Bugün Allah’a inanan insanlar için büyük bir şenliğin ve düğünün başlangıcıdır. Sevgiliye kavuşma anının ön hazırlığıdır. Yaşamı kendisine İtaatle anlamlı kılarak ve onu bizler için cennete vesile eden Rabbimizin kendisinden umutlar devşireceğimiz yüce sözlerinin ilk defa dünyaya indiği ayın başlangıcıdır.

Bugün Allah’a inanan insanlar için büyük bir şenliğin ve düğünün başlangıcıdır. Sevgiliye kavuşma anının ön hazırlığıdır. Yaşamı kendisine İtaatle anlamlı kılarak ve onu bizler için cennete vesile eden Rabbimizin kendisinden umutlar devşireceğimiz yüce sözlerinin ilk defa dünyaya indiği ayın başlangıcıdır.

“Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur`an`ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. (Bakara/185)

Varlığımızın sebebi yüce Rabbimiz bize bir emir buyurmuş, sevgisine bir kapı aralamış. Yüreği Rabbinin tahtı olan insan hadi tahtı temizle, misafirine hazırla! Eşsiz bir misafir gelmekte, konuğumuz olmakta. Hangi sultan, hangi padişah, hangi başkan veya başbakanla kıyaslanabilir ki o sultanlar sultanı gönlümüzün ilahı? Bir devlet erkânı geldiğinde yapılan hazırlıklara bakın ne yapacağını bilmez oluyor insan. Her taraf temizleniyor, kirlerden arındırılıyor ve göze zarar verecek her türlü pislik ortadan kaldırılıyor. Peki, ne oluyor ki bize sultanlar sultanı için bu temizliklerin benzerini kalp coğrafyamızda da gerçekleştirmiyoruz.
Nasıl sevinmez insan sevgilisinin kokusunu alınca. Nasıl sevinmez insan onu ufukta görünce. Sevincimiz ruhumuza sinsi eylemler düzenleyerek onu apaydınlıktan karanlık çukurlarına sürüklemeye çalışan şeytanların zincirlenmesi sonucu, ruhumuzun sevgiliye daha hızlı bir şekilde koşmasından başka bir şey değildir. "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur." (1)

Üstad Bediüzzaman Said Nursi bu hususta ne güzel bir tespitte bulunmaktadır; “Ramazan-ı şerifteki oruç, hakiki ve halis azametli ve umumi bir şükrün anahtarıdır.” Ne büyük bir mutluluk ki bizlere bu şükrü lütfetmiştir ve bizlere bugünün yüceliğine kavuşturmuştur.

Hatırlayın isterseniz veya zihninizi biraz zorlayın geçen ramazandan bu yana nice insanlar ebediyete göçerek b u ramazanın nimetinden istifade etme imtiyazından mahrum olmuştur. Kaç kişinin sevdiği kendisini yalnız bırakmıştır. Bize bu güzellik ikram edilmişse şayet onu en güzel şekilde bize ikram edenin rızası doğrultusunda değerlendirmekten başka bir şey değildir.
Yürek iklimindeki inanç rüzgârları sevgilinin nefesinden esen bir meltemin naifliğinden uzak olursa, beden iblisin soluğunun tahakkümüne girer. Ve bu gücü kendisinde bulan iblis bağlandığı zincirleri kırarak zinciriyle bağlar kölesini. “İnancı olmayan ve hayatını o inancın gereğine göre planlamayan insanlar, dünyada kendi dar havsalaları ve dar kafalarına göre cennet ve cehennem icat etmektedirler.” (M.Fetullah Gülen )

Kadın cenneti, zevkten mahrum olma cehennemi, alkol, uyuşturucu cenneti-ayıklık cehennemi, makam mevki cenneti, basitlik cehennemi, menfaat, çıkar ve bencillik cenneti- doğruluk, sadakat ve isar cehennemi, zevk, şehvet cenneti- ibadet, mabet cehennemi ve benzeri tarzda birçok cennet ve cehennem ihdas ederler.

Kalp dünyanın geçici menfaat ve güzelliklerine çarpılarak felç olmuşsa hissetme ve anlama özrü kendisini kuşatmış demektir. Artık o kişilerden her hangi bir şekilde sevgililer sevgilisi için bir hazırlık yapması beklenemez.

Zincirleri vurulan şeytanlar için İmam Gazali şöyle demektedir; “Şeytanlar tek tek bir araya gelerek toplanmış ordulardır. Günahların her çeşidinin bir şeytani vardır. Her günah kendi şeytaninin davetiyle işlenir.” O halde her günahımızın ayrı şeytanını zincire vurarak bu ayı gönlümüz sultanı sevgililer sevgilisine has kılmaya ne dersiniz?

Ramazan ayı beden sarayının tahtına gerçek sultanını yerleştirmek için bize verilmiş en eşsiz imkânlardan birisidir.
Bizi bu ayın rahmetiyle lütuflandırdığın için sana sonsuz teşekkürler ey sevgili en sevgili.

Buhari, Savm 5, Bed`ü`I-Halk 11, Müslim, Sıyâm 2, (1079); Nesâi, Sıyâm 5, (4, 129).

( Ramazan Sevinci başlıklı yazı SeyitAhmetUzun tarafından 25.08.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.