Tartışalım Tanışalım Programı İle
Düşünce Akımına Doğru İlerlemek…
-Efendim sevgili seyirciler sayın
konuklar ve sayın akademisyenler ve konuklarımız bir ”Metropolde Sıkışmış
İnsanın Istırabına” bir kuş kanadının hafifliğinde dokunarak çareler bulmak,
üretmek üretirken paylaşmak adına irdelediğimiz, didik didik ederek
araştırmalarımızla hazırladığımız bu programımıza hoş geldiniz. Konuklarım
sakın akademisyen Haydar Sorunsuz, araştırmacı gazeteci Sayın Abuzer Sahabettin
Gezer, halktan olan konuğum Metropollerin yüksekliğinden sarhoş olan sayın Ayık
gezemem Şükrü hoş geldiniz. Sayın Haydar Sorunsuz siz akademisyen olarak bu
konuda neler söylemek istersiniz.
-Metropolde Metro buse binerken o
binaların arasında sıkışmış insanın içindeki dışa vurumun sosyo ekonomik
sıkıntısı arasında sıkışmış kalmış haliyle, sıkışmışlığının içe vuran
yansımasının feryadının dağları delen haliyle, dağlarda yankılanarak dönen sıkışmışlığın
kendine bir ovada yer bulmayarak, kulakları tırmalayan haliyle ona ses olamadan yalnız kalmış insanın bu haliyle anlatılması gerekir koca şehirlerde. Kendi iç sesinin
dışa vurumuyla kendini kaybeden insanın, hayatta kalmak için tutunacak bir dal
arayan insanın bir dal bulamayarak gökdelenlerden aşağıya sosyo ekonomik
inişlerle düşerken parçalandığını da vurgulamak gerekir, parçalanmışlığa
dikkati çekelim. Bu parçalanmışlığı ifade etmek için yüzünde bir ifadesi
olmayan insanın, metropoller de ifadesiz yüz hatlarını geren ekonomik modellerin
can sıkan sıkışmışlığını da vurgulayarak anlatmak gerekir diye düşünüyorum.
-Efendim söz almak istiyorum.
-Buyurun Ayık Gezemem Şükrü
beyefendi.
-Şimdi akademisyenin akademi
içinden hiç çıkmadan buna parmak basmasının beni şaşırtan haliyle metropollere
yansıyarak beni çarptığı bir gerçek. Böylesine bir tespit için gece gündüz
sokaklarda şehirlerde araştırma yaparak bunu bize anlatması takdire şayandır
efendim. O metropollerde gökdelenlerin gökleri delerek yükseltmesi başımı
döndürmesiyle hep kendimi sarhoş bilerek dolaştığımda benim meyhaneye gitmemede
gerek kalmıyor, bedavadan sarhoş oluyorum, bu haliyle muhteşem iken aayıkma seansına gelince hiç ayıkamıyorum. İşte bu ayıkamamanın içe vurumunun dışa yansımasıyla
bundan kurtulmak istesem de o bohem havasında kurtulamıyorum.
-Teşekkürler ederim Şükrü
Beyefendiye. Ben akademisyen olarak araştırmak için kendimi bu konuya adamış
olmamla, Rektörlüğe adaylığımı koymayan birisiyim. İç sancıların sebep olduğu
ıkınma ve sıkılmaların insana verdiği ezanın iç çapının ölçümüyle onu sıktığını
görmekteyim efendim.
Mehmet Aluç