Gecenin gizinden içeri sızdı

Kimsesizliğin engellenemez yalnızlığı

Elimde ki kalem sessizce bana baktı

Dilaltında kalmış sözcükler yazılmak istemiyordu

Parmaklarımı engelliyordu veda sözleri

Bazı kelimeler bizimle yaşlansa da

Koynunda buruşturduğun kâğıtta kalıyorlardı

Bıçak açmıyordu ağzını kalemin

Kekeme bir şiir anlatamıyordu macerasını

Duru kalıyordu mürekkebin suyu

Bana darılmıştı imgeler

Mecazlar taşıyamıyordu şiirin ruhunu

Gülün rengi sadece kırmızıydı

Benzemiyordu rengine hiçbir dudağın

Ve aşk anlamını yitirmişti

Zaferle bakıyordu alışkanlığın gözleri

Geceye hâkimdi

Kimsenin dillendiremediği sessiz bir kimsesizlik

Yüreğimi soğuk bir bıçakla deliyordu

Çığ altında kalmış aşkın çaresizliği

Kulaklarımda izi kalıyordu

İki dudaktan çıkmış karşılıklı sözlerin

 

Bilirim kuşlar uçarken yaşarlar

Şairler yazarken

Tetiği çektiğin anda öldürmez ayrılık

Yavaş yavaş gelir hedefini bulur                                         

Ayrılığın ustası yoktur

Hep çırak kalınır

Yazıp anıları ak bir kâğıda

Zordur geçmişin üstünü karalamak

Ve canının gizlisinde ne sakladıysan

Okunduğunu duymak duygusuz dudaklarda

Ve izlemek timsah gözyaşlarını

Riyakâr suratlarda

 

Başka zamanların harmanını savurmuşsan

Yeni hasatlara kuşkuyla bakarsın

Emekle derinleştirdiysen yaşanmışlık kuyusunu

Bir delinin ipiyle çekemezsin suyunu

Ayaklarında yılların çamuru varken

Paçalarını sıvasan ne olur dereyi geçerken

( Kekeme Bir Şiir başlıklı yazı Saliha Kaşkır tarafından 11.07.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.