bir kelime sıyrılıp

aklımdan aldanışıma

sakınır suretin bilmeden

bildirilince

 dili üşüyen hitabımın

 kâmil keşi

 

bir sahaf şarkı dilimde

sarıyorum geriye

irkilen gece dizlerinden

düşürüyor bizi

 

ferinse

ay

dilenir sıçrar ruhuma

bent kurulur bükülür

kirpiklerim

ziyan olur gece

devrilirim kızgın sulara

 

külü eşelerim kıble bulaşır

yel ile kilden kaçak kokuna

sakınır sonra

imanıma der bir âlem sakini

sancırız dem ha dem der

naralı uyuyan

 

 

hangi kılıftan deccal soyduysam

bilmiyorum

sesinde

dudaklarımı ilikleyip

sol barakamda bir telaş

son narayla

yola çıkıyorum

 

yüzün altında yüze yakın hitap

sallıyorum şehre aldırmadan

aralayıp bir harfin yüzünü

soyunuk bir eşkalin suyunu içiyorum

ıslak kelimelerin tecellisi

hecelerde kaygısız sövmek

 

yüze yakın yüzsüz hitap

satıyorum

sokağında yüzüne rast

gelirsem

kendimi sokaklarımda kıstırıyorum

 esiyorum şehir terk ilan ediyorum

 

 

kendimden kaçan bir haramiyim

yağmura koşar adım varınca

soluğumdan yıkanmamış

aşkları öksürüyorum

 

 

düşüyor içimden bak

sağıma solumu bırakıyorum

her yanı yamalı onca yüzsüz hitap

 

 

 

 şimo

sinan şeker

 

( Yüzsüz Hitap .. başlıklı yazı şimo tarafından 23.12.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.