Katil bir çarkın içinde,
Nasıl kaybolursa kaybolsun bu kurşun
Her seferinde,
Hep aynı yerden
Ve hep aynı vurgun…
Çember daraldıkça gördüğüm nakış,
Çirkeflere daldırılmışta,
Alnıma öyle yazılmış.

Yanlıştır sadece yanlışları konuşmak
Sadece yanlışlar konuşuluyor bu şehirde,
Ama yığınla yanlış bir tane doğruyu götüremiyor.
Ben ise kendimle kaybettiğim savaşı
Aşağıdaki anlamsız suallere bırakıyorum:
Çare ne?
Çaresizlik ne demek?
Hani karanlık gecelerin sabahı yakındı?
Hani her inişin bir de çıkışı vardı?
Kum saatini ters çevirmek, zamanı geri getirmiyor.
Çürümüş yapraklara hasret bu toprak,
Rüzgârın sesini dinlemekte.
Kitapların pusulası hep kendini gösteriyor
Hasta ibreler, yalancı göstergelere aşina
Mürekkebin yerine şiirde gözyaşı,
Hayatın bütün renkleri leke
Bütün notaları gürültü
Yaşanmamış haksızlıkların kahkahalarını duymaktayım.
Harfler sözcükleri oluşturmaktan muzdarip
Sevdalar, ayrılıkların kıskacında
Masumiyetin ırmakları oluk oluk kezzap akıyor
Ve içinde tarif edemediğim duyguyu
Saplıyor beynime
Buğu tutmuş camlarda hissediyorum hayalini
Sana gitmek istiyorum.
Seni istiyorum.
Bir bakmışım,
Yokluğun varlığındayım…

Yırtık elbiselerden kocaman binalara,
Sıcak bir gülüşten soğuk bir kavgaya
Hayat bu değil, bu hayatın ta kendisi.

Acılarım en yabancı dile çevriliyor mısralarla
En çılgın çığlıklar dağılıyor yüzümde
Havsalamda sallanıyor azar boncukları
Parçalar yeni bütünlere parçalanıyor…
Olmuyor hayat olmuyor
Yapamıyorsun!
Yaşatamıyorsun beni…
Sende ölüyorsun benimle.

Fatih Canavaroğlu
( Olmuyor Hayat Olmuyor başlıklı yazı fatih-canava tarafından 25.07.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.