Yalnızlığın Şehadeti
Ayırdım ruhumu zamanın b/eşiğinden /
bir yanım toprak kokusu
diğer yanım sonsuz bir ârâfta
bahar gelmiş hasretime
sevinci kursağında
bir çocuk yüzüdür son umudum
kırılmış aynalarda
sisler
sancı nöbetleri
efkâr dönümü
yüz görümlüğün olsun
gel ne olur beni düşlerimden yine kundakla
bahar gelmiş hasretime
içimde kar kış
birde solmuş bir hüzün çok eskilerden kalma
yürü yalnızlığım puşt gecelerin ayazına
yürü
aynı yerinden yüzlerce kere kırılmışlığınla
yürü bütün yıkılmışlığın ve bütün yorgunluğunla
geceden geç rüzgarı dokundur saçlarına
kendime kendimden uzağım
yaklaş biraz vuslatına
vuslatın ki hicrandır bana
destursuz dolaşıyorum artık namahrem kalabalıklarda
aklımı kaybediyorum dönüşsüz yollarda
kendi kendime tuzağım
ayyuka çıkmış içimin isyanı
sazlı
sözlü belden aşağı geçişleri izliyorum sokaklarda
yüzsüz cesetler görüyorum
şen kahkahaların ardında
kurşuna dizilesi
yasaklı şiirleri saklıyorum koynumda
kaçtımda geldim hayatın nüshasından ben bu yanlızlığa
yıldızları
ırmakları
kırlangıçları
ve
ceylanların tedirginliğini iyi bilirim
makina sesleri
trafik karmaşası
rant düzeni
ve
sahte merhabalardan
yargılanıyorum
her geceyarısı
yabancıyım oysa ben
böylesi bir hayata
bahar gelmiş hasretime /
kendimi öldüresiye seni seviyorum
Ayfer Aksoy
(
Yalnızlığın Şehadeti başlıklı yazı
AyferAksoy tarafından
8.03.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.