Düşümden kovuğumdan arda kalan bir
masalın dahi yüreği ihya edebileceği gerçeği ile de baş koymuşken insan bir
kere hayata…
Dem tutmuş aşkın da yok iken izahı
Sürmanşet duyguları neşrinde
Bir silah adeta kalemin namlusuna
serili elim
Ne sadece elemdir eşlik eden
Ne de eften püften bir hayat…
Pişekâr şehrin ışıkları
Yağan kire inat, yâdında
Yalnızlığın nemli coğrafyası
Aşkın sonlanmış bataryası
Kaçak elektrik kullananlara inat
Varsa yoksa sevginin ihbarı
Bir de namı almış yürümüşken hüznün
Yıkılası şehir duvarları surları
Seri de verdiğim şehir
Sırrı top yekûn ellerimle sunduğum
aynanın
Kırık her parçası
Kaynayan ve de kanayan bir cihan ki
Hep mi seven insana kesilir
yalnızlığın faturası?
Günün hörgücü gece yasta
Gecenin ç/ağrısı şair hazla
Tetiklerken duygularını
Acının sandalı
Dibi delik bir cüzdan
Dünden arda kalan
Ne ikazı yeter şairin ne de isyan
Bürür gözlerini
Şavkında sevginin
Mihrabı da yerinde iken
Bilinmezin gücüne şerh düşülesi
Candan öte cananın da var mıdır sahi
ehemmiyeti?
Sökün eden bir bulut
Nesli sonlanmış olsa bile ne ki umut?
Tası tarağı toplayıp da gidemediği
ruhun
Tutulan nutkuna eşlik eden şahlanmış
duyguların
Bir fidan misali de baş vermişken
şiir.
İnzivaya çekilmekten çok öte
Göğün geniş kompartımanı
Yeryüzünün sonlanmazken nazı inadı.
Şimdimi sundum mevsime
Mevsim irkildi ve de:
Dökülen yapraklara
Dokunurken eli Tanrının
Bir de hüsran bürüdü şarkıları
Oysaki safi sessizlik
S/afiyet yüklü yürek
Ardına kadar da açık perdeleri
Gün ışığı varsın kalmış olsun töhmet
altında
Masum bir sima ve sema
Duyguların resmigeçidi
Varsın olsun şair darda
Yetişene itikadından da
Ötesi yok iken havsalasında.
Mahşerin çağrısı
Makberin süregelen sefası
Hicretinde varlığın
Varsın olsun hicvi bu da söylenmeyen
duyguların…