Nüktedan bir o kadar afakî bir yalıtım

Tümden, dünyadan hatta kendinden.

Sorgu sual gerektirmeyen

Ve bir o kadar müphem…

Sığınmışken gölgelerin soğuk nefesine.

 

Yaşlardır eşlik eden yıkım sonrası.

Bedelli ya da bedelsiz

Peyderpey ve münafık

Sayılar, mefhumlar sorgusuz

Bir içim su şu hayat denen

Bazen cennet bazen cehennem.

 

Tevekkül ederken elden geldiğince

İhsanıdır duaların

Aksidir yankıların görmesen bile.

Kural kaide tanımaz

İçinden taşan

Her ne hikmetse adı gönül

Her sanrıya da etmez tenezzül.

 

Kanaatsiz onca insan

Kendi haricinde her dem sorgulayan

Biraz inatçı biraz isyankâr

Sorumlu hem kendinden hem gidişattan.

 

Kula kulluk da eder yeri geldi mi

Susar ve ağlar için için

Yalnızlığıdır derinden sarsan

Zor da olsa inkârı

Yalandır en büyük günahı.

 

Zor olmasa gerek ulaşmak sevgiye

Tutumudur yürek burkan

Uzağında doğruların.

Belli belirsiz bir ışık göz kırpan

Sadece dualardır yolunu aydınlatan.

 

Ne tezahürü mümkün ne yanılgısı

Duygulardır bizi biz yapan, kabul.

Ne zaman ki nihayetlenecek bu döngü

Geç de olsa gelecektir akıl başa.

 

 

( Bir İçim Su Şu Hayat Denen başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 15.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.