Renklerin istilası idi mühimmatı
sevginin ve düş pazarında saklı gerçekler şair ise giyinmişken hayalden
ceketini.
Aşkın endamına sarıldı
Seyyah iken yüreği…
Deminde aşkın yandı kavruldu ve de
Peçesinde aşkın
Pişekâr bir sancı iken aldatısı ömrün
Ne alıntı idi yürek ne de çalıntı
Eğri oturup doğruyu yazdığı
Miadı dolmamışken ilhamın
Miladı iken yazdığı şiirlerin
Kâh anlatıcısı kâh kahramanı
Küskün iken güneş
Kusurlu addedilen yüzünde açılan her
çiçek
Ve de mimlendiği kadar mevsim
Mizacında saklı sevgi selam
Bir o kadar yalnızlık b/asarken
damarına
Ve şahlandı kalem
Şiarı sevgi hüzne bandığı ne ki?
Derin bir tevazu
Ve işte yükseldi de yükseldi çıtası
sözcüklerin
Yorgun öncesi
Yâdı güncesi
Yosma imgeler
Yaşaran vecizeler
Sözcüklerse şairin kıblesi
Nar gibi kızaran yüzü
Alnının da akıyla yaşadığı ömrü
Ne çıkardı ki yaşasa güzü?
Üzengisi kelamın
Özveri ile damıttığı acının
Kellesini kopardığı zalimin
Allah aşkı ile yanan
Yüzüne inen nurun meali
Elbet masum bir varlık hiçliğin
sarmalında
Saklı değil asla karanlık
Aydınlık kılan yüreğini
Aymazlığında yalnızlığın
Seviyordu işte kader hem kaderini hem
kederini
Namı almış yürümüşse hüznün kime ne?
Yaralı kalbinde saklı metanet andığı
kadar Rabbini
Ve ruhunun delik ceplerinden dökülen
Feragat etse ne ki zimmetli olduğu
mademki sevgi idi
Dirilen teni
Yanan titri
Yakut gözleri sevdanın
En çok da annesinin sesinde bulduğu
Hem hüznü hem huzuru
Huzuruna çıktığı kadar Rabbine dönük
yüzü ve ruhu
Endamlı bir iç çekiş
Alabildiğine uzağında cihanın
Yanan kıblesinden sökün eden
Hecelerin rüzgârı
Bahtına da razı iken şair
Yapılmış olsa bile tahtı ne çare?
Kıblesinde saklı dolunay ve nice hare
Harında aşkın
Havsalasından taşan
Şaşkın sözcüklerin itibarı
Kul hakkı da yemediği kadar şair
Külünde saklı binlerce şiir
Gel gör ki:
Aciz bir beşer
Varsa yoksa saklı tuttuğu iman
gücünde
Nice tevafuk iken hâsıl olan
Aynadaki aksine değil yüreğine
tuttuğu ayna
Ve işte sözün kısası
Kısasa kısas da değilken verdiği
mücadele
Allah yolunda yandığı kadar yakardığı
sadece
Ulu Rabbine sadık bir kul olmanın
meali
Elbet yolu geçerken şairin hiçlikte
kurulu saati
Döktüğü kum misali
Ve işte haizi olduğu o tek zerre:
Mademki…
Büyükten büyük Allah var.
Heyhat ömür
Başı gözü üstüne şairin kader
Şiar edindiği kadar umudu kederin
hicvinde
Tutunduğu dalın ve inancın dingin
ufkuna delalet
Gün ve ömür
İçinde saklı asalet
Söylenmedi ne de olsa son söz…