---------------------------------------------------------------------
MESLEKİ DENEMELER / Tasarımda Türk Dili
DİL NEDİR?
İnsan, en eski
dönemlerinden bugüne gelişim ve değişim evresinde duygu, fikir ve
algılarını anlatıp aktarabilmek, toplumsal iletişimi kurabilmek için
birçok unsuru araç olarak kullanma gereksinimi duymuştur. Bu unsurlardan en
önemlisi, işaret ve seslerin dönem dönem çeşitlendirilip, kendi içinde belirli
kurallar bütünlüğü çerçevesinde birleştirilerek ortaya çıkartılmış olan dil
kavramıdır. İnsan kendine özgü aynı zamanda sosyal olma özelliğini kapsayan,
kendi çabasıyla oluşturduğu konuşma ve yazım dilini, varlığını devam ettirdiği
sürece hayatın her alanında etkin ama aynı zamanda doğru, düzgün ve anlaşılır
bir biçimde kullanmaya bir anlamda zorunludur.
TÜRK DİLİ ve TARİHSEL GELİŞİMİ
Türkçe; Altay dil
ailesine dahil, sözcüklerin eklerle yapıldığı, eklerle çekildiği, sondan
eklemeli özelliğe sahip bir dildir. Dünya genelinde konuşulan diller arasında
okunduğu şekilde yazılan, yazım şekliyle okunabilen nadir dillerden biridir.
Bilimsel gelişimini, üstlenen kurumların çalışmalarıyla her geçen gün daha güncel
olarak sürdüren Türkçe aynı zamanda akıcı, cümle oluşumunda gereksiz sözcükleri
içermeyen yapısıyla kolay yazılabilen, konuşulabilen, öğrenilebilen bir dildir.
* Türk diline ait ilk yazılı metinlerin 7-9. yüzyıl
Orhun Yazıtları'na kadar uzandığı bilinen bir gerçek olmasına rağmen asıl
Türkiye Türkçesi 11. yüzyıldan sonra Anadolu'ya yerleşen Oğuzlar ile tarih
yolculuğuna başlamıştır. (Eski Anadolu Türkçesi-15. yüzyıla kadar.)
13-15. yüzyıllar arasında Türkçe yoğun olarak Arapça ve Farsça sözcüklerin
etkisi altında kalmasına rağmen sade bir dil olma özelliğini korumuştur. Bu
dönemden sonra Türkçe, yoğun Arapça ve Farsça sözcükleri içeren Osmanlıca
etkisine girmiştir. (Osmanlıca-16-20. yüzyıl)
Tanzimat Dönemi ile birlikte Arap alfabesinde, aydınlar tarafından yapılan değişiklikler, Cumhuriyet tarihi ile birlikte kullanılacak olan çağdaş Türkçe'ye zemin hazırlamış, Cumhuriyet döneminde Mustafa Kemal Atatürk'ün yoğun çabası ve çalışmalarıyla Latin alfabesine geçilmiş, dildeki Türkçe sözcüklerin oranı çoğaltılmış ve günümüz Türkiye Türkçesinin temeli hazırlanmıştır.
GRAFİK
TASARIMDA TÜRK DİLİ ve KULLANIMI
" Konuyu irdelemeye başlayalım mı yoksa konuya start mı verelim? "
Grafik tasarım
sektöründe faaliyet gösteren çalışanların bireysel, sosyal statüleri ve
yaptıkları işin kendilerine yüklediği sorumluluk gereği Türkçeyi kullanım
biçimleri, Türkçe kullanımındaki olumlu ya da olumsuz tüm kazanç ve kayıpların
farkındalık noktasında olmaları hem çalışma alanında hem de sosyal yaşam içinde
bir adım önde yürümelerine eş değerdir.
İçinde yol
aldığımız dönem birçok alanda kullanımı açısından Türkçenin yoğun bir biçimde
kayba uğradığı, mevcut yapısının bozulmayla karşı karşıya kaldığı, anlamsız ve
gereksiz değişimlerle mücadele etmek zorunda olduğu bir dönemdir. Yaşamımızın
her alanında ve birçok sektörde Türkçe karşılığı olmasına rağmen yabancı sözcük
kullanma alışkanlığının yaygın olarak varlığını sürdürüyor olması hatta yabancı
sözcüklerin Türkçe karşılığını ve anlamlarını araştırıp bulmak zorunda
kaldığımız dolayısıyla kendi içinde karmaşık, tutarsız ve içinden çıkılması zor
bir süreçten ibarettir.
Faaliyet
gösterdiğimiz sektörde neden Türkçe sözcüklerin karşılığı olmasına rağmen
yabancı kökenli sözcükler kullanılır; en geçerli gerekçe kullanımın yaygınlığı
olarak gösterilebilir. Uzun vadeli süreç içinde sıkça karşımıza çıkan
sözcüklerin Türkçe karşılığını araştırıp, kullanmayı amaç edinmek yerine daha
çok hazırcılık anlayışıyla hareket etmek, sahip olduğumuz dili önemsememek bu
sözcüklerin zaman içinde dil öğesine gereksiz asılı kalmalarına sebep olur.
Bunun yanında mesleğe yeni başlamış tasarımcı adaylarının henüz öğrenme
aşamasında yabancı kökenli sözcüklerle tanışmaları ve öğrenilen bilginin
sonraki aşamalarda düzeltilmesi daha zor olduğu için sözcüklerin hızla
yaygınlaşması da kaçınılmazdır.
Çoğunluğun
kullandığı dil tanımlamalarının geçerli olduğunu zanneden bazı meslektaşlarımız
ne yazık ki; yabancı kökenli sözcüklerin ağırlıklı olarak kullanılmasının
teknolojiye, sosyokültürel gelişmelere ve çağa daha uygun olduğunu
düşünebilirler. Ancak içinde yaşadıkları toplumun kullandığı geçerli dilin
aslında kültürel iletişimin en önemli parçalarından biri olduğu gerçeğinin,
kullandıkları dil sayesinde farklı kültürlerle, sanat kavramını köprü yapıp
iletişim kurabildiklerinin bilincinde olmalıdırlar. Türkçe karşılıkları
varolmasına rağmen yabancı kökenli sözcükleri tercih etmenin, gelişime ayak
uyduramama çekincesine sebepmiş gibi gösterilmesi, oluşan kafa karıştırıcı
durumun normal bir olgu gibi karşılanması, özentiden kalıntı bu sözcüklerin
konuşma ve yazma dilimizde yerini alması demektir. Alt satırlarda
verdiğim örnek sözcükler sayısını belirlememizin mümkün olmadığı yabancı
kökenli sözcüklere yalnızca birkaç örnektir.
Typographic - Dizgi
Illustration - Çizim
Figure - Desen
Format - Biçim
Art Director - Sanat Yönetmeni
Graphic Designer - Grafik
Tasarımcı
Concept - Fikir
Graphics - Teknik Çizim
Digital - Sayısal
Web - Bağlantı
Levhası
Teaser- Etkileyici
Kısa Tanıtım
Ajans - Tasarım
Atölyesi
Background - Arka plan
Freelance - Serbest
Prova - Ön Çalışma
Grafik tasarım
mesleğinin sadece düşünmek, çizmek, düşünsel tasarıyı uygulamaktan ibaret
olduğunu zannetmek büyük bir yanlışlıktır. Tasarımcı bireyin Türkçe dil
kurallarını ve sözcüklerini en iyi ve doğru biçimde öğrenmesi ve kullanması
temel hedeflerinden olmalıdır. Bu anlamda yabancı kökenli sözcüklerin
tasarımcıya sağlayabileceği en büyük katkı ancak gerekli görülen noktada
kullanılmak üzere, bilgi birikimine yenilerini eklemesinden ibarettir. Farklı
kültürlere ait izleri takip etme yöntemi olarak da değerlendirilebilir. Bunun
yanında, çeşitli kaynakların ve ögelerin kullanımında yabancı sözcüklerin
özellikle Türkçe karşılıklarını bilmek, ulaşılan kaynaklardan tam olarak
yararlanma noktasında elbette işe yarar bir yöntem olabilir.
Yabancı sözcükleri
araç olarak kullanmak yerine amaç haline dönüştürmek Türkçeyi mevcut tüm
olanaklarına rağmen yozlaştırmaktan öteye götürmeyeceği gibi, ilerleyen süreçte
dilde büyük oranda benlik kaybına neden olacaktır. Benlik kaybı Türkçenin
kullanıldığı alan ne olursa olsun her geçen gün artan bir şekilde kavram
karmaşasına neden olacaktır. Kavram karmaşası içine düşen grafik tasarımcının
çalışma temposu içinde anlaşmazlık ve açmaza düşmesi ise kaçınılmazdır. Kendi
diline ait sözcükleri yeterince kullanamazken farklı dillere ait sözcükleri
konuşma ve yazım diline yerleştirmek uzun vadede düşünüldüğünde hem mesleki hem
de sosyo-kültürel anlamda dengesizliği ve sahip olunan dilin bir süre sonra
anlamını yitirmesine hatta büyük oranda yok olması sonucunu da beraberinde
getirecektir.
Grafik tasarım hangi pencereden ve hangi açıdan bakılırsa bakılsın gerekli ve etkili iletişim kurma sanatıdır.. Bu iletişimi sağlayan, bakış açısı, öngörü, kültür seviyesi ve teknik, bireysel, sanatsal donanım elbette önemlidir ancak kullanılan mevcut dilin hakimiyeti ne kadar güçlü ve kendi içinde tutarlıysa ortaya çıkan esere ve bireysel gelişime etkileri aynı oranda güçlü olacaktır. Evrensel değişimin ve gelişimin önünde durmanın neredeyse imkansız olduğu bir süreçte, faaliyette bulunduğumuz sektör ne olursa olsun sahip olduğumuz, geleceği ilgilendiren kavramlara gereken önem ve özeni göstermemiz, ilerlemenin sağlam bir parçası olarak yerimizi korumamız demektir.
"
Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. " Mustafa Kemal
Atatürk-1929
--------
19 Haziran 2010