Dolunayın Ettiğine Bak

 

Uykunun gelmediği gecelerde

Dolunay gelir pencereme

Goncalar gece açar

Gece çalar aşk kapıyı

Gecenin kanatları sarar acıları

 

Nice acılardı teselliden uzaktılar

Tutsaktılar çaresizliğin bulanık sularında

Duvarlar, duvarlar ah o duvarlar

Dağlar gibi yüksek, yüksek

Uzun, sağır kalın duvarlar

Hayatıma zincir halkaları gibi eklenmiş vedalar

 

İndirsem gönül salımı yelken bassam denizlere

Sürüklensem dalgalarla düşlerin gizemli kıyılarına

Sabahın seher vaktinde deniz

Sevgilisi denizkızını seyre dalmış

Gümüş, gümüş parlıyor erken uyanmış balıklar

İyot kokan ıssız sahillerde kum zambakları açmış

Ayaklarıma dolanıyor altın tozu kumsallar

Benimki sen kokulu bir yalnızlıktır

 

 

Çırılçıplak mavi aydınlığında Çeşme’nin

Menevişli sularda yüzünü arıyor gözlerim

Gelir geçer değil gözü kara bir tutku bu

Sevmek sevilmek nasıl yakışır insana şiire sor

Kalem düşüyor elimden şiir kendini yazıyor.

 

Dinmez ER / Çeşme / 2013. 01. 22 /

( Dolunayın Ettiğine Bak başlıklı yazı Dino tarafından 8.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.