KİM BU ŞEHİR?

Bir şeyler anlatmak istiyor bu şehir bana,

Giriftar olmuş sanırım,zakkum tadında bir derde.

Bakışları şaşkın ve donuk,

Titriyor öfkeden,

Kabarmış kalbi,kahve falı demeli..

Taşı toprağı ve bütün azaları yorgun ve isteksiz

Hisleri köpük köpük dalgalanmış vuruyor kıyıya

Bir şeyler söylüyor sanki kulağıma

Ey sen !farkında mısın bu da yorgun ben

Kıtalara ayrılmış , kozmo politik,

Uğrayanı olmayan bir liman şehriyim ben!

Temizdi fıtratım benim,beyazla yoğrulmuş..

Kim derdi, tonlarca hasat veren gönlüm kurumuş

Benim ben Konsantin,

Binlercesi, gelin misali süzülen, duvağıma vurgun,

Bilmiyorum  bu kadar vurgun içinde,

Neden sürgün yedi gönlüm?

Şaşkındı ihtiyar şehir,

Göz bebekleri büyüdü

Derken sesi kısıldı ,

Sukut için de kasvet dağ oldu büyüdü

Sanırım binlerce cinayet sahnesi görmüştü,

Binlerce darp edilmiş düşünce..

Ey şaşkın şehir söyle!

Daha neler var anlatmıyorsun,böyle...

Umutsuz mu ne?

 Beklentisi kalmamış, kadrini bilmeyen aptal aşıklardan

Filtresiz fabrika bacası kadar zehirli ve keskin bakışları ihtiyarın

Yorulmuş ,yalnız  bırakılmış bir ihtiyarın mahcubiyetiyle

dalıp dalıp gidiyor uzaklara...

F.B.S

( Kim Bu Şehir başlıklı yazı F.B.S tarafından 8.03.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.