Devlet Üniversitelerinin büyük bölümü Fen Edebiyat Fakültesi mezun ve öğrencilerine pedagojik formasyon kursları açtılar, yani öğretmen olabilme hakkını verdiler.

Olması gereken de buydu zaten, bu konuda YÖK’ü kutlamak gerekir, gecikmiş bir karar, ancak zararın neresinden dönülürse elde edilecek elbette yarardır.
        

On iki Eylül 1980 öncesinde de gerek Dil Tarih-Coğrafya Fakülteleri gerekse Fen Fakülteleri mezunlarının öğretmen olma hakları vardı. YÖK kurulduktan sonra bu hakları ellerinden alındı.

Neymiş efendim, Eğitim Fakülteleri öğretmen yetiştirmeliymiş, diğer Fakülteler bilim insanı yetiştirmeliymiş. İşsiz güçsüz bilim insanı mı olur, bilim insanının değerinin ne seviyelere düşürüldüğü ortadadır. 
        
Madem bilim insanı yetiştiremiyorsunuz veya ülkenin bilim insanı ihtiyacı, kadrosu sınırlı, o halde Fen Edebiyat Fakültelerini de Eğitim Fakültelerine dönüştürün öğretmenlik formasyon derslerini Eğitim Fakültelerinde olduğu gibi öğrenim süresine serpiştirin. Fen Edebiyat Fakültesi öğrencileri de eğitim süreci ile psikolojik olarak öğretmenliğe kendilerini motive etsinler. Amaç üzüm yemek mi bekçi dövmek mi bilmiyorum. Görünen köyde üzüm yemekten çok bekçi dövmeye odaklanmış. Milli Eğitim Bakanlığı nasıl düz liseleri Anadolu liselerine dönüştürüyorsa, YÖK’ de Fen Edebiyat Fakültelerini Eğitim Fakültelerine dönüştürebilir, zaten kontenjanlarını doldurmakta zorluk çekilmektedir.
       
Bu çocuklar bizim ülkemizin canlı servetleri, insan kaynakları, değerli beyinler, verilen kararların öncelikle insan odaklı olması vatanseverliğin birinci şartı olmalıdır, çünkü vatan ülke bireylerinin içinde mutlu yaşadıkları benim ülkem diyebildikleri toprak parçasıdır.
       
Fen Edebiyat Fakültesi öğrencilerine bir de sınırlama getirilmiştir. Ortalama notu 2,5’ğun üzerinde olanlar başvurabilirler diye, öğrenci son sınıfa gelmiş, üç yılı bitirmiş, böyle bir uygulama söz konusu değil, son sınıfta deniyor ki sen 2,5’ğun üzerinde ortalamayı tutturamamışsan pedagojik formasyon için başvuramazsın. Dönüp de yeniden okudukları üç sınıfın derslerini okuyamadıklarına göre bu bir haksızlıktır. Eğitim Fakültelerinde ki öğretmen adayı öğrenciler için ortalama 2,5 diye bir engel söz konusu mudur, hayır söz konusu değildir, o zaman yapılan bu uygulamanın adı eğitimde fırsat eşitliğinin engellenmesinden de başka bir şey değildir.
     
Ayrıca pedagojik formasyon şartlarını YÖK belirlediğine göre, bu kursun ücretine de YÖK’ün bir standart getirmesi gerekmez miydi, her Üniversite ayrı bir ücret belirlemiş. Verilen dersler aynı, ders saatleri aynı, hocaların aldıkları maaş aynı iken bu farklılığın neden kaynaklandığını bir zahmet YÖK açıklamalıdır ve vatandaşı bilgilendirmelidir diyorum. Bu ne menem bir yaklaşımdır, açık arıtmaya açılmış gibi, devlet hizmeti pazarlanmaktadır, öyle ki aralarında uçurum kadar makas açılmış, 600 liradan 3200 liraya kadar değişik üniversitelerde pedagojik formasyon kursu açılmıştır.
       

Zaten işsiz güçsüz insanlar bu parayı nasıl temin edecekler hiç mi yöneticiler bunu düşünmüyorlar, neden anlamakta güçlük çekiyorlar, bu sertifikaların birbirlerinden üstün tarafları yok, hepsi aynı değerde ve aynı geçerliliğe sahip, bilemiyorum acaba 3200 lira olarak belirleyen Üniversite senatoları veya Rektörleri iş garantisi mi vermektedir ki meblağı en yükseğe çıkarmıştır.
      
Buradan hem Üniversite Rektörlerine ve hem de YÖK başkanlığına seslenmek istiyorum, bu ücret curcunasının çocuklarımız üzerindeki güven yaralayıcı, motivasyon bozucu etkisinin düşünülerek öğrencilerimizin lehine düzenlemeler yapılmasını bekliyorum.
        

Sayın Başbakanlığın ve Sayın Cumhurbaşkanlığının da konuyu inceletmelerini öğrencilerimizin mağduriyetlerinin önlenmesi için gerekeni yapacaklarını umuyorum.
Saygı ve Selamlarımla
      


  
Sinan KARAKAŞ
( Pedagojik Formasyon Eğitimi başlıklı yazı SinanKARAKAŞ tarafından 9/28/2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu