta topuk ayakkabılar. Nereden bakarsan bak, beş altı santim yükseliyorsun o ayakkabıları giydiğin zaman. İyi de o ayakkabılar da çok dar, bayağı da sıkıyor ayaklarımızı...


Ne olursa olsun, o ayakkabılar mutlaka babaya aldırılacak, boy az da olsa yükselecek. Giyerken ayağımız sıkılmış, oflamışız, puflamışız bunun hiç önemi yok gibi... İyi de çok sıkıyor yahu! Hayır oturup kalsak bir yerde insan yine bir parça idare ediyor, ama geziyoruz durmadan, genciz, gezentiyiz, bahar var memlekette o sıralar... Çiçekler açmış, böcekler uçmaya başlamış, kelebekler kırlara kaçmış...


Bir iki adım atıyoruz da çok uzun yürümek biraz zor. Mahvediyor ayaklarımızı... Bu arada ayaklarımızın sıkıldığını da belli etmemek lazım arkadaşlara... O zaman ne yapacağız of çekerken, aralara başka bahaneler bulup öyle of of çekeceğiz ki ayağımızın durumları anlaşılmasın... ''Oooof oooof bu derslerde amma sıktı yahu, şu okul bir bitse de tatile girsek, oooof oooof.'' Külliyen yalan derslerden bir sıkıntımız yok da ayakkabı ayağımızı sıkıyor aslında... Başka bir gün yine aynı terane ''Ooof ooof offff ki of babam harçlığımı arttırmadı yahu bu sene, üç kuruşa talim ettiriyor bizi.'' Bir of çekiyoruz karşı ki dağlar bile yıkılıyor...


Bütün arkadaşlarda da var bu yumurta topuk ayakkabı... Kim aldıysa ilk önce bu yumurta topuk ayakkabıyı, hay ben onun aklına turp sıkayım. Çocuğuz, delikanlıyız işte... Birinden görmesek, özenmesek bizlerde almazdık. Ondan sonrada böyle hafakanlar basmazdı bizleri... Üç beş santim boyumuz uzayacak diye çektiğimiz sıkıntılara bak ya... Resmen Müslümana gavur eziyeti... Erkek arkadaşların yanında ofluyoruz pufluyoruz da kız arkadaşla oldu mu ayağımızı müthiş sıksa bile gıkımız çıkmıyor. Sonra makaraya sarar billahi kızlar bizi... Yok baba yok, git eve, çıkar şu yumurta topuk ayakkabıları, giy onun yerine beden dersinde giydiğin ayakkabıları da hem sen oh de hem de ayakların rahat etsin. 

( Neler Çektik Neler Gençlikte başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 25.06.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.