düğün olalı

senesine varmadı da(h)a

daa çoluk-çocuk da yok

bi ğün gayfadan geldim

evde bi durgunnuk var

Allah var ya aklıma bişiy gelmedi

 

garıya seslendim

“-gııı”

kimse yok

anam hemen atıldı

“-gelin suya ğetdi ay Memet”

emme sesi garakgın[1]..

 

öyün vahtı

benim gelcem belli

gahırlandım emme

ordan bi çomaç aldım

boğazıma durdu

            vallahi-billahi,

 

aşşa endim ahır kürünecek

davarın batmaları samanlanacak

hayvannar sulancak

köy yeri işde, bilisin ya

birez de sövelek-sayalak

etmiş-dutmuşuyundur

             haralda

 

geri gayfaya vardım

ben daha ilerden gelikene

“-bura ğel bi enişde” deye

adı ilazım değil biri

höyle

gayfann öte yanna doğru söykeldik

adam suşluymuş gibi,

            elindeki tesbihi gerdirelek

ben suşlar gibi, agalık edalarında

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

nayetinde, edti, edemedi

“-enişde ev hali olu böyle şeyler

müsaden olu(r)sa

bizim akrabayı alıp gelelim

senin habarın yoğumuş gibi

 

boş ver,

sen de bişiy deme

            hiş bişiy olmamış gibi

tabi biz yaşca, başca

senden güçccüğüz emme

biz bunnarı senden önce yaşadığımız uçu

senden bi adım ilerde

            tecirbeliyiz[2] annaca(ğı)n”

 

“-ne deyon bizimoğlan sen yau” demeye

nüzüm[3] galmadı,

            emme valla –billa başım döndü

o ha-bire bişiyler annadıyo da

ben orda değilin

gafam gazan gibi oldu,

dünne başımda dönüyoru

 

keşke yer yarılsada içine girseydim

hemi de bu sabi-sübyan[4],

daha dünkü çocuğa n’oluyoru

başımda bi iş var da

            emmim-dayım durukana

 

vay anasına be!

öldüm-bittim

tertipmiyiz,

mekdep arkadaşımıyız,

daha dün gıçında fisdanınan geziyodu

ne zaman adam oldu bu

 

gala gala buna mı galdık

gerçi Allahı var o

            bana garşı gusur etmez

emme benim de

            bunu dakdığım yokdur

peşimde av panisi ğibi çevvikler durur

emme aldırman neyeyse..

 

ha hanımlar çocuklukdan beri ırafıklar

bu arkadaş da dığdığının dığdığı,

olmaz olsaydı

fırsatını gollayomuş demek ki!

vay it oğlu it vay, ulen düşdüğümüz hala bak

dığdığının dığdığı

dış gapının mandalı

garının akrabası, onun uçu

bazı bacanak, bazı enişde deyoru

işine geldiği gibi netcede

emme…… gocca köyde

            bundan başga kimse galmadı mı da

bu işleri halledecek

valla bi canım sıkıldı ki sorma

yani hinci hanımefendi ömür boyu

aynı yasdığa başkoycağı beni

bırakıp getmiş de

hunun hatırına anasının evinden geri gelecek,

bana ma(h)kım olacak öyle mi

vay anası be!         

 

gerşi bu tingoza değil de

aklı başında akabir dakımından biri olsaydı

başımız göğe mi erceğdi

valla odaya pacaya gedemezdim de

merem olu ğederdim

şükür

her işde bi hayır vardır

yalan deği..

 

“-bana bak bilader” dedim

neye ğetti, n’oldu m’oldu demecen

madem getdi kendi bili valla

sakın getirmeye filen de gakma(yı)n

bobam mezerden çıksa da

ayaklarıma ğapansa “ı-ıh”

bobamın tahi hatırını gırarın

hele sen,

sen bu işden uzak dur goçum

eyiykene

kötü olmayalım

öykemi senden çıkarmayan

bi da(ha) yüz-yüze bakamayız”

 

onu orda silkividim

gayfaya yöneldim,

bireş konken oynayan

vakıt geşsin deye

emme gayfanın gapısına varalakdan

aklım başıma ğeldi

len o(ğ)lum hinci ordan “olmadık biri[5]” gakar da

“-senin garı neye ğaşdı” derse

der mi der,

elin ağzı ayran kesen değil ya

ne cuvap-bercen

 

gapıdan döndüm

biri yolumu kescek, golumdan dutcak deye ödüm sıtdı

sanki köyden sürdürcek bi suş işlemişiyincek

beni bi ter basdı, bi dayfaldım[6] kıı

valla eve kendimi zor atdım

eve vardım emme;

okarı çıkamadım, doğru ahıra,

o mubareklerde

hala yatıyollar.. olsuuun….

ahırı yengatdan, bi ğözel sildim süpürdüm

vakıt geşcekleyin deği(l)

emme bu garının ettiği bek gücüme ğetdi

ulen aldın deyen yok

satdın deyen yok

üzümün çöpü, armıdın sapı deyen yok

bu iş burada bitsin, iyisi mi

gatil olmak işden deği(l),

biri sana gatil desin

hırsız, pezeme(n)k, döyüs desin

umurunda olmaz

emme en yakınnarındakı,

senin birirbirin, ayilenden biri

böyle bi sıkıntı verdi mi var yaa

gözün dünneyi görmez valla

orda oluvusa do(ğ)rar köpe(ğe) atarsın

 

ulen arkadaş konak gibi evde üç baş gişi

nerene sığamadın yahu

bana, benim gibi birine yapılır mı bu

bundan sonura i(n)san

bağrını gubarda-gubarda gezebili(r) mi

o iş bireş zor gari

ilk iş bıyıkları kesmeli

bundan kelli, erkeğin deye ğezmemeli

emme haklı da olabili(r)

anamı gırmayan evde

huzursuzluk olmasın deye de

bana deyviremedi belli

anama ilaf ettirmeyce(ği)mi bili(r)

ne deyebili(r)..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

köyden getmeyi gafaya ğodum valla-billa

başga elimden ne ğeli(r)

emme elin adamı öyle demez ki

“bi anasına bakamadı” deller

“elin gızını gaçırdı da silkividi” deller

“garıynan anlaşamadı,

            hakından gelemedi” deller

“çocukları olmayo da onun uçu” deller

“dulgarı çocuğu deği(l) mi,

“ver yesin, ört uyusun”

            elinden iş gelmeyo” deller

“geçinmeye gönlü yoğumuş da

mahanaya bakıyomuş” deller

“garıyı memnin edememiş

o da gomuş gaşmış” deller

“iki garıyı badaşdıramadı” deller

deler de deler gali..

elin ağzı ayran kesen mi

 

beygirleri daradım

öküzleri kaşa(ğı)ladım, akşam olmayoru

ele-ğüne görünmeden bi okarı çıksam

anama ıraslamadan eve bi sokulsam

oturagalmışıyın batmanın gıyıcığına

erkek adam a(ğ)lar mı derler ya

gözlerimden siğim siğim yaş boşanıyoru

ele-ğüne irezil olduk,

eyi ki bobam ıramatlık bu hallarıma şahit olmadı

gahrından gederdi valla;

 

emmimgil zaten mahanaya bakıp durular

            eliynen verip durukana gızını almadım da

bok yeycek gibi bunu aldım gaşdım

cekdiğim cereme ona keza,

hani dedim ya fakır olsun bende görsün deye

gülüşüvüdüler.. en yakınnarım bile

göya en yakınımdakınnar

uzak yakın fark etmeyo,

demek kiy-ne

gardaşın bile olsa fırsantını gollayo

düşdüğünü görse de bi çıynayvısa

akreb etmez akrabanın akrabaya etti(ği)ni

akreb çekmez akrabanın akrabadan çekdi(ği)ni

yalan deği(l)..

hayat öyle bişiy işdee

 

 

 

 

 

 

 

derdimi ele nassı annadyın

ona-buna acırkana başımıza ğeldi

Allah var, valla kimseye gülmemişiyindir,

emme Allahdan gelene ne denir,

hinci bunda benim ne gaba(ha)tım mar

dedim ya.. bereket versin bobam ıramatlık

değilise, elin içine nası(l) çıkardık

 

bizim gız biğün zabahdan çıkdı geldiydi de

eletividiydim gerisin geriye

“-ele-ğüne karşı neydiyon bacım sen

dön evine hiş kimsenin habarı olmadan

sen benim şapkamı öğüme mi eğdirecen

hemen aşşa endim bi çuval dolusu saman

“saman bitdiydi de

anamgilden almaya ğetdim

agam da getirividi” falan decen

“-bi ta(ha) da bu tiyniyetinen gapımızı çalmacan

o ğadar, gelceğsen de enişdeynen

 

yoook bu adamı kesin-kes isdemeyosan

o iş başga, iki çocuğunan da olsa

ömrümün sonuna kadar bakarın valla

evel Allah başımın üsdünde yerin var

sen bana ıramatlık bobamın hatırasısın,

            gardaşım deği namısımsın

meysuliyetin bende ne olsa

 

bu ev benim olduğu kadar senin de

neye deye sormacan,

bana da deyvime, ellere de,

o seni ilgilendiri,

gol gırılı(r) yen içinde galı(r)

bak! dediğim gibi,

kimseye de deyen deme,

            sen bi dersin el on daha ekler

ardını aradın mı sonuna gadar geder de geder

pişman olsun valla

emme ne fayda

 

sen eyicene bi düşün,

bak çocukların var

gakdı elimi öpdü,

“-ağa beni eletivi” dedi

Allah var böğüne gadak

ne ben sordum

“-neyidi derdiniz” deye

ne de o söyledi..

neminazım..

netçeyi değişdirmeyceğse

demeden duymasan da oluyosa

ne eşit, ne sö(y)le

garnıyın doymaycağı yerde

ağlığını ünnendirmenin ne gere(ği) var

öyle de(ğil) mi

sonura hemi arkadaş,

            neye enişdenin

            izzeti nefsiynen oynayan yau

Allahı var, temiz arkadaş,

            kimsenin şerinde-şorunda değil,

                        doğrusu buydu

vizdanım ıra(h)t

varısa bi bildiğin sen annat,

Allah’ı var hinci

ben onun hiş öyle gaylangaş bi işini

abidig-gubidiğini ğörmedim

elden geldik kadak çabalayo,

            fitne-fesat değil,

eller gibi garısını,

            ona-buna amele etmeyoru

evinin, çoluk-çocunun başında

daha ne isdeyen ben elin adamından

gapısı ayrı açılıyo..

onun da var anası bobası

hısımı akrabası

 

bacıma  sormadım emme,

ağşam garannığı tıpırtıdan annadım bizikinin geldiğini

okarı çıkdım

Allah var ya elime geçeni gafasına çarpacan

doğru geldiği yere

kimsenin a(ğ)zını bıçak açmayoru

en eyisimi ben de hiç oralı olmayan dedim

 

duralakdan bizim gız çıkağeldi

“-yau sizin derdiniz ne”

demeye ğalmadı

anam süprüleğaldı

“-bu abılaya bişiy denmeycek

yeter gari burama ğadar geldi

kim ne derse desin

edemecen gari ben,

nere ğadar gederse ğetsin

biz de gelin olduk

ben böyle şey görmedim

……………”

 

 

 

 

 

 

 

 

evir-zavır işde,

“ağzından akanı

kulağı duymayoru[7]

dedim de dedim

aslı-fesli yok

ipe-sapa ğelmez hep aynı şey annacanız..

 

bizim gız

“-ana sen bi sus,

aççık ağzını dut,

böyle ederseniz valla billa yüzünüze bakman

yok öyle demiş

yok böyle demiş bana ne

kime ne..

sen neye güveniyon

ıra(ha)t depdi haral”

 

anam daha söylencek

emme bacım

“-senin çeneni o çatcak

benden medet umma,

evim ayrı, yolum ayrı

benim de kendi dağıma ğöre dumanım mar

benden mafat[8] bekleme” dedi..

 

bizikine de döndü

“-bak biz seni gardaşdan ileri bildik

benim dünya da gardaşımdan başka kimsem yok

gardaşımın takkasını eğdirenin

takasını yolar, gafasını gırarın

vallaha da billaha da ederin”

lafını bile bitirmeden

gakınca savışdı

kimsede tıs yok

 

anam dulgarı,  daha bi öykelendi

ha bire söyleniyo, bi cuvap alsa

            daha zokurdanacak emme

annacında çıt çıkmayoru

gülesime ğetdi, bilemeycen neye valla

bakdım ki, garının suçu-muçu yok

neye yalan söyleyen hinci

o da bize Allahın bi emaneti

anam da cahil, yaşlı bi ğarı

o da gayınnasından çok çekmiş belli

bereket versin bizim ki bişiy demeyoru

en eyisi alıp garıyı

            şe(h)rin yolunu dutmalı

ne len olu gederiz, aş mezeri mi var

 

aklımı seveyin,

            garıya “-gak” dedim

“-neyin var neyin yoğusa topla” dedim

garı ayaklarıma gapanıyo “-etme” deye

anam da bi gasalma (valla-billa),

kendini bezirganbaşı sanıyo

 

“-yarın şere göçüyoz”

garı bakdı galdı, anam yere yığıldı

gurampa valla-billa

garıya iki-üç sardım

            emme essah hinci ne yalan söyleyen

 

onun da çenesi açıldı

“-benim ne gaba(ha)tım var

anana sorsana neytmişiyin”

hazır fırsatını bulmuşakana

iki-üş daha

 

içeri sürüyvüüdüm

içerde birez daha cıngırdadı bu

dışardan bağırdım

“-şabık[9] topla ne var ne yoğusa”

ün-ses yok

şeerde ben ne bok yeycen

benim elimden ne geli, neyderin,

elimden kör eşşek su işmez”[10] valla”

 

içeri ğirdim ardından mandalladım gapıyı

maşa buldum maşa

tokuç buldum tokuç

verip alıp endirdim

“-viyakla hey .mına godumun garısı”

garı yüzüme bakıyo

            samıtlaşdı

“neydiyon sen der gibi” dineldi ğaldı

gaş ettim, o hala bakınıyo

verip alıp çarpıyon

yasdığa yorgana

deviriyon etirafda ne varısa

yüklük, bavıl mavıl,

gap-gacak, tabak-çanak

bizim ki verip alıp yalvarıyo

“vurma memed

bi ta(ha) olmaycak

iki ğözüm öğüme aksın

bi ta(ha) getmecen”

 

 

neçeden sonura

anam gapıya yüklendi

yalvarıyo emme nası

“- ağzım-dilim guruyaydı da

demeden gedeydim

onun bi gabatı yok

etme yavrım

emdirdiğim südü halal etmen”

o yalvardıkça ben aşga geldim

verip alıp endiriyon tokucu yasdığa”

“-ana sus”

……

garı bi yandan viyyaklayo

“-ele ele, n’olursun vurma”

bende söğmenin bini bi para

“-gedelim de netçesen et ana

goca eve sığamadınız iki garı”

epili bi bu hengame sürdü

 

eyi de ertesi zabah getmek-ilazım

bu işi gurudalım deyon emme nası(l)

duralagdan kapıyı aşdım

garı şorda ters-mers yatıyo

etiraf perlim-perişan, yatak balleli

emme.. bereket versin

bi tabak cam olduğundan ortalık seçilmeyo

anam dizlerime gapanıyo

“-getmen” deye

 

garıya “-gak anamın elini öp”

             deye sümsükledim”

anam ptretik, nassı deragap

can havliynen sarıldı garıya

“-getmen”,

….

 

“-aman gadın yavrım,

gözel gelinim.. de hu deliye,

akıla geleni dutmasın

pire uçu yorgan yakmasın

benim sizden keyri kimim mar

nere ğeder ne ederin

gederseniz yemin osun intar ederin”

oyumuş..

 

 

 

 

 

 

 

 

o da oldu, onca çoluk-çocuğa garışdık

Allah var, garıdan çok

ıramatlık anamın emeğiynen oldular

bi ta ne çeneleri çıkdı

ne de birbirlerine “uf” dediler

öte ğet, demediler

“donuz ölüyün körü” demediler

emme ne ben ne garı

bu gonuyu hiş aşmadık

üsdünden daş galdırmadık

şeere de ğetmedik tabii..

 

de! deycem epap, ev hali

her evde olu böyle şeyler

gelin gısmı olu da gaçmaz olu mu

bizden öncekinner ne çekdi kim bili!”



[1] sesin karakkınlığı :

[2] tecirbe : tecrübe

[3] nüzüm /nüzum : lüzum, lazım olan, ihtiyaç

[4] sabi-sübyan; günah ehliyeti olmayan küçük erkek çocuğu

[5] olmadık biri : boyuna posuna, yaşına başına bakmadan kendini adam yerine koyan, konuşan, ileri çıkan, her işe burnunu sokan sıradan bile olmayan, hak etmeyen bir kişi

[6] dayfalmak: mide yanması, daralmak, bunalmak, ateş basması

[7] ağzından akanı kulağı duymamak : ağzına geleni tartmadan sarfetmek, söylediği sözün gerisini, getireceklerini hesaba katmadan söylenmek

[8] mafat : menfaat, çıkar, yardım

[9] şabık / çabık : çabuk, derhal, hızlı

[10] elinden kör eşek su içmez : beceriksiz, mesleksiz, bir sanat erbabı değil,

( Geçim-dirlik başlıklı yazı İ.ÇELİKLİ tarafından 26.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.