Deneme / Mizah Denemeleri

Eklenme Tarihi : 13.02.2022
Okunma Sayısı : 1069
Yorum Sayısı : 25
Günün Yazısı

Bu Yazı 14.02.2022 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.

- Evet sevgili Fikret Bey. O kadar ısrarınıza ve hatta '' Vur neşteri Mehmet Ali'' diye şiir yazmanıza dayanamadık. Ameliyatınızı özellikle 14 Şubat Sevgililer Gününe denk getirdik. Hazır mısınız?
-Hazırım doktor. Ama böyle önemli bir günde ameliyat ekibini nasıl toparladınız ki? Yani neticede millet bugün sevgilisiyle baş başa bir şeyler paylaşmak ister değil mi? Böyle bir günde kim bir ameliyata görevli olarak girmek ister ki?
-Valla baya zor oldu ama hallettik. Sahaya dört dört iki taktiği ile çıkıyoruz. Geri dörtlüde temizlik işçileri Hıdır ve Mustafa ile sedyeciler Sadık ve Satılmış var. Orta alanda Zurna Rıfat- Terzi Pakize- DDY'den emekli makastar Hayri Efendi ve Emekli hemşire eşiniz Nevin Hanım ileri ikilide de ben ve baş asistanım Ayla hanım olacak.
-Çok teşekkür ederim doktor bey. Kalede kim var peki?
-Valla ben Muslera'yı düşünmüştüm ama eşiniz sizi önerdi.
-Oh oh ne güzel. İlk kez milli oluyorum desenize?
-Oha yani Fikret Bey. Bugüne kadar milli olamadınız mı yani? Yemeyin bizi.
-Yahu o manada değil. Bir kalp hastası olarak diyorum.
-Haa anladım.
-Siz anladınız da ben bu ameliyat ekibini pek anlamadım.
-Boşverin. Takmayın kafayı. Ameliyathanede her birisi üzerine düşen görevi hakkıyla yerine getirecektir.
-Bir de Hakkı mı var? O kim?
-Ha haa haaa. Hakkı diye biri yok ama bizde sürprizler hiç bitmez Fikret Bey. Neyse biz şimdi çıkıyoruz. Siz anadan üryan soyunacaksınız ve şu önlüğü giyip sedyeye uzanacaksınız. Sadık ve Satılmış sizi Ameliyathaneye taşıyacak.
Fikret doktorun dediğini yaptı ve Sadık ile Satılmış onu Ameliyathaneye taşıyıp ameliyat masasına yatırdılar. Az sonra ameliyat ekibi de başlarında doktor Mehmet Ali Bey olduğu halde içeri girdi.
Ekip ameliyathaneye girdiğinde içeride iki kişinin daha olduğunun gören doktor Mehmet Ali Bey öfkeyle bağırdı:
-Siz kimsiniz kardeşim? Ameliyathanede ne işiniz var? Yüzünüzde maske yok. Ellerinizde eldiven üzerinizde önlük yok. Ne halt etmeye girdiniz içeri?
İki kişiden zayıfça olanı cevap verdi:
-Efendim tanıştırayım: Bedeniz Münker. Bu arkadaşım da Nekir. Rabbülalemin'in sorgu sual melekleriyiz. Onun adına bir kaç soru soracaktık.
-Anlamadım. Soru mu soracaktınız?
-Evet doktor Bey. Basit sorular: Rabbin kim? Dinin ne? Peygamberin kim ? Gibi kolay sorular
Ali Bey daha da hiddetlendi.
-Sizin okumanız yazmanız yok mu? Bakın kapıda ne yazıyor: '' Görevliler haricinde ameliyathaneye girilmesi kesinlikle yasaktır ''
-İyi ama doktor bey biz de görevliyiz.
-Tamam anlıyorum ama sizin görev alanınız burası değil ki. Baş hekim sizi kaç kez azarlamadı mı? '' Gidin Morgda bekleyin. Ameliyathanede- yoğun bakımda ya da servislerde bir daha görmeyim sizi'' diye kesin ihtar vermedi mi? Böyle zırt pırt ameliyathaneye dalmanız ayıp olmuyor mu?
Münker ve Nekir birbirlerine bakıp ''Adam haklı valla'' Dedikten sonra odadan çıktı. Onlar çıkmasına çıktı ya ameliyathanede bir canlı daha vardı: Bir kedi.
-Bu kedinin ne işi var burada? Hıdır ve Mustafa. Deyin bakalım kedinin ne işi var ameliyathanede?
-Efendim. Fikret üstad'dan fazla bir parça alınırsa hani boşa gitmesin. Kediyi doyuralım. Sevaptır demiştik.
-Haaa. Tamam oldu. Fikret Beyi hazır açmışken ufacık bir ciğer parçasıyla kediyi de doyurup sevaba nail olabiliriz. Güzel düşünmüşsünüz. Teşekkürler.
Daha sonra Doktor Mehmet Ali Bey Açılış konuşması yaptı:
-Evet değerli ekibim ! Şimdi ameliyata alacağımız hastamız bilindiği gibi ülkemizin en önemli şairlerinden biridir ve yine bildiğiniz gibi şairler yufka yürekli olur. O bakımdan değerli şairimizi ameliyat ederken olur da içinizden biri '' Yufkaya bayılırım '' Diye menfur bir hisse kapılırsa. Ola ki içinizden biri '' Ben bu yufka ile harika bir dürüm yaparım'' Diye düşünecek olursa alimallah oyarım.
Yine bildiğiniz gibi şairler yumuşak kalpli insanlardır. O bakımdan Fikret beyin kalbine çok itina göstermenizi özellikle istirham ediyorum.
Şimdi açılışı yapmak üzere DDY'den emekli Makastar Hayri Efendi'yi sahneye davet ediyorum. Hayri Efendi her birimize birer makas verecek. Bu makaslarla Fikret Beyin kurdelasını hep birlikte keseceğiz. Hazır mısınız?
-Hazırız.
-O zaman kesiyoruz. Ya Allah. Bismillah. Vatanımıza milletimize hayırlı olsun.
Kurdela kesiminden sonra doktor Ali Bey Zurna Rıfat'a seslendi.
-E artık ver narkozu.
Zurna Rıfat ayakkabılarını çıkarmaya başladığı anda ameliyat ekibi ameliyathaneden kısa süre için ayrıldılar. Zira Fikret'i bayıltalım derken kendilerinin de bayılma ihtimali oldukça kuvvetliydi.
Zurna Rıfat adeta keçeye dönüşmüş olan çoraplarını Fikret'in burnuna yaklaştırdı.
-Haydi şimdi çek şundan bir nefes.
Fikret o bir nefesi çekemedi zira çorap burnuna yaklaştığı anda derin bir uykuya daldı çoraptan gelen narkozun etkisiyle.
Ameliyat ekibi tekrar içeri girdiğinde Rıfat çoraplarını ayağına giymişti tekrar. Artık hastayı rahatlıkla çarpanlarına ayırabilirlerdi.
Mehmet Ali Bey asistanına seslendi.
-Ayla Hanım ! Vur neşteri deyip duruyordu hastamız. Haydi vur neşteri bakalım.
-Vurmasına vurayım da hocam daha önce hiç şair yarmamıştım. Bunu nasıl yarayım?
-Kızım ! hayatında hiç mi karnıyarık yapmadın? Aynen öyle işte.
-Anladım hocam. Karnıyarık gibi diyorsunuz yani.
Evet az sonra Fikret'in kalbi ortaya çıkmıştı. Nevin Hanım göz yaşları içinde mırıldandı.
-Ne kadar temiz bir kalbi var değil mi doktor ? Ben zaten bu tipsizin bu temiz kalbine vuruldum.
-Evet haklısınız Nevin Hanım. Oldukça temiz bir kalbi var maşallah. İyi ki kadın değilim. Yoksa ben de aşık olurdum bu kadar temiz bir kalbe sahip olan birine.
Zurna Rıfat yaklaştı iyice Fikret'e.
-Hay maşallah. Adamda mangal gibi yürek var. Hatta gibisi fazla. Tam bir mangal. Bunda şimdi ne güzel balık ızgara yapılır biliyor musunuz?
Doktor Ali Bey kaşlarını çattı.
-Aklından bile geçirme Rıfat. Burada ciddi bir ameliyat yapıyoruz. mangalın sırası değil şimdi. Onu sonra yaparız.
Bu arada Asistan Ayla çığlık çığlığa bağırdı.
-Hocam ! Hastada nabız- tansiyon- pansiyon-mansiyon- tamamen gitti. kaybediyoruz Fikret beyi
Doktor Ali Bey müstehzi ( alaycı ) bir eda ile sırıttı.
-Kızım ! Ben Nevin Hanımı boşuna mı ekibe dahil ettim? Şimdi hepiniz dikkatlice bakın.
Sonra Nevin Hanıma seslendi:
-Nevin Hanım! Dokunun Fikret'in kalbine.
Nevin Hanım Fikret'in kalbini ellerine aldı ve usul usul Fikret'in kendisi için yazdığı sayısız şiirlerden birini okumaya başladı:
Bakışın denizleri, mehtabı andırıyor,
Şiirlerin konusu ilhamım oluyorsun.
Kalemi mürekkebe gülüşün bandırıyor,
O kara gözlerinle ne güzel gülüyorsun.
Tebessümün ruhumu aşk ile yakıp geçer.
Damarlardan kalbime su gibi akıp geçer.
Gökteki yıldızların yer yüzüne inişi,
Seninle gerçekleşip hayal olmaktan çıktı.
Mutluluğa doyunca, unuttum serzenişi,
Oysa mazi yaraydı, hep bir ucu açıktı.
Küçücük bir ağrıda başımda bekliyorsun.
Sevgi sözcüklerini art arda ekliyorsun.
Hüznün kara yüzünü çok zamandır görmedim.
Kanadı kırık kuşun yarasını ondun sen.
Sırtımdan düştü çile yenisini örmedim.
Kumrunun çifti gibi yamacıma kondun sen.
Karavana atarken tam on ikiden vurdum.
Her gecenin sabahı yeni hayaller kurdum.
Kul Fikret her yazdığın helaldir böyle aşka.
Notalara alınsa melodi sen olursun.
İmgeler tutuşunca sözler gelmez mi meşke?
Radyolarda çalınsa melodi sen olursun.
Yazacağım şiirler kucaklasın her yanı.
Mutlu, mesut, bahtiyar etsin her okuyanı.
Şiir biter bitmez Fikret tekrar hayata döndü.
Doktor Mehmet Ali Bey gururla göğsünü şişirdi:
-Çok şükür MCU denen bir vatandaş beni önceden uyarmıştı '' Doktor Bey! Ameliyat esnasında şayet Allah korusun çok kötü ve hiç beklemediğimiz/ istemediğimiz bir durum yaşanırsa Fikret'i hayata döndürecek bir tek şey vardır o da Nevin Hanımın onun kalbine dokunmasıdır.''
Ali Bey ve ekibi bir ameliyatı daha başarıyla neticelendirmişlerdi. Ama her şey bitmiş değildi henüz. Hastanın kesilen yerlerinin dikilmesi gerekiyordu.
-Evet Pakize. Sıra sende. Şöyle güzelce dikiver artık hastamızı.
-Tamam Hocam. Overlok da çekeyim mi?
-Güzel olur. Bir zahmet...
PAZARTESİ GÜNÜ AMELİYAT OLACAK SEVGİLİ KARDEŞİME ŞİMDİDEN RABBİMDEN ŞİFA DİLİYORUM.
EN KISA ZAMANDA ARAMIZA KATILACAĞI UMUDUYLA KENDİSİNE VE AMELİYATI YAPACAK OLAN SAĞLIK EKİBİNE RABBİMDEN KOLAYLIKLAR DİLİYORUM.
İNŞALLAH HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLUR SEVGİLİ FİKRET.
SIRF SENİ GÜLDÜRMEK AMACIYLA KALEME ALDIĞIM BU YAZI DOLAYISIYLA EĞER BİR SÜRÇ-Ü LİSANIMIZ YA DA DOĞRUDAN DOĞRUYA SUÇ-U LİSANIMIZ OLMUŞSA AFFOLA.
SELAM VE SONSUZ SEVGİLERİMLE.
( Mehmet Fikret Ünalan'ın Ameliyatı başlıklı yazı Sami Biber tarafından 13.02.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.