1
Noktası olmayan düşlerin
seyrüseferinde, yalınlığın tekerinde yankılı o istihbarat bir de ebegümeci
lanetinde içilesi iksirin son damlası iken ölümün tek habercisi.
İsyanın miadı doldu işte ve huzurunda
İlahi Adaletin, dağınıklığımı ört bas ediyorum.
Olmadığım kadar mutlu ve huzurluyum
lacivert gözlerindeki yalnızlık da hükmünü yitirmişken…
Mukavva kutularda sakladığım özümle
hemhal, kıyısından uzaklaşıyorum mevsimin ve huşu içerisinde ettiğim duaların
hidayetine vakıfım artık.
Tembel bir kuşun kursağındaki solucan
kadar muzip ve bölünebilir olduğumu da ispatladığımdan beri, mukozasında
evrenin çatırdayan iç sesimden filan da muzdarip değilim.
Sonlanan lanetin izini süren geceyi
de tek seferde tuş edip bu kez gecenin sefasını sürüyorum.
Kayıt dışı duygulardan edindiğim
izlenimler neticesinde solan gün ışığına yaş dökmüyorum epeydir: gülümsemek ne
güzel ve ne ılık bir düş.
Salyaları akan köpekler bile dize geldi
içimdeki kulübeyi cennete çeviren Rabbimin tanıklığında ıslıkladığım bir
kehanet, dünün martaval okuduğu her sapakta bir düş sihirbazına dönüştüğümün de
habercisi.
Kuklası değilim artık hüznün ki
kerevite çıkanların boyunduruğunda binlerce hikâye yazabilecek kıvamda içimin
kıvrımlarını örüp örtüyorum yeniden doğuşumu da müjdelerken beyitler, tahayyül
etmediğim kadar özgür kıldığım aslında kılındığım bir o kadar öznel ve özgün
ruhumda papatyalardan taç yapmayı dizginleyemediğim yıllarda dönüyorum da…
Dönen başımın kıvılcımlar saçan gözlerine iblisin bakmadan ve göz teması
kurmamanın verdiği farklı bir his içimdeki geçitlerdeki o çalışmayan turnikeyi
kundaklayan günceme bakıyorum da…
Bakir gözyaşında meleklerin ve
kutsanmış bir öğüt gibi aklıma düşen rahmeti özümsediğim kadar öğüttüğüm
dünlerimden akan o sızıyı sızdırmayı becerdiğim dün mizaçlı hikâyelerim…
Bir tefrika mı yoksa?
Ya da gidişatı kundaklanan ömürlük hikâyelerimde
ben ne zaman kuluçkaya yattım da baharın zaferini şimdiden kutluyorum?
Mavinin her tonuna vakıf göğün
ırmaklarında yol alan kâğıt gemilerimde dümenimi kırdım işte hayata ve öykündüğüm
perilerin çıtkırıldım kanatlarında büyümeyi sonlandıran kurak bir hüzün
terennümünde asılı kalmayı başardım sıyrıldığım hazandan pek de feyiz
alamadığım son zamanların temaşası sayesinde irkilmeden ve korkmadan yaşadığım
ve yaşayacağım günlerin devindiği yüreğimde patlayan maytaplar kadar coşkumu da
pay ederken görünen o ki hüzün bulutundaki nem benim geçişimi hızlandırdı.
Kıvırcık saçlı yaramaz bir kız çocuğu
ve peksimet kıvamında oyuncu kimliği aşkın ve çekincelerin tuzağına düşmüş
şerbetli gölgeler.
Görüp göreceğimiz ne mi kaldı
diyenlerden değilim madem görmekle bakmak arasındaki o ince çizgi sayesinde
şahit tutuyorum aklımın uçuşan bulutlarında ben yeni baloncuklar çizerken
karikatür mizaçlı bir resme dahil ettiğim yeni misafirlerim.
Tırtıklanan kelamın ıskartaya çıkmış
hayallerinden de değilim madem.
Bir metanet iken dilenen ve dillenen
rehaveti iri gözleriyle seyrederken ikircikli bulutlar sözüm ona yalnızlığın
kitabını yazdığım günler düşüyor içimdeki ağaçtan ve başıma üşüşen kuş
sürülerinden kaldırıp da başımı göğün tentesine sığınmış mizaçların minyon
satırlara eşlik eden hıçkırıklarını dikizliyorum.
Sabahın nefesinde aşk saklı ve aşkın
her hurafeye attığı çalımla alımlı bir kadın giriyor devreye.
Çocukluğun buhranlarına alışık dün
mizaçlı yılışık bir düş bu sefer de içimi ihya eden serzenişin tüm akımında
çarpıldığım kadar çarpamadığım kapılar aslında kendimi kendimden ve insanlıktan
dışlarken tam bir fiyasko dünle olan kavgamda yarınımdan nasıl oluyor da uzak
duruyorum, demenin mealinde hep üçüncü bir anlam çıkıp da refüze edilmenin
verdiği o utanç hissi nasıl da kalbura dönüştürüyor insanı.
Kılı değil kırk yüz yardığım.
Yalpaladığım ama düşmediğim.
Düşmekse zarif bir reverans ile
yaptığım o hamlede tokalaştığım yeni bir beden aklıma mukayyet olmanın verdiği
öz güvenle sahip çıktığım ama sahip çıkılmayı da artık dilemez ve beklemezken
bu kez benim sahip çıktığım nicesi.
Aidiyet duygusunun tema’sında asıl
sorumlu olduğum o temas yine her bir izleğin kusuru değil de aşırılıkları
sayesinde kendimi yeniden biçimlendirirken kuram dışı tüm deliller ile kendi
yasamı yazıyorum tümden gelen ihanetin sonlandığı ve tembel nakaratların
silindiği yazdığım son şarkımda söylemeyi değil de haykırdığımı duysun diye
cümle âlem…