.........
..........................
...........................................


Gün evelinden hazırlıklar yapılırdı mevsim gelmişti  ekinleri biçmek için  ön hazırlık olarak bütün aile hazırlık yapardık. Kendimizi bu oyuna hazırlardık topluca karara varırdık, herkesin iş bölümünü yapardık. Bu açıktan konuşulurdu, aklımız ersede ermesede  o işten anlasakta anlamasakta yapmak zorundaydık! Zorunluyduk çünkü hepimiz sigortasız işçiydik karınca kaderince. Tamamen  ne olacaktı  o zamanlarda pek biçer döverler yoktu. Ekinlerimiz tırpan´larla biçilirdi.  Kocaman arazileri de iki kişiyle biçilmezdi!  Başka köylerden ırgat işçiler kiralardık, onlarda otellerdeki müşteriler gibi  yatılı kalırlardı  ekin sahibesinin amele işçileriydi. Karşılıksız değildi onlarda alın teri dökerek aileleri için bu mesleği secmişlerdi.  Onlar içinde bir bir köye gidip iş yapmak kolaymı dersiniz`? Adamlar iş yaparken bile arazide ailelerini düşünürlerdi otuzbeş derece güneşin kavurduğu Ağustos sıcağında! Onlar alın terini döken Ağustos sıcağının  işçileriydi!. Hemde hiç yılmadan,  fakirlikti hayatları. Köyden köye giden kiralık işçilerdi. Kara kara suratları vardı. Güneşe aldırış etmezlerdi! Yüzlerinin  dersi  kösele gibiydi güneş yanığından olmuştu hiç aldırış etmezlerdi güneş yanığına. Zaten onlar doğuştan yanmışlarda okulsuz mektepsiz cahil bırakılmışlardı. Büyüyüp serpilincede iş işten çoktan geçmişti,  yapacakları  bir şeyleri olmayınca,  akıl sonradan gelir başa,  ekmek geçimleri başladı!. Onlarda hayata tutunmaları  için seçtikleri tek olanaklarıydı ondandır ırgat oluşlarıda!  Yaşamak için  sadece  yaşamak içindi.. mücadeleleri.. ah şu fakirlik.. yo yo buna fakirlikte demiyeceğim  eğitimsizlik.. olanakların olmayışı  imkansızlıklarda diyebilirim.. eşitsizlik!. Onlarda isterlerdi jöleli saçlarla gezip dolaşmayı.. gıcır gıcır giyinmeyi.. onlar daha köylerinden dışarı çıkmasını bilmeyen insan olarak yaşayan sadece kendi varlıklarından haberi az olan yiyerek yaşamın olduğunu anlayan veya  bir ot gibi bunada yaşamak dersek?!  Böylece elden giden kuru kuru ziyan olan hayatlar.. okadar üzücüki bunları yazarken bilene içim kanıyor.. ser sevillerdi.. kaderleriydi sanki böyle yaşamak.. o nedele  herkes okullu olsun.. o ışığı yakalayan er yada geç kendinden emin bir yerlerede güneş gibi çavacaktır!.

Okuyunki  ileride kendiniz içinde bir faydasını  göreceksiniz. Cahillikten kurtulalım! Değilse birileri bizlerin üzerine semer atar binerler. Bizde buna yaşamak deriz. Açın gözünüzü ışıktan zarar gelmez güneş gibi her yerinizi aydınlatırsınız..

 Bir alfabeyi söktürmek bilene ilerde sizin için açılmış  bir yol gösterci olacaktır. Oturup kendinizi yazacaksınız.. durup dururken sayfalar dolusu hemide. yalnız olmayacaksınız.. kaleminiz sizin arkadaşınız  olacak her zaman üzülmeyin yanlızım demeye . çok şey elde edeceksiniz bir kalemle dünyayı anlatacaksınız,  gidemediğiniz yerlere bir kalemle orada olacaksınız! Hemide dünyanın anasını ağlatacaksınız.. Bakmayın cahilim demeyin,  bir alfabeyi söktürün o size pişmanlıklar değil tecrübeler kazandıracak. çok faydalı olacaksınız kendinize. Kişiliğinizi bulacaksınız belkide.. yazarak beden dilini hayata aktaracaksınız sayfalara.. sayfalar dolusu belkide bir roman olacaksınız..hayat bu belli olmaz nerden nereye diyeceksiniz kendinize!.. Gün gelip kendinizide sorgulayacaksınız hesaplama gibi.. Okuyun.. okuyun zararın neresinden dönerseniz karlı siz çıkacaksınız.. Irgatlarında kaderleri değil aslında bir yol gösterilmemiş onlarda sanmışlar bizim kaderimiz böyleymiş ..değiştirin kaderilerinizi.. Hiçbir insan acı çekmek için gelmemiştir dünyaya kendimiz kötülük ediyoruz aslında kendimizi acılara boyun eğiyoruz çıkmaz sokalarada kaderlerimiz diye diri diri hayatlarımızı  ellerimizle yakıyoruz!. Irkatların kaderleri gibi.. onlarda istemeselerde adı  üstünde geçim derdi ekmek kapısı  evine götüreceği kendini yaşatmak için tek mücadelesi  geçim derdiğiyidi  vede geçindirdiğiyde ailesiydi, çünkü o Irgatdı. Çalışkandı, yılmazdı.. korkmazdı.. agustos sıcağıyla dalga geçerdi.. çünkü arkada ailesi ondan yaşamak için ekmek beklerdi!.  Irgatdı  aldırış etmezdi tüm zorluklara gayesi kendini yaşatmaktı. Hiç olmazsa muhanete muhtaç olmadan yaşardı o köylünün efendisi bir Irgatdı...kolaymı sandınız  Irgat olmak.. töngeyle adım suratıyla tırpan sallamak adeta arşınlarlarda ..kocaman tarlayı  yılmadan bir kaç  günde alın teri dökerek düzlüğe çıkarırlardı.. Çokta güzel insanlardı Irgatların  kocaman yürekleri vardı içinde insan kavramı vardı dışlarına bakmayın onlar hayatın içinden olan adam gibi adamlardı onların adı üstünde hayatla dans eden adam gibi adamlardı ve onların endeğerli mesleğide onları yaşatmak için  ellerinde tırpan ayklarınada bağlanmış çıtlık  otundan tönegeden doğanın sunduğu okulsuz kitapsız doğal meslekleriydi .. Çünkü onlar Irgatdılar.. onlar Irgatdı sadece.. Kocamanından İnsandı  İnsandılar...


     Wederath 'dan  24.03.2015  "Dönüş Korkmaz"

  







( Mevsimlik..... Irgattılar başlıklı yazı Mosell 07 tarafından 24.03.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.