289- İstanbula Gidiyorum
Bu gün yüreğim kıpır kıpır
Duygularımı nasıl anlatsam bilemiyorum
Bütün insanlığın hayalinde ki
Dünyanın başkenti İstanbul'a gidiyorum
Yanımda çeyrek asır kahrımı çeken
Kıymetini anlatmaya söz bulmadığım
Balıkesir, Yalova, Bursa derken
Saatlerin nasıl geçtiğini anlamadığım
Topçular'dan gemiyle Gebze'ye geçerken
Denizin kokusunu almak için indik otobüsten
Masmavi kara karışımı dalgaların içinden
Çektim nefesimi içime korkuyla katlandığım
Matrılar takılmış peşime yarış yapıyor
Bir de baktım insanlar çerez atıyor
Denize düşmeden havada kapıyor
İnsanlık ölmemiş özlemle umutlandığım
Keşke yanımda kamera olsaydı
Anlatmaya gerek yoktu o güzel anı
Karşıya geçene kadar peşimi bırakmadı
Yolculuğa devam et bakalım yarıda bıraktığım
Ataşehir'den Üsküdar'a gelene kadar
Başımız döndü daha çok yolumuz var
Kurnaz şoför bizi Fıstıkağacı'na çıkar
İstanbul sokaklarında yayan kaldığım
Bereket gençlik yıllarım geldi aklıma
İki garip düştük ara sokaklara
Yavaş yavaş yürüdük vardık Selamsız'a
Dönüpte baktım garibimin suratına
Alev alev olmuş yıllarca yandığım
17.09.2010
(
289- İstanbula Gidiyorum başlıklı yazı
Necmi Yaprak tarafından
17.09.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.