-Her yaşanmışlık bir anıttır ve her anıt bir tarihsel başlangıç ... -

 
Yıl iki bin altı'ydı Çavdarhisar yolundan geçip yanlışlıkla Aizona'yla yollarımız kesiştiğinde. Bir süre anıtın girişindeki temsili zeus heykeliyle bakıştık! Anıt tarihi dokusuyla bizi büyülemişti.
Sonradan öğrendik güzide yurdumuzun ayakta kalan en sağlam yapısı olduğunu. Girişte bir bekçi kulübesi vardı. Orayı korumakla görevli olan kişinin belirli süre zafları içinde orada ikamet etmesi gerekliydi. Ama bekçinin tüm bu olup bitenlerden haberi yoktu sanırım.
Biz de bekçinin bu evlerden ırak yaklaşımını fırsat bildik ve kısmi tel örgüleri atlattık. Bir de ne görelim, zues bunalımda!
 
Bir iki saat kadar antik kentin içinde vakit geçirdik. Burnumuza kesik çamaşır suyu kokusu geliyordu. Sonra kokuyu takip ettik.
Araştırmalarımız sonucu köylünün, anıtın çevresindeki tarihi taşlara aritmetik şekilde astığı çamaşırları gördük. Bu yeni bir yaklaşım olmalydı tarih biliminin su götürmez gerçeğine. Ortalarda kimse yoktu. Binlerce yıla meydan okuyup şarkılardaki gibi "yıkılmadım" imajı veren anıt, Türklere dayanır mıydı ? Ya da bu bir dayanışma şekli miydi ? Türk kültürü, gelenekleri ve görenekleri çerçevisinde Aizona, sanki baştan yaratılmıştı. Peki zeus bu durumdan memnun muydu ?
 
İnsanlar çağ atlıyordu neticesinde tarihte bundan bir ders çıkarmalıydı. Çağların en büyük imparatorluğu olan Roma'nın sınırsız yetki sahiplerinin, önceden bu olayı kestirememiş olması bizi iyiden iyiye şaşırtıyordu.
Acaba tarihteki imparatoruk büyük Roma, gerçekten çamaşırlarını yıkamıyor muydu; pis bir medeniyet miydi özünde?
Her zamanki gibi bu uygulamayı da Türkler mi akıl etmişti, yoksa buradaki esas icat çamışır ipi miydi ?
 
 
Mehmet Gökhan Damar
( Aizona'nın Tarihsel Yalnızlığı başlıklı yazı Gökhan Damar tarafından 6/9/2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu