Şirk kelimesini herkes bilir, Allah'a ortak koşmak anlamına gelen Arapça bir kelimedir. Şirket kelimesi de oradan gelir ki o da ortaklık demektir... Bakalım nasıl oluyor bu ortaklık...


- Şşşşt Hüsnü, birader bizim stratejik ortağımız varmış, biliyor musun?
- Ne ortağı İsmail abi bu, bizim şirketimiz mi var ki ortağımız olsun?
- Öyle değil oğlum stratejik bu stratejik...
- Nasıl bir şey o abi dertte tasa da, sevinçte ve kederde ortaklık gibi mi?
- Ondan daha ileri, daha ileri imiş, büyüklerimizi öyle diyor.
- Nasıl yani bu stratejik ortak ile sarılıp da yatabilir mi insan ya da başını göğsüne yaslayabilir mi? Ensesine şakacıktan şaplak indirebilir mi?
- Yatmaya yatar da sonra kalkar mı sağlam, işte orası meçhul.
- Kimin neresi meçhul abi?
- Oğlum bizim stratejik ortağımız Sam Amca değil mi?
- Sam da kim, yeni bir isim mi bu? Popçu mu topçu mu, solcu mu, sucu mu golcü mü?
- Yahu hani okyanusun öte tarafında kocaman bir devlet. Jandarmalığı da var. Hep herkese gol atmaya çalışır da sonunda goller kendi kalesine yağmur gibi yağar...
- Nasıl ya askerde jandarma mıymış? Uyanıktır da ha bu. Bizim orada uyanıkları hep askerde jandarma sınıfına ayırırlardı, bu da ondan belli ki... Golcülüğü de atadan deden miras olsa gerek.


Kahveci Bilal o arada ''Çaylaaaar kahvelerrrr, çıksın paralaaaaar, açılmasın aralaaaaaar.'' diye dalıp girer içeriye... Hüsnü ile İsmail'e de birer çay verir.


- Hele daha bir ayrıntılı anlat İsmail Abi şu stratejik ortaklığı benim kafa basmadı daha. Komşumuz mu bu bizim meşhur Sam Amca?
- Yok bilader yok, o çok uzakta da, uzakta olmasına rağmen, yine de bütün herkes ile komşudur. Herkesin işine burnunu sokar, sonra da burnunun üstüne yumruğu yer oturur.
- Biz bunun ile stratejik ortaksak bize faydası da olur belki abi?
- Yok, yok babam o hep nalıncı keseri gibi kendine yontar her şeyi. Onun bir iki tane çok sevdiği kankası vardır, birinin üstüne güneş batmaz, öbürü de Orta Doğunun kabadayısıdır, yeri geldi mi onları bile kullanır da teşekkür bile etmez.
- Başkaları ile de stratejik ortak olsak abi ne güzel olur.
- Olur da jandarmadan izin almak lazım.
- Nasıl yani Merkez Komutanlığına mı gideceğiz?
- Yok oğlum öyle değil bu bizim stratejik ortak aynı zamanda Jandarma ya işte ondan izin almak lazım gelir. 
- Niye izin alalım abi ondan, ta okyanusun öbür tarafında değil mi o Jandarma?
- Öyle de onun her yerde gözü kulağı vardır. Her yerde işbirlikçileri vardır.
- Teskere almaz mı bu Jandarma zamanı gelince Abi?
- Almasına alır da daha zamanı var.


Cadde kalabalıklaşmış, mahalle kahvesinin önünden bir sürü insan geçmekte ve kahve de oturan tanıdıklarına da selam vermektedirler...


- Yahu bu bizim stratejik ortak Marsa da adam gönderecekmiş, doğru mu?
- Gönderemez, mümkün değil.
- Niye ki ağabey? Bu sefer kadın mı gönderecek yoksa?
- Yok, yok öyle değil, onlarda adam bulunmaz.
- Sen öyle diyorsun da Adam Smith var abi oda mı adam değil?
- İngilizce konuşursa da Amerikalı değil oğlum o İskoç yalı iktisatçı hem de düşünür.
- Ne düşünür abi?
- Senin benim düşünemediğimiz şeyleri düşünür işte... Milletler nasıl uyutulur, nasıl iliklerine kadar sömürülür, posaları nasıl çıkarılır, ekonomik olarak nasıl muhtaç bırakılır, hep onları düşünmüş zamanında gece gündüz.
- Ha anladım biz batalım onlar çıksın.
- İşte onun gibi bir şey...
- Stratejik ortağa söylesek bize de Marsa giden gemide yer ayırsa ne güzel olur.
- Biz kendimiz de gideriz oğlum Marsa merak etme sen.
- Nasıl olacak ki abi o?
- Tavla da oğlum tavla da iki mars bir ters yaparız tavlayı koltuğunun altına veririz karşımızdakinin...
- Alemsin Abi ya!


Bir yandan da kahve de kağıt oyunları devam etmekte ve tavladan pul ve zar sesleri gelmektedir.


- Gel senin ile biz de stratejik ortak olalım Hüsnü.
- Nasıl olacak Abi o dediğin?
- Sen şimdi cebinde ki bütün paraları ver bana.
- Tamam Abi, verdim say sonra?
- Ben onları çalıştırayım, hem de ekonomiye kazandırayım bir taraftan, sonra da sana Libor artı beş faiz vereyim.
- O ne abi libor mibor ben anlamaz.
- Oğlum libor faizi dedin mi akan sular durur, çok önemli bir ekonomik olaydır libor.
- Ha tamam o zaman libor yap abi. Yüzdesi ne oluyor?
- Yaaaaniii işte yüzde iki, iki buçuk filan.
- Nasıl oluyor abi, bankalar bile yüzde on oniki veriyor, libor da sanki bize bir şeyler giriyor gibi kazık mazık cinsinden.
- Faizi az ama manevi doygunluğu var oğlum.
- Nasıl manevi doyugunluk. abi ya!
- Oğlum bir kere bu faizi bankadan değil de stratejik ortağından, yani benden alıyorsun. Ben öyle herkese libor artı beş de demem, demem yani...
- İyi de abi geçen sene hani limited şirket kurup da deve kuşu yumurtası ve deve kuşunu tüylerini satacaktık. Kuramadık bir türlü şu devekuşu çiftliğini. Limited Şirket ortağı bile olamadık, sen de gelmiş stratejik ortaklıktan bahsediyorsun.
- Bak biz Sam Amca'dan stratejik ortağımızdan nasıl kazık yiyoruz defalarca da sesimiz soluğumuz çıkmıyor. Çıkıyor mu?
- Nasıl çıkmıyor abi bas bas bağırıyor bizimkiler
- Oğlum o numaradan trışkadan nağmeler yeni senin anlayacağın. Stratejik ortaklar arasında olur böyle vakalar Sam Amca'nın polisi yakalar...


Bu arada iki çay daha gelir ve höpürdetirler çın çın kaşıklar ile şekerlerini karıştırdıktan sonra İsmail ile Hüsnü...


- Abi bu stratejik ortak zırt pırt bizim memlekete adamlarını gönderiyor. Vize mi koysak bunlara zaman zaman?
- Vize koymaya koyarız da onlar da bize vize koyar, sonra ne olacak?
- Koyarız onlara vize sonra kim önce kaldırırsa gelir dize... Amma da kafiyeli oldu ha!
- Ortaklar arasında anlaşmazlık olur mu?
- Olmaz da Sam Amca ile olur, onun ile kimse anlaşamaz kolay kolay.
- Amca ise amcalığını bilsin abi o da ...
- Bilir de bilmezden gelir, bilmemesi de işine gelir.
- Oy oy oy boş ver abi ne stratejik ortaklığı ne de şirket ortaklığı, biz böyle emekli emekli çoook gelip gideriz daha bu bizim mahalle kahvesine... 

( Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 5.11.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.