-Sabahtı.
Hafif bir serinlik, Alacakaranlık ve
Geceden kalan soğuk bir nem vardı.

-Uyuyordun,
Savunmasız bir ruhtun…

Bir gece önce
Sağdan gitmekten,
Sağdan inmekten,
Çukura düşmemekten
Ve biraz da fren yapılan anlardan
Konuşmuştuk.

-Uzun bir geceydi,
Kelimeler gittikçe saydamlaşıyordu.
O gece
Trajik yolumuzun
Üstünden bir kez
Daha geçtik.

Kapılardan,
Kilitlerinden,
Anahtarlarından
Ve yüklenilse bile kapıyı
Açamamaktan bahsettik.

Meleklerin kanatlarına
Bakım yapmamasından,
Git denildikten sonra
Oluşan boşluklar üzerine,
Dönenler üzerine,
Kendimizin üstüne
Girdiğimiz bahisler üzerine…
Çilingirlerin
Cebine sokulacak bahşişlerin,
Çekmecede birikmesinden
Doğan rahatsızlıktı kelime haznemiz.

Zamanın O’nu nasıl
Kırık beyaz haline dönüştürdüğünü ,
Kıskanmanın
Ve şüphenin
Boş bir dosya kağıdına çizilen
Yamuk bir kenar çizgisi kadar
Tehlikeli ve kullanışsız
Oluşunu da konuştuk.

-Benim için Saat çok geçti.

Kelimeler
İyi seçilmezse
Kenar çizgisi kadar
Tehlike
Yaratırlardı.

Her an, buruşturulup
Defalarca doldurulmuş
Bir çöp kovasına
Basket olacağımın,
Bir gün bunu
Yapacağının,
Ve ıskalamayacağının da
Farkındaydım.

Sağdan gitmeyi,
Önüme bakmayı,
Çukura düşmemeyi
Ve en az O’nun kadar
Gerektiğinde
Sıvışmayı
Biliyordum aslında.

Sabahtı.
Hafif bir serinlik vardı.

Uyuyordun.
Savunmasız bir ruhtun…

-Sana ” günaydın “ dedim
Duymadın.

Bunları hiç konuşmadık.

Soğuk bira şişesinin
Hızla ter atması gibiydi her şey.

12.07.2013 İstanbul

( Konuşmalar başlıklı yazı ÇİLER GÖKSEL tarafından 2.08.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.