Anadolunun bağrında yetişen genç delikanlı,uzun boylu,çok mülayim hasbilik özelliği olan arkadaşım Fatih ile güneşli bir günde sohbet ederken kardeşim İlyas sana bir anımı anlatayım dedi.
Tramvay da koridorun olduğu taraftaki koltuğa oturmuş yolculuk yaparken tramvay ikinci durakta durdu.İçeri yeni yolcular binmişti.İçerisi adeta iğne atsan düşmeyecek derecede dolmuştu.İçlerinden benden yaşça büyük bir ablamız ayakta durmakta zorlanıyordu.Bende yetişme tarzımızda mayamızda aile kültürümüzde büyüklere saygı küçüklere sevgi ve şefkat konularında donanımlı idim.Anadolu insanı gerçek manada sözde değil özde saygı konusunda ,yardımlaşma dayanışma ,hürmet konularında çok hassas davranır.kendinden yaşça büyük birisi zahmet çekiyor ise hemen yardımına koşar.Ellerini uzatır.
Bende İlyas kardeşim tamamen insanlık  görevi adına şöyle seslendim:Abla ayakta durma, isterseniz eğer yerimi size vereyim.ben ayakta gideyim
dedim,demesinede.Bir anda kabahatli,ve suçlu ilan edildim.
Sözde hanım efendi (!)geçinen bu kardeşimiz açtı ağzını yumdu gözünü.Ben senin nereden ablan oluyorum,Ben okadar yaşlandım mı,siz bana ihtiyar demek istediniz...gibi hiç aslı astarı olmayan kelimeler karşısında vurulmuşa döndüm.Yok hanım efendi desem de nafile,
Tramvayın içinde herkez bir anda sesi kesti,adeta donmuştum.Kimse de bu saf anadolunun bağrından çıkmış,büyükşehir ile yeni tanışan bu gence sahip çıkmıyordu. Tam o esna da anadolunun bağrından çıkmış,büyüklere saygının ne olduğunun şuurunda olan bir ablamız söze bir girdi pir girdi.
Adeta hızır gibi yardımıma yetişti.Bana hakaretler savuran o ablamıza gayet sakin,düzgün,ve tatlı bir üslup ile şöyle seslendi.Bak hanım efendi ben seni hiç tanımam.O saf anadolunun bağrından çıkmış o gencide hiç tanımam.Fakat bu kısa bir zaman diliminde ikiniz hakkında da yeterince bilgi sahibi oldum.Size tamamen insani duygularla yerini veren bu gence teşekkür edeceğiniz yerde aslı astarı olmayan kelimelerle saldırıyorsunuz.Bu sizin gibi bir hanım efendiye hiç yakışmadı dedi. Tramvayın içindeki diğer bay ve bayanlarda uykudan uyanıp  o sözde hanım efendi geçinen kardeşimize yanlış davrandığını söylediler.Yaşlılara,yaşça büyük olanlara hürmette kusur etmeyen bu gence haksız ithamda bulundunuz dediler.
Büyük bir kitlenin eleştirisine maruz kalan bu ablamız hatasını anlamış olacak ki gelip benden özür diledi.Kaba davrandığını söyledi.
Bende hatasını anlamak ta bir erdemdir deyip üçüncü durakta indim.
Burada ki maksadım kimseyi ister erkek olsun ister kadın olsun rencide etmek değil,Bilakis anadolu insanının yaşlıya,yolda kalmışa,sıkıntıda olan kardeşinin yardımına koşma noktasında ne kadar duyarlı olduğunu vurgulamak istedim.Sürç-i lisan etti isem affola.

                               Saygılı ,küçüğünü büyüğünü tanıyan,okuyan,araştıran gençlerimizin çoğalması ümidi ile
                                                                         Kars ilinden baki selamlar.
                                                                                         İlyas
                                                                                           DOĞRU
( Anadolu İnsanı başlıklı yazı İlyas DOĞRU tarafından 18.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.