Kartal Binbaşı olabildiğince sakindi.

-Niçin şaşırdın Yüzbaşı? Biraz önce Bölge Yönetiminde kriz çıkaracak şeyler söyledin. Bakan Yardımcısının önerisini dikkate al ağzından çıkan cümleleri unut. Kafeteryada anlatırım.

Generaller katının kafeteryası güzel döşenmişti. Bakan Yardımcısının odası gibi tüm cepheleri camla kaplıydı.  Yarı yarıya dolu kafeteryanın en gerisindeki protokol masalarından birine oturdular. Kartal Binbaşı kendilerini takip eden garsona parmağıyla işaret etti. Deri kaplı sandalyeye oturmadan cebinden çıkardığı minik kulaklığın birini kulağına taktı. Diğerini Lara’ya uzattı. Fısıltıyla sordu.

-Beni duyabiliyor musun Yüzbaşı?

-Duyuyorum Albayım.

-Ben Albay değilim Yüzbaşı. Albay yetkili Kıdemli Binbaşı’yım. Yönetim toplantılarının gündeminde her zaman bu konu vardır. Toplantılara katıldığım için biliyorum. Yönetim sunucularının güvenliği. Yönetim iç yazışmalarında evrakların kaybolduğu, hesaplara izinsiz erişim sağlandığı gibi şikayetler genellikle alt birim sorumluları tarafından bildirilir. Başında bulunduğum SPE (Bilgi Güçtür)  departmanında da bu tür olaylar yaşandı. Senin başına gelenler başkalarının da başına geldi. Hayalet sunucuyu araştıran bir personel şüpheli şekilde intihar etti. Bunun gibi pek çok iddia var. Yönetim bilgisayarlarına yetkisiz giriş yapıldığı ve belgelerin geri getirilemez şekilde kaybolduğuna herkes inanıyor. Özellikle Finans Merkezi bu suçlamaları ısrarla reddeder. En ciddi iddia ise şikayetçilerin başına açıklanamayan kazalar geldiğidir. General bu yüzden tedirgin oldu. Söylediklerinin benzerini ben de söylemiştim. Bu yüzden General’in duyduğu iyi oldu. Özel olarak araştıracaktır.

Garson simsiyah kahveleri getirip masaya koydu. Lara’nın yüzünü inceleyen Kartal Binbaşı kıkırdadı.

-Kafein bana iyi geliyor Yüzbaşı. Dikkatimi toplamama yardımcı oluyor.

Lara masadaki küçük tabaktan aldığı iki küçük şeker paketini fincana boşalttı. İki pakette krema döktü. Böyle bir sıvıyı sade içmesi mümkün değildi.

-Görev hakkında ne düşünüyorsun Yüzbaşı?

-Bakan Yardımcısı yorum yapacak kadar ayrıntı vermedi Albayım. Ama?

-Ama derken?

-Siz de bilirsiniz ki Albayım, şehir de hemen hemen her sene bir kargaşa olur. Güvenlikçi sayısı yeterli olduğuna göre; ilk duyduğumda aklıma şüphe düştü.

-Şüphende haklı olabilirsin Yüzbaşı. Bu arada Albay olmadığımı söyledim. Ya Binbaşı de veya Kartal.

-Akademi ve Güvenlik Merkezindekiler sizin Albaylığı hak ettiğinizi ama haksızlığa uğradığınızı düşünüyorlar. Ben de aynı görüşteyim.

-Kişisel görüşleri ikinci plana atmanı öneririm Yüzbaşı. Kural kuraldır.

-Nasıl isterseniz Binbaşım.

-Neyse biz konumuza dönelim Yüzbaşı. Mesele tahmin ettiğim gibiyse ki öyle gözüküyor, anladığın gibi verilen görev buzdağının görünen kısmı. Gold Horn&Sa-İnternational hakkında ne düşünüyorsun?

Lara hemen cevap vermedi. Web de her türlü iletişim cihazının dinlendiği dedikodusu her zaman gündemdeydi.

-Merak etme Yüzbaşı kulaklıklar eski model. Şu anda çevrim dışıyız.

-Pek çok kişi Gold Horn&Sa-İnternational’ın Özerk Bölge’nin gerçek sahibi ve yöneticisi olduğunu düşünüyor.

-Onu biliyorum Yüzbaşı. Sen ne düşünüyorsun?

-Net bir görüşüm yok Binbaşım. Gold Horn’un yönetim üzerindeki nüfuzu ve ekonomik gücünü herkes biliyor. Sahiplik ciddi bir iddia. Kararsızım.     -En kötü karar en iyi kararsızlıktan daha iyidir Yüzbaşı.

Binbaşı Kartal kahvesini yudumladı. Yılların alışkanlığıyla etrafını inceledi. Kafeteryadaki herkes kendi halindeydi.

-İddia doğru Yüzbaşı. İnan bana tamamıyla doğru. Dünya Başkentindeki World İnternational aynı zamanda Meta programının sahibi. Meta programı ve ekonomik gücüyle Birleşik Dünya Hükümetini kontrol ettiğini düşünürsek, ulaşacağımız tek hüküm World İnternational tüm dünyayı kontrol ediyor olacaktır.

-Sözlerinizden nasıl bir çıkarımda bulunmam gerektiğini anlamadım Binbaşım.

-O zaman baştan başlayalım Yüzbaşı. Tarih derslerinden hatırlıyorsundur. 105 yıl önce yani 2030 yılında dünya küresel felaketler yaşadı. Deprem, depreme bağlı tsunami bazı bölgelerde büyük sel ve kasırgalar. Birden bire aktifleşen sönmüş volkanlar. Bu doğal afetlerin doğal olmadığını iddia eden komplo teorisyenlerini biliyor olmalısın.

-Yüzeysel olarak biliyorum Alb. Binbaşım. Ağ sayfalarında okuduğum kadar.

-Dünya ülkeleri doğal afetlerin zararlarını telafi etmek için çabalarken eş zamanlı olarak ülke liderlerine suikastlar yapılmaya başlandı. 5 yıldan az bir zaman içinde dünya ekonomik ve siyasi olarak küresel bir kaos ortamına girdi. Doğal afetler, isyanlar ve savaşlar sebebiyle 2032-33 yıllarında dünya nüfusu % 70 civarında azaldı. 2035 yılında yapılan küresel çağrıyla ayakta kalabilen ülkelerden gelen yeni yerel liderlerle Birleşik Dünya Hükümeti ilan edildi. Şu anda dünya yüzündeki tüm ülke ve özerk bölgeler için tek karar verici Birleşik Dünya Hükümeti’dir.

Lara Kartal Binbaşının anlattıklarını en ince ayrıntısına kadar biliyordu. Akademi bitirme ödevini tarih dersinden almıştı.

-Başlarken dediğim gibi doğal afetlerin doğal olmadığını ciddi delillerle iddia eden teorisyen-akademisyenler Dünya hükümeti kurucu ailelerinin öncesinden planlanan dünya nüfusunu azaltma projesinin uygulayıcıları olduklarını ve dünyanın bu duruma gelmesinin sebebinin küresel sermaye olduğu iddiasındalar. Bu iddiaların en temel argümanı Meta programının 2025 yılında küresel ölçekte kullanıma açılması.

-Yanlış anlamadıysam küresel felaketler ve suikastların organizatörünün Meta programı olduğunu iddia ediyorsunuz Binbaşım.

Kartal Binbaşının sert yüzünde kısa bir gülümseme oluştu. 

-Böyle bir iddiam yok Yüzbaşı. Böyle bir iddiayı ispatlamak mümkün değil maalesef. Günümüze gelirsek Meta programının sahibi World İnternational’ın ekonomik ve siyasi olarak dünyayı kontrol ettiğini rahatlıkla iddia ederim. Küresel konuşmam mümkün değil ama ben kendi dünyama bakarım. Yani Özerk Bölge. Gönül rahatlığıyla Özerk Bölge’nin World İnternational tarafından kontrol edildiğini söyleyebilirim Yüzbaşı. Gold Horn’un ana ortağının World İnternational olduğunu biliyorsun.

Kartal Binbaşı konuştuklarının muhatabı üzerindeki etkisini anlamak için gözlerini Lara’nın üzerinden ayırmamıştı.

Kartal Binbaşının anlattıkları ağ sayfalarında rahatlıkla bulunabilecek şeylerdi. Lara’nın asıl merak ettiği “ Borç” meselesiydi.

-Bir şey söylemeyecek misin Yüzbaşı?

-Söyledikleriniz insanların fazla çaba harcamadan öğrenebileceği şeyler Binbaşım. Konuyu nereye bağlayacağınızı merak ettiğim için şimdilik dinliyorum. Özellikle “ Borç” konusunda söyleyecekleriniz merak ediyorum.

Kartal Binbaşı beyaz dişlerini göstere göstere güldü. Kafeteryada oturanlar gülme sesinin kaynağını merak ettikleri için dönüp baktılar, yeniden önlerine döndüler.

-Şimdi asıl konumuza gelebiliriz demek ki Yüzbaşım.

                        İşaret parmağıyla garsona işaret etti.

-Pasta söyledim Yüzbaşı. Yersin değil mi? Endişelenme buradaki tüm gıdalar olabildiğince organiktir.

( Lara-distopik Roman 8 başlıklı yazı Mustafa ESER tarafından 21.02.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.