ACILARIN GEMİSİ
yine gecenin en mahremindeyim
çıkmak isteyip de çıkamayan sözcüklerin
hıçkırık savaşı var sanki boğazımda.
bir noktaya kilitlenmiş yalnızlık dolu bakışlarım
meydan okuyor karanlığa inatla
teslimiyete direnerek …
inceden inceye bir sızı kaplıyor sol yanımı,
açık yaraya tuz basmak gibi yayılıyor bedenime
yavaş yavaş…
yıkılmış ümitler yol alıyor yanağımdan aşağı sezsizce ,
yağan yağmurlar gibi sicim sicim akan yaşların tuzu öpüyor dudaklarımı
hararetle,yakarak....
masmavi umutlarla kaplı hayellerime karlar yağdırdın acımadan,
gökyüzünde koşuşturan sevdam ise kötürüm oldu,
yerlerde yatıyor bak.
seni tutkuyla sevmenin bedelini ödüyor sanki
tutmuyor artık eli,kolu,pranga mahkumları gibi
bir zamanlar buram buram sevgi kokarken
şimdilere lal olmuş dili,
yanan sadakatsizlik kandillerinin dumanı doluyor cigerlerine
zorlukla nefes almanın hırıltısı kaplıyor odayı
bunlar ölüme terkettiğin sevdamın yaşadıkları
ya ben!
benim yaşadıklarım da bunlardan farklımı sanıyorsun?
bense sen gittiğinden beri demir attığı bu limanda
acıların gemisini ağırlıyorum...
haberin var mı:::???
Şafaknur YALÇIN