Yapılması gereken  yapılmıyorsa,  olması gereken olamıyorsa, 

Ve  bir yerlerde  bir boşluk  oluşmuşsa o boşluk  bir başka alternatifi ile doldurulacaktır.

Örneğin eğitimdeki nitel boşluk...

Son senelerde  ilk ve orta  dereceli okullarda öğrencilerimize yeterli  eğitimin verilmediği daha belirgin hale geldi. Burada  cevabını arayan bir soru var, acaba öğretmenler mi yetersiz yoksa öğretmenin verdiği bilgileri öğrenciler mi almıyorlar?  Yani sorun nerede?

Toplumda  genelde  bir yozlaşmanın  hızla yaygınlaştığı düşünülse bile, "EĞİTİM"  ciddi bir konudur. Bu genellemenin dışında kalması  gerekir.

Eğri oturup doğru konuşalım, (doğru düşünelim.) :  TC Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda eğitim yetersizdir bu kesin.

Öğretmen maaşını  beğenmemekte,  "bu kadar paraya bu kadar eğitim"  demektedir. (bizzat duydum)

-Beğenmiyorsan  yapma bu mesleği.

-Başka ne iş yapayım?

-Mesleği  sevip  verilen aylığı  beğenecek kişiler hakkını vererek  yapmalılar  öğretmenliği...

Diyalog uzayıp gidecektir...

Dış ülkelerde öğretmene verilen aylığı örnek gösteriyorlar.  Onlar tam gün ve senelik izin kullanarak,  araştırma-geliştirme çalışmalarıyla  kendilerini de yenileyerek görev yapıyorlar. Bizde çoğunlukla  yarım gün ile senede 185 gün eğitim vermiyorlar.

Rantabl çalışmaya rantabl ücret orada...(Yaşamsal diğer ihtiyaçlar da o oranda yüksek, bunu dile getirmiyorlar.)

Rahat bir çalışma ortamında göstermelik bir eğitimin sonucu nedir? Yetersiz eğitim...

Bu yetersizlik  bu boşluk alternatif  çaresini bulacaktır:  DERSHANELER...

Özel  bir ücretin sonucu  kaliteli  bilgi desteği.

Devlet okullarında eğitim görenler eksiklerini  DERSHANELERDE tamamlamaktalar.

Bunlar bilinen şeyler...

Ben çocuk psikolojisine değinmek istiyorum:

Devlet okullarında okuyan  öğrencilerden bazıları dershanelere gidiyor. Ailesinin ekonomik durumu sebebiyle arzu ettikleri halde  gidemeyenlerin "mahzun"  halini düşünebiliyor musunuz?  

Günün şartlarında evini geçindirmekte zorlanan  o anne-baba  istemez mi çocukları dershanelere gitsin!

Burada  çocuk ruhunda  "hayata ve  sisteme olan küskünlüğü" ilerdeki yıllarda büyük olasılıkla  geleceğini ve mutluluğunu  etkileyecektir.

Sistemin oluşturduğu eşitlik ve eşitsizlik konusu bence önemlidir.  Parası olanla olmayan ayrımı yapılmaktadır. Anayasamız  insanlarımızın eşit olduğunu söylese de, inandırıcılığı söz konusudur.

Eğitimin yetersizliğiydi yazı konumuz.  

MB  yazarlarından Sn. Murat Hacıoğlu'nun  "Dershaneler kutsaldır, dokunma" isimli bloğuna  öğrenci yazar Burçak Yazıcı'nın yorumunu aşağıya kopyalıyorum:

Dershaneler kutsal mı bilemem ama bence MEB kapatılmalı. Bir öğrenci olarak gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki MEB eğitimi çöplüğe çeviren bir kurum haline gelmiştir. Okullarda dersleri seçmeli hale getirip bir kaç yıl önce Matematik-Fizik-Kimya-Biyoloji-Geometri gibi dersleri lisede sadece 9. sınıf müfredatına zorunlu olarak bırakarak bu derslerin bitirilmesini sağladılar. O kadar ki şu anda Üniversitelerde bu yıl eğitim fakültelerinin Kimya-Fizik-Biyoloji-Matematik-Geometri öğretmenliği bölümlerine bile öğrenci almadılar. Çünkü okulda bu dersler olmayınca öğretmen atamadılar. Seçmeli seçilen okullarda da sözleşmeli öğretmen ile işi geçiştirdiler. Şimdi uluslar arası eğitim incelemeleri yapan kuruluş raporunda Türkiye Dünya sonuncusu çıkınca suç dershanelerde oldu. Dershaneleri kapatmak istiyorsan sen okulların durumunu düzelt ki dershanelere ihtiyaç kalmasın. Kimse gidip bu zamanda 4-5 bin lira dershaneye vermeyi istemez. Bence MEB kapatılsın. Saygılar.

BURÇAK YAZICI 

 25.11.2013 17:08 

 Dershaneleri kapatmak kolay. Bir kararname,  düzenleme veya yasa, biter olay...

Eğitimi kalitelendirmek varken neden bu yola gitmez yetkililer...

Diyorlar ki, dershaneler rantiye oldu. Benim öğrenciliğimde  ne özel okul vardı ne de dershane. Çünkü eğitim kaliteliydi, dershaneye ihtiyaç duyulmuyordu.

Hep birlikte düşündüğümüzde;

Kendi kendine mi  oluştu dershaneler? Bir boşluktan, bir ihtiyaçtan...

O zaman kökteki sebebi düzeltmek lazım.

Öz olarak Milli eğitim bünyesindeki devlet okullarında  eğitimin kalitelendirilmesi şart.  İşte o zaman dershaneye ihtiyaç kalmaz ve kendi kendilerini lağvederler.

Bence böyle...

Selam ve saygılarımla...

Yurdagül Alkan.

 

 

( Dershaneler Yetersiz Eğitime Alternatif Destektir. başlıklı yazı Gülalkan tarafından 28.11.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.